KADINCAĞIZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
KADINCAĞIZ harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli KADINCAĞIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ZAĞCI19,
ANDIK
- Sırtlan
ANZAK (Kelime Kökeni: İngilizce anzac)
- Birinci Dünya Savaşı sırasında kurulan, Avustralya veya Yeni Zelanda birliklerinin ortak adı
ANCAK
-
`Yalnızca` anlamında, sınırlama bildiren bir söz, bir
Hasan, bu sefer kendisine ancak seyyar tuluatçıların arasında bir yer bulabildi. - Osman Cemal Kaygılı
-
`Olsa olsa, en çok, daha çok, güçlükle` anlamlarında, bir şeyin daha çoğunun, ilerisinin olmadığını gösteren bir söz, dar, gücün
Bir yıl sonra ancak Çamlıbel'de buluşabilmişlerdi. - Hüseyin Bayaz
-
En erken
Sinema ancak saat yarımda bitmişti. - Peyami Safa
-
`Lakin, ama, fakat, yalnız` sözleri gibi bir düşünceye karşıt ikinci bir düşünceyi anlatan bir söz
Bu büyüklük değil ancak mertçe bir davranıştır. - Nezihe Araz
ADINA
-
Bir şeyin veya bir kimsenin namına, hesabına, yerine
Haklı bir öfke adına da olsa bir insandan, aklını yüreğinden ayırması istenemez. - Sabahattin Eyuboğlu
KANCA (Kelime Kökeni: İtalyanca gancio)
-
Bir şey çekmeye yarar, ucu çengelli demir çubuk
Hepsi hazırlandılar, halatlar rota edildi, kancalar gerildi ve denizde köpüklü bir iz bırakarak ileri atıldılar. - Nazım Hikmet
Ata Sözleri ve Deyimler
- kancayı takmak (veya atmak)
Birleşik Kelimeler: kancabaş, kanca burunlu
KADIN
-
Erişkin dişi insan, hatun, hatun kişi, zen
Yanlarında, kendileriyle ahbaplık edecek dostlar, hizmetlerine koşacak kadınlar veya erkekler görmek isterler. - Abdülhak Şinasi Hisar
- Analık veya ev yönetimi bakımından gereken erdemleri, becerileri olan
- Hizmetçi bayan
- Bayan
Ata Sözleri ve Deyimler
- kadının fendi, erkeği yendi
- kadının yüzünün karası erkeğin elinin kınası
- kadın olmak
Birleşik Kelimeler: kadınana, kadın avcısı, kadın başına, kadın berberi, kadınbudu, kadındüğmesi, kadınevi, kadıngöbeği, kadın hareketi, kadın hastalıkları, kadın kadına, kadın kadıncık, kadınnine, kadın terzisi, kadın ticareti, kadıntuzluğu, kadınlar hamamı, ana kadın, ayşekadın, bohçacı kadın, genel kadın, kiralık kadın, kötü kadın, temizlikçi kadın, yazıcı kadın, bilim kadını, ev kadını, hayat kadını, iş kadını, Osmanlı kadını, salon kadını, sokak kadını
KAZAN
-
Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap
Koca bir kazan patates kaynattık. - Aka Gündüz
-
Buhar makinelerinde, kalorifer tesisatında, suyun kaynatıldığı büyük derin kap
Kazan patladı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kazan (biri) kepçe
- kazanı kapalı kaynamak
- kazan kaldırmak (veya devirmek)
- kazan kaynamayan yerde maymun oynamaz
Birleşik Kelimeler: kazan dairesi, kazandibi, kazan kebabı, kazan taşı, banyo kazanı, boyama kazanı, buhar kazanı, cadı kazanı, çamaşır kazanı, kalorifer kazanı
NACAK
-
Sapı kısa, küçük odun baltası
Silahsız kaldık, köylüler bize dipçik, üvendire, nacak yetiştirdi. - Aka Gündüz
ZANKA (Kelime Kökeni: Rusça)
- İki atlı kızak
KIZAN
- Erkek çocuk
-
Silahlı köy delikanlısı
Kızanlarla köyün eşiğinde ertesi gün öğle vakti, Menderes Köprüsü'ndeki köpekleri tepelemeye ant içtik. - Halide Edip Adıvar
- Çoluk çocuk
Birleşik Kelimeler: kız kızan
- Dişi köpek, kedi gibi hayvanların çiftleşme isteği gösterdikleri durum veya zaman
Ata Sözleri ve Deyimler
- kızana gelmek
NAKIZ (Kelime Kökeni: Arapça naḳż)
- Bozma, çözme
- Kırma
Birleşik Kelimeler: nakzetmek
AKICI
- Akma özelliği olan
-
Kolay anlaşılabilen, okunabilen, anlamca açık (anlatım), selis
Çevirilerinde kullandığı güzel, akıcı dil başarıyordu bunu. - Adalet Ağaoğlu
- Kesintisiz
Birleşik Kelimeler: akıcı ünsüz
DANCA
- Danimarka dili
- Bu dille yazılmış olan
ANDIZ
-
Yaprakları dikenli olan bir tür ardıç
Andız katranı.
-
Servi
İki yanda uzun boylu narin andızlar sıralıydı. - Cahit Uçuk
- Kırlarda yetişen yabani bir otun kökü
Birleşik Kelimeler: andız otu
KAĞAN
- Hanların bağlı olduğu devlet başkanı, hakan, imparator