KAFADAŞLIK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

KAFADAŞLIK harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli KAFADAŞLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ŞAFAK14, DALIŞ11, KALFA11, DALAŞ10, AŞLIK9, ALKIŞ9, KIŞLA9, KAŞIK9, KAŞLI9, KALIŞ9, KAKIŞ9, ADALI8, DILAK8, ŞALAK8, ŞAKAK8, DALAK7, DAKKA7, AKLIK6, KALIK6, AKALA5, ALAKA5, KALAK5

AKALA

[isim]

  • Amerikan tohumundan yurdumuzda üretilen bir tür pamuk

ALAKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿalāḳa)

[isim]

  • İlgi

    Sporla alakası var, dedimse öyle sıkı fıkı bir alaka değil. - Nazım Hikmet

  • Gönül bağı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaka (veya alakasını) çekmek (veya toplamak veya uyandırmak)
  • alaka duymak
  • alakayı (veya alakasını) kesmek

Birleşik Kelimeler: kelalaka

KALAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Burun, burun ucu
  • Gelin tacı
  • Tezek yığını

AKLIK

[isim]

  • Ak olma durumu

    Ocaktan aklığını yitirmiş bir bezle döndü, yeni gelenin masasını sildi. - Rıfat Ilgaz

  • Kadınların makyaj için yüzlerine sürdükleri beyaz bir sıvı, düzgün

Birleşik Kelimeler: yüz aklığı

KALIK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Kalmış, artmış
  • Eskimiş
  • Evlenme çağı geçmiş, evde kalmış (kız)
  • Eksik, noksan

DALAK

[isim]

[anatomi]

  • Midenin arkasında, diyaframın altında, sol böbreğin üstünde, yassı, uzunca, akyuvar üreten ve yıpranmış alyuvarları toplayan, damarlı, gevşek bir dokudan oluşmuş organ

[hayvan bilimi]

  • Omurgalı hayvanlarda lenf bezine benzeyen ve kan damarları çok olan bir organ

[halk ağzında]

  • Tekerlek biçimindeki kaşar peyniri

[halk ağzında]

  • Bal peteği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • dalak kestirmek

Birleşik Kelimeler: dalak otu, dağ dalak otu, tüylü dalak otu, arı dalağı

ADALI

[sıfat]

  • Ada halkından olan (kimse)

    Adayı ve adalıları o kadar sevmeme rağmen bir türlü yıldızım barışmamıştır. - Burhan Felek

DILAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Bızır

ŞALAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyümemiş karpuz

ŞAKAK

[isim]

  • Göz, alın ve yanak arasında, elmacık kemiğinin üstünde bulunan çukurumsu bölge

    Ara sıra boynunu, şakaklarını ovdururdu bana. - Yusuf Atılgan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • şakakları ağarmak (veya beyazlanmak)
  • şakakları atmak

Birleşik Kelimeler: eli şakağında

AŞLIK

[isim]

  • Aş yapmak için hazırlanan ve saklanan şeyler
  • Dövüldükten sonra savrularak temizlenen ve kurutulan buğday
  • Zahire

ALKIŞ

[isim]

  • Bir şeyin beğenildiğini, onaylandığını anlatmak için el çırpma, alkışlama, kargış karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alkış almak
  • alkış kopmak
  • alkış toplamak
  • alkış tufanı kopmak
  • alkış tutmak

Birleşik Kelimeler: alkış ağası

KIŞLA

[isim]

[askerlik]

  • Askerlerin toplu olarak barındıkları yapılar bütünü

    Gece gündüz kışlada kaldığımızdan sivil hayat ile temasımız pek azdı. - Falih Rıfkı Atay

[halk ağzında]

  • Koyun ve keçi sürülerinin gecelediği veya kışın barındığı kapalı ağıl

KAŞIK

[isim]

  • Sulu veya bazı ufak taneli yiyecekleri ağza götürmeye yarayan saplı sofra aracı
  • Ucu iğneli kaşık biçimindeki olta

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaşık atmak (veya çalmak)
  • kaşık kadar
  • kaşıkla verip kepçeyle geri almak
  • kaşıkla yedirip sapıyla (gözünü) çıkartmak
  • kaşık sallamak

Birleşik Kelimeler: kaşık çalımı, kaşık düşmanı, kaşık havası, kaşık kaşık, kaşık otu, kaşık oyunu, kaşık tırnak, çalakaşık, tahta kaşık, çay kaşığı, çorba kaşığı, kahve kaşığı, tatlı kaşığı

KAŞLI

[sıfat]

  • Herhangi bir nitelikte kaşı olan

    Çatık kaşlı adam. İnce kaşlı kadın. Kaşlı yüzük.

Birleşik Kelimeler: kaşlı gözlü, çatık kaşlı, dört kaşlı, kalem kaşlı, samur kaşlı