K ile Başlayan E ile Biten 5 Harfli Kelimeler

K ile başlayan E ile biten 5 harfli 52 kelime bulundu.E ile başlayan K ile biten 5 harfli kelimeler

Ayrıca, "İçinde Ke olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

KUVVE18, KÖFTE17, KÖRPE15, KÖHNE15, KAHVE15, KÖMBE14, KAHPE13, KİSVE12, KÜSPE12, KEPÇE12, KİRVE11, KEFNE11, KIYYE10, KÜŞNE10, KÜLÇE10, KUPLE10, KUBBE10, KEPME10, KEBZE10, KÜSME9, KÜNDE9, KÜNYE9, KROŞE9, KEHLE9, KOLYE8, KLİŞE8, KURYE8, KEŞKE8, KIBLE8, KAYME8, KORSE7, KİMSE7, KİRDE7, KÜTLE7, KÜKRE7, KÜLTE7, KROME7, KARYE7, KAİDE7, KESME7, KERDE7, KORTE6, KULLE6, KAİME6, KESRE6, KEMRE6, KİTLE5, KARNE5, KATRE5, KERTE5, KELLE5, KEKRE5

KİTLE (Kelime Kökeni: Arapça kutle)

[isim]

  • Bir yerde toplanmış, bir araya gelmiş insan topluluğu, kütle

    Kendimi bu acı ve acıklı kitlenin bir parçası gibi hissediyordum. - Halide Edip Adıvar

  • Belirli işleviyle özellik gösteren büyük insan kalabalığı, kütle

[tıp]

  • Kist

Birleşik Kelimeler: kitle haberleşmesi, kitle iletişimi, kitle turizmi, hedef kitle

KARNE (Kelime Kökeni: Fransızca carnet)

[isim]

[eğitim bilimi]

  • Öğrencilere dönem sonlarında okul yönetimleri tarafından verilen ve her dersin başarı durumu ile devam, sağlık, yetenek ve genel gidiş durumlarını gösteren belge
  • Kişilerin bir haktan yararlanmaları için bir kuruluş tarafından verilen belge

    Ekmek karnesi. Vapur karnesi.

Birleşik Kelimeler: çalışma karnesi, sağlık karnesi

KATRE (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭre)

[isim]

[eskimiş]

  • Damla

Ata Sözleri ve Deyimler

  • katresi kalmadı (veya yok)

KERTE

[isim]

  • İşaret için yapılmış çentik veya iz, kerti

[mecaz]

  • Derece, radde

    Biz proje ve kontrol görevlileri hatta müteahhit, hepimiz birden tozutma kertesine vardık. - Aydın Boysan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kertesine gelmek
  • kertesine getirmek

Birleşik Kelimeler: son kerte

KELLE (Kelime Kökeni: Farsça kelle)

[isim]

  • Koyun, kuzu ve keçinin pişirilmiş başı
  • Ekinlerde başak
  • Külçe biçimindeki şeker

    Şekerin kellesi yetmiş üç kuruştan satılıyor. - Attila İlhan

[teklifsiz konuşmada]

  • Baş, kafa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kelle götürmek
  • kelle koltukta gezmek
  • kelle koparmak
  • kelle koşturmak
  • kelle kulak yerinde
  • kelle sağ olsun da külah bulunur
  • kellesinden olmak
  • kellesini koltuğuna almak
  • kellesini uçurmak
  • kellesini vurdurmak
  • kelleyi koltuğun altına almak
  • kelleyi vermek

KEKRE

[sıfat]

  • Tadı acımtırak, ekşimsi ve buruk olan

KORTE (Kelime Kökeni: İtalyanca corte)

[isim]

  • Âşıktaşlık, flört

Ata Sözleri ve Deyimler

  • korte etmek

KULLE

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyük bağ evi

    Bağdaki ailelerin bütün çocuklarını kulle dışında bir başka evde toplamışlardı. - Tarık Dursun K.

KAİME (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾime)

[isim]

[eskimiş]

  • Buyruk, resmî kâğıt, ferman

    Mezat kaimesi.

  • Kâğıt para, kâğıt lira, kayme

    Atıf Bey cüzdanından çıkardığı bir reçeteyle bir beş liralık kaimeyi uzatarak... - Hüseyin Rahmi Gürpınar

KESRE (Kelime Kökeni: Arapça kesre)

[isim]

[eskimiş]

  • Esre

KEMRE

[isim]

[halk ağzında]

  • Gübre, tezek
  • Deride kalınlaşmış kir tabakası
  • Başta olan kepek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kemre bağlamak

KORSE (Kelime Kökeni: Fransızca corset)

[isim]

  • İnce görünmek için kullanılan esnek iç giysisi
  • Herhangi bir darbeden zarar görmemesi için boyna takılan, bel fıtığı gibi durumlarda bedeni düzgün tutmaya yarayan nesne, sargaç

KİMSE

[zamir]

  • Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi

    Kimsenin girdisi çıktısı, alacağı borcu ile uğraşmak istemiyordum. - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kimse bilmez, kim kazana kim yiye
  • kimseden kimseye hayır yok (veya gelmez)
  • kimse kendi memleketinde peygamber olmaz
  • kimse kimsenin çukurunu doldurmaz
  • kimsenin ahı kimsede kalmaz
  • kimse yoğurdum ekşi demez

Birleşik Kelimeler: hiç kimse

KİRDE (Kelime Kökeni: Farsça girde)

[isim]

[halk ağzında]

  • Genellikle mısır unuyla yapılan bir pide türü

KÜTLE (Kelime Kökeni: Arapça kutle)

[isim]

  • Katı maddelerin büyük parçası
  • Kitle

[fizik]

  • Bir nesneye uygulanan kuvvetle, oluşan ivme arasındaki orantıyı veren katsayı veya nesne niceliği

Birleşik Kelimeler: organik kütle