KALIPLANMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

KALIPLANMAK harflerini içeren 8 harfli 23 kelime bulunuyor. 8 harfli KALIPLANMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KAPILMAK14, KAPLAMLI14, PANAMALI14, KILKAPAN13, KAPANMAK13, KAPLAMAK13, KAPLANMA13, KALPAKLI13, PLANLAMA13, PAKLANMA13, PAKLAMAK13, ANIKLAMA10, KILLANMA10, KINALAMA10, KINLAMAK10, KANAMALI10, KALKINMA10, KALINMAK10, ALLANMAK9, AKLANMAK9, KANLAMAK9, LAKLAMAK9, NALLAMAK9

ALLANMAK

[nesnesiz]

  • Allama işi yapılmak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allanıp pullanmak

AKLANMAK

[nesnesiz]

  • Ak olmak, temizlenmek

    Bu çamaşır ne aklanır ne paklanır.

[hukuk]

  • Hakkında dava açılan sanık, yargılama sonunda suçsuz bulunmak, temize çıkmak, beraat etmek

    Yasak oyunum bu rejimde aklandı, Ulvi Uraz onu ramp ışığına çıkardı. - Haldun Taner

[hukuk]

  • Kooperatif, şirket, dernek vb. kuruluşların faaliyetleri ve harcamaları genel kurulca uygun bulunmak

KANLAMAK

[-i]

  • Kana bulamak

LAKLAMAK

[-i]

  • Laka veya vernik sürmek

NALLAMAK

[-i]

  • Hayvanın ayağına nal çakmak

[argo]

  • Öldürmek

ANIKLAMA

[isim]

  • Hazırlama

KILLANMA

[isim]

  • Kıllanmak işi

KINALAMA

[isim]

  • Kınalamak işi

KINLAMAK

[-i]

  • Bir şeye kın yapmak
  • Bir şeyi kınına geçirmek

KANAMALI

[sıfat]

  • Kanaması olan

    Kanamalı bir hasta.

KALKINMA

[isim]

  • Kalkınmak işi

    Bu yazılarda Türkiye'nin kalkınması için ilim ve tekniğin lüzumuna sık sık işaret edilmiştir. - Mehmet Kaplan

  • İyileşme, şifa bulma

    Görünen, bir daha kalkınması artık pek zor. - Mehmet Akif Ersoy

Birleşik Kelimeler: kalkınma hızı

KALINMAK

[nesnesiz]

  • Kalma işi yapılmak

    Akşama kadar orada kalınır mı?

KILKAPAN

[isim]

  • Kehribar

KAPANMAK

[nesnesiz]

  • Kapalı duruma gelmek

    Son basamağı aştığım zaman, babanın kapısı hızla yüzüme kapandı. - Yusuf Ziya Ortaç

[-e]

  • Dışarı ile ilişiğini kesmek

    Rahatça çalışmak istediğim zamanlar buraya kapanırım ve kimse girmesin diye bazen içeriden de kapıyı kilitlerim. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Çalışamaz, etkinliğini sürdüremez duruma getirilmek

    Manzumem çıkmadı ve Rübap kapandı. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Son verilmek, kesilmek

    Arif sustu. Hacı Bey de üstelemedi. Söz de burada kapanmış oldu. - Memduh Şevket Esendal

[-e]

  • Yüzü, gövdesi bir yere gelecek biçimde eğilmek

    Haykırmak istedim, çıkmadı feryadım / Kapanıp toprağa, ağladım ağladım - Enis Behiç Koryürek

  • Tatile girmek

    Okullar kapandı.

  • Yara iyileşmek
  • Göz kör olmak

    Kazadan sonra bir gözü kapandı.

  • Hava bulutlanmak

KAPLAMAK

[-i]

  • Her yanını örtmek, istila etmek

    Her tarafı sessizlik kaplamış, ovalar, biten bir günün hüznü içinde susmuştu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

  • Çepeçevre sarmak, kuşatmak

    Evlerin bir tarafını yol, üç tarafını da yine çam ormanları kaplar. - Sait Faik Abasıyanık

[nesnesiz]

  • Bir kabın, bir kılıfın, bir örtünün içine almak

    Yorgan kaplamak.

  • Yayılıp doldurmak, etkisinde bırakmak
  • Bir yüzeyi döşemek, başka bir nesne ile örtmek

    Dudaklarının üstünü kaplayan muntazam kesilmiş sert ve koyu siyah bıyıkları... - Abdülhak Şinasi Hisar

  • Kaplama adı verilen ince ağaç levhaları, değişik yöntemlerle hazırlanmış yüzeylere yapıştırmak
  • Bir madeni bir başka madenle kimyasal bir yöntemle örtmek

[mecaz]

  • Bir kimsenin veya bir şeyin nitelikleri herkesçe bilinir olmak

    Ünü cihanı kapladı.

[mecaz]

  • Doldurmak

    İçini sevinç kapladı.

[mecaz]

  • Doldurmak

    Bulutlu düşünceler dimağını kapladığı sırada uzun siyah kirpikleri arasından iki şimşek çaktı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu