İş ile Biten Kelimeler
İŞ ile biten 489 kelime bulunuyor. Sonu İŞ olan kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İş kelimesinin anlamı nedir? İş ile başlayan kelimeler. İçinde iş olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
BÖLÜMLENDİRİLİŞ31,
14 Harfli Kelimeler
KUVVETLENDİRİŞ32, DEVLETLEŞTİRİŞ28, BİLİNÇLENDİRİŞ24, SEYREKLEŞTİRİŞ23
13 Harfli Kelimeler
DİZGELEŞTİRİŞ28, KÖMÜRLEŞTİRİŞ28, BİÇİMLENDİRİŞ24, BİLGİLENDİRİŞ24, BELGELENDİRİŞ24, BİRLEŞTİRİLİŞ21, DEMLENDİRİLİŞ21
12 Harfli Kelimeler
ÇİFTLEŞTİRİŞ27, DEĞİŞTİRİLİŞ27, KÖTÜLEŞTİRİŞ26, DEVİNDİRİLİŞ25, KÖLELEŞTİRİŞ24, ALEVLENDİRİŞ23, İLGİLENDİRİŞ21, BİTİŞTİRİLİŞ20, BENİMSETİLİŞ19, AKSETTİRİLİŞ16
11 Harfli Kelimeler
GÜMBÜRDEYİŞ29, BAŞMÜFETTİŞ28, KUVVETLENİŞ27, DİPÇİKLEYİŞ25, DİZGİNLEYİŞ25, ÇENGELLEYİŞ23, DİPÇİKLENİŞ23, DİZGİNLENİŞ23, KÖKLEŞTİRİŞ23, KÖSTEKLEYİŞ23, KÖRLEŞTİRİŞ23, PERÇİNLEYİŞ23,
Tümünü Gör
10 Harfli Kelimeler
HAFİFSEYİŞ32, HAFİFLEYİŞ31, ÇÖZÜMLEYİŞ30, GÖLGELEYİŞ29, ÇÖZÜMLENİŞ28, GÖZETLEYİŞ28, GÖRÜLMEMİŞ27, ÖRGÜTLEYİŞ27, GÖZETLENİŞ26, KÖPEKLEŞİŞ26, ŞÜPHELENİŞ26, AFFETTİRİŞ25, BÖBÜRLENİŞ25, DEĞİŞTİRİŞ25, GÖNDERİLİŞ25, GÜLÜMSEYİŞ25, KÖPÜKLENİŞ25, KÖPRÜLENİŞ25, ÖRGÜTLENİŞ25, BÖLÜMLENİŞ24
Tümünü Gör
9 Harfli Kelimeler
AFFEDİLİŞ26, FOTOFİNİŞ26, BOŞVERMİŞ25, GEVELEYİŞ24, ÖFKELENİŞ24, ALIŞVERİŞ22, BÜYÜLEYİŞ22, DEFEDİLİŞ22, KÖTÜLEYİŞ22, ÖNEMSEYİŞ22, BEĞENİLİŞ21, DEĞİNİLİŞ21,
Tümünü Gör
8 Harfli Kelimeler
GÖZLEYİŞ26, GEVŞEYİŞ26, ÇÖPLENİŞ24, ÇİĞNEYİŞ23, GÖRMEMİŞ23, GÖNDERİŞ23, DEĞDİRİŞ22, DEVŞİRİŞ22, GÖSTERİŞ22, SÖYLEYİŞ22, ÇİĞNENİŞ21, DEFLEYİŞ21, DEFNEDİŞ21, ÇEVRİLİŞ20, GÜÇLENİŞ20, GİZLEYİŞ20, GEZDİRİŞ20, MÜFETTİŞ20, SÖYLENİŞ20, DÖLLENİŞ19
Tümünü Gör
7 Harfli Kelimeler
GÖVERİŞ26, AFFEDİŞ24, DÖŞEYİŞ23, GÖZETİŞ23, ÖZDEYİŞ23, ÖĞRETİŞ23, ÖĞRENİŞ23, DEĞİŞİŞ22, GÜVENİŞ22, DÖŞENİŞ21, GEĞİRİŞ21, ÖZLEYİŞ21, ÇÖMELİŞ20, DEFEDİŞ20, BEĞENİŞ19, ÇEVİRİŞ19, DEĞİNİŞ19, EĞDİRİŞ19, GÜCENİŞ19, NEVAZİŞ19
Tümünü Gör
6 Harfli Kelimeler
TAĞŞİŞ19, BAHŞİŞ18, ÇERVİŞ18, ÖZENİŞ18, ÖDEMİŞ18, TEŞVİŞ18, DERVİŞ17, GEÇMİŞ17, ÖDENİŞ17, EĞİLİŞ16, MÜTHİŞ16, ŞAHNİŞ16, DERPİŞ15, ÖNERİŞ15, POSTİŞ15, TEFTİŞ15, TEFRİŞ15, TEDHİŞ15, YİDDİŞ15, PASTİŞ14
Tümünü Gör
5 Harfli Kelimeler
FAHİŞ18, GEVİŞ18, DEĞİŞ17, İĞDİŞ17, GEÇİŞ15, GEZİŞ15, HAŞİŞ15, MAFİŞ15, MAVİŞ15, SEVİŞ15, CUŞİŞ15, ÇİZİŞ14, FİNİŞ14, FETİŞ14, GİDİŞ14, GİYİŞ14, REVİŞ14, VERİŞ14, BİÇİŞ13, BEZİŞ13
Tümünü Gör
4 Harfli Kelimeler
EĞİŞ14, AFİŞ13, İÇİŞ10, İBİŞ9, EMİŞ8, ERİŞ7, İNİŞ7, İTİŞ7
3 Harfli Kelimeler
FİŞ12, HİŞ10, ÇİŞ9, ŞİŞ9, DİŞ8, NİŞ6
2 Harfli Kelimeler
İŞ5
İŞ
-
Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma
İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. - Sait Faik Abasıyanık
- Bir değer yaratan emek
-
Birinden istenen hizmet veya birine verilen görev
Şimdi Mısır'a memuru olduğum bankanın bir işi için geldim. - Ömer Seyfettin
-
Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü
İşler durgun.
-
Kamu yararına yapılan işler
Güvenlik işleri.
-
Herhangi bir yere düzen verici, günlük yaşayışı sağlayıcı her türlü çalışma
Bu evin işi çok.
-
Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan çalışma, meslek
Sonunda bir iş buldum. - Sait Faik Abasıyanık
- Ticari anlaşma, alışveriş
-
Herhangi bir maksatla kurulan düzen
İşlerini bırakmışlar, dükkânlarını kapamışlar, akın akın şehri terk edip gidiyorlardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Bazı deyimlerde `yarar, çıkar` anlamında kullanılan bir söz
O, işini bilir. Bu, benim işime gelmez.
-
Yapılan şey, davranış
Yoksullara yardım etmekle çok iyi bir iş yaptım.
-
Nakış, örgü, makrome gibi elde yapılan şey
Komşu kadın elindeki işini dizine bırakıp geline döndü. - Memduh Şevket Esendal
-
Emek, işçilik, ustalık
Bu örtü, işi ağır bir örtüdür.
-
İşlem
İşimi görmediler.
-
Bir kimseye özgü olan görüş, anlayış
Bu, bir zevk işidir.
-
Yetenek
Demek bende daha iş varmış ki ilin öğretmeni seçtiler. - Muzaffer İzgü
-
Sorun, konu, mesele, maslahat
Etrafın gülüşmeleri arasında iş anlaşıldı. - Hüseyin Cahit Yalçın
-
Gizli neden veya maksat
Çoktandır köylünün şurada burada yayıp gezeceği ehemmiyetli bir iş, bir keramet gösterememişti. - Refik Halit Karay
-
Bir kuvvetin uygulanma noktasını hareket ettirirken harcadığı güç
Erg, jul, kilogrammetre, vatsaat, kilovatsaat iş ve enerji birimleridir.
Ata Sözleri ve Deyimler
- iş (birinde) bitmek
- iş (birinden) bitmek
- iş (birine) kalmak
- iş açmak
- iş almak
- iş amana binince kavga uzamaz
- iş anlatılıncaya kadar baş elden gider
- iş ayağa düşmek
- iş başa düşmek
- iş bırakmak
- iş bilenin, kılıç kuşananın
- iş bilmek
- iş bitirmek
- iş çatallanmak
- iş çevirmek
- iş çığırından çıkmak
- iş çıkarmak
- iş dayıya düştü
- iş değil
- iş düşmek
- işe almak
- işe bak!
- iş edinmek
- işe girmek
- işe karışmak
- işe koşmak
- iş etmek
- işe yaramak
- iş görmek
- iş göstermek
- işi ...-e dökmek
- işi ...-e vurmak
- işi (bir şeye) vurmak
- işi ahbaplığa dökmek
- işi aksi gitmek
- işi Allah'a kalmak
- işi anlamak
- işi azıtmak
- işi başından aşmak (veya aşkın olmak)
- işi bitmek
- işi bozmak
- işi bozulmak
- işi ciddiye almak
- işi çıkmak
- işi düşmek
- işi ileri götürmek
- işi iş, kaşığı gümüş
- işi iş olmak
- işi kotarmak
- iş inada binmek
- işin alayında olmak
- işin başı
- işinden olmak
- işin doğrusu
- işi ne?
- işine bak!
- işine gelmek
- işine göre
- işine hor bakan boynuna torba takar
- işine koyulmak
- işin fenası
- işin garibi
- işini bilmek
- işini bitirmek
- işin içinde iş var
- işin içinden çıkamamak
- işin içinden çıkmak (veya sıyrılmak)
- işini görmek
- işini kış tut da yaz çıkarsa bahtına
- işinin adamı
- işini uydurmak
- işini yoluna koymak
- işin kolayına kaçmak
- işin kötüsü
- işin kurdu
- işin kurdu olmak
- işin mi yok
- işin ortasını bulmak
- işin rengi değişmek
- iş insanın aynasıdır
- işin tuhafı
- işin ucu birine dokunmak
- işin üstesinden gelmek
- işin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil ol
- işi olmak
- işi pişirmek
- işi rast gitmek
- işi resmiyete dökmek
- işi sağlama almak
- işi savsaklamak
- işi şakaya dökmek
- iş işlemek
- iş işten geçmek
- işi tatlıya bağlamak
- işi temizlemek
- işi uzatmak
- işi üç nalla bir ata kaldı
- işi yokuşa sürmek (veya koşmak)
- işi yoluna koymak
- işi yolunda (veya tıkırında) gitmek (veya olmak)
- iş karıştırmak
- iş ki
- işler açılmak
- işler arapsaçına dönmek
- işler becermek
- iş mi?
- iş ola
- iş olacağına varır
- iş olsun diye
- iş sarpa sarmak
- iş şirazesinden çıkmak
- işten (bile) değil
- işten el çektirmek
- işten güçten vakit bulamamak
- iş tutmak
- iş vermek
- iş yapmak
- iş yok
Birleşik Kelimeler: iş adamı, iş akdi, iş alanı, işbaşı, iş bırakımı, iş bıraktırımı, iş bilimi, iş birliği, iş bölümü, iş donu, iş eri, iş gezisi, işgüder, iş gücü, iş güç, iş güçlüğü, iş günü, iş hacmi, iş hanı, iş hayatı, iş kadını, iş kazası, iş kolu, iş merkezi, iş önlüğü, iş saati, iş seyahati, iş sözleşmesi, işveren, iş yeri, işe uygun, işi duman, işi tıkırında, ağır iş, beyaz iş, bulaşık iş, çürük iş, götürü iş, ince iş, kârlı iş, Acem işi, Antep işi, ayak işi, çocuk işi, el işi, erkek işi, ev işi, hamur işi, hesap işi, kalem işi, kavaf işi, mancınık işi, Maraş işi, orak işi, orta işi, sıra işi, şıpın işi, tarak işi, usta işi, dış işleri, diyanet işleri, iç işleri, özlük işleri, su altı işleri, yazı işleri, zat işleri
NİŞ (Kelime Kökeni: Fransızca niche)
- Duvar içinde bırakılan oyuk
ERİŞ
-
Erme işi
Bu makama eriş, ona, bir devlet reisinin tahtına veya koltuğuna kurulmuş gibi bir his verir. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
İNİŞ
- İnme işi
-
Yukarıdan aşağıya gittikçe alçalan eğimli yer, yokuş karşıtı
İnişte yol uzadıkça uzadı.
- Gerileyiş, çöküş
- Araçlı jimnastikte, atlayarak veya hızlanarak araçtan ayrılma durumu
Birleşik Kelimeler: iniş aşağı, iniş çıkış, iniş takımları, yumuşak iniş
İTİŞ
- İtme işi
Birleşik Kelimeler: itiş kakış
EMİŞ
-
Emme işi
Çatlaklar sanki yerin dibine kadar iniyordu. Toprağın suyu öyle bir emişi vardı. - Tarık Buğra
DİŞ
- Çene kemiklerinin üstüne dizili, ısırıp koparmaya ve çiğnemeye yarayan sert, beyaz organlardan her biri
-
Çark, testere, tarak vb. çentikli şeylerdeki çıkıntıların her biri
Çarkın dişleri tebessüm eder gibi tatlı bir ses çıkardı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Sarımsak dilimi, karanfil vb.nde dişe benzetilen tane
Bir diş sarımsak, iki diş karanfil.
- Bazı dantel ve işlemelerin kenarlarındaki yuvarlak sivri bölüm
- Omurgalı hayvanların çenelerinde veya ilkel yapılı omurgalıların gırtlak ve ağızlarında bulunan kemiksi sert parçalar
Ata Sözleri ve Deyimler
- diş açmak
- diş bilemek
- diş çıkarmak
- dişe dokunmak
- dişe dokunur (olmak)
- diş geçirememek
- diş geçirmek
- diş gıcırdatmak
- diş göstermek
- dişinden tırnağından artırmak
- dişine göre
- dişine kestirmek
- dişine vurmak
- dişinin kovuğuna bile gitmemek
- dişini sıkmak
- dişini sökmek
- dişini tırnağına takmak
- dişleri dökülmek
- dişten tırnaktan artırmak
Birleşik Kelimeler: diş ağrısı, diş bademi, dişbudak, diş buğdayı, diş-damak ünsüzü, diş diş, diş doktoru, diş-dudak ünsüzü, diş eti, diş eti-damak ünsüzü, diş eti-dudak ünsüzü, diş fırçası, diş hekimi, diş ipi, diş kirası, diş macunu, diş otu, diş özü, diş plağı, diş tababeti, diş tabibi, diş tacı, diş taşı, diş ünsüzü, dişe diş, dişiyle tırnağıyla, alt diş, damaklı diş, kazma diş, kesici diş, öğütücü diş, takma diş, uzun diş, üst diş, yirmilik diş, akıl dişi, azı dişi, deve dişi, duvar dişi, düven dişi, ekleme dişi, faredişi, fildişi, fil dişi, göz dişi, köpek dişi, kuzu dişi, peynir dişi, sıçandişi, süt dişi, yıldızı dişi, yirmi yaş dişi
İBİŞ
- Orta oyununda çoğu kez aptal uşak rolünü oynayan komedyen
- Şapşal
Ata Sözleri ve Deyimler
- ibiş gibi
ÇİŞ
-
Çocuk dilinde idrar
Bizim sevgili, akıllı küçük kardeşimiz çişini söylememekte inat ediyordu. - Ayla Kutlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- çiş etmek (veya yapmak)
- çişi gelmek
ŞİŞ
- Şişmiş olan yer, şişlik
-
Şişmiş, şişkin
Emine Hanım'ın şiş gözleri daha sakindi. - Halide Edip Adıvar
Birleşik Kelimeler: kabaşiş
- Bir ucu sivri, demir veya ağaçtan, bazen silah gibi kullanılabilen ince uzun çubuk
- Bu çubuğa veya şişe geçirilerek pişirilmiş olan et
-
Örgü örmekte kullanılan, metal, ağaç, kemik vb.nden yapılan uzun çubuk
Ablası bir an çorap şişlerini bırakıyor, gözleri doluyor. - Halide Edip Adıvar
Birleşik Kelimeler: şişhane, şiş kebabı, şiş köfte, çöp şiş
İÇİŞ
-
İçme işi
İçiyor, hiç durmadan içiyordu denizi / Bu içiş asırlarca susuz bıraktı bizi - Faruk Nafiz Çamlıbel
HİŞ
-
Hişt
Hiş, buraya gel!
FİŞ (Kelime Kökeni: Fransızca fiche)
- Prizden elektrik akımı almaya yarayan araç
- Alışverişlerde ödenen paranın miktarını, vergilerini, alışverişin yapıldığı tarihi gösteren belge
- Bir eserin hazırlanmasında kolaylık sağlamak veya bir işe kılavuzluk etmek için yazılıp sınıflandırılan küçük kâğıt yapraklarından her biri
- Kumarda, bazı alışveriş işlerinde para yerine kullanılan pul vb. şey
-
Bir işi yaptırmak veya gereken sıranın alındığını belirtmek için bir koçandan koparılmış kâğıtlardan her biri, makbuz
Fiş almak. Fiş kesmek.
- Okuma yazma öğretiminde kullanılan, üzerine hece, kelime, cümle yazılı karton parçası
Ata Sözleri ve Deyimler
- fiş açmak
- fişini çekmek
- fişini tutmak
Birleşik Kelimeler: erkek fiş, kasa fişi
BİÇİŞ
- Biçme işi
BEZİŞ
- Bezme işi