İTİBARSIZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
İTİBARSIZ harflerini içeren 5 harfli 29 kelime bulunuyor. 5 harfli İTİBARSIZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İtibarsız ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde İtibarsız olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
ZABIT11,
SİİRT
- Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri
Birleşik Kelimeler: Siirt battaniyesi
SATİR (Kelime Kökeni: Fransızca satire)
- Yergi
TİRSİ (Kelime Kökeni: Rumca)
- Hamsigillerden, yumurtalarını tatlı sulara bırakan bir tür balık (Alosa alosa)
BARİT (Kelime Kökeni: Fransızca baryte)
- Renksiz veya beyaz, sarı, gri renklerde olabilen, sondaz, dolgu vb. alanlarda kullanılan bir mineral, baritin, baryum sülfat Ba(OH)2
ISTAR (Kelime Kökeni: Rumca)
- Halı, kilim dokunan tezgâh
RASIT (Kelime Kökeni: Arapça rāṣid)
- Gözlemci
SIRAT (Kelime Kökeni: Arapça ṣirāṭ)
- Sırat köprüsü
- Yol
Birleşik Kelimeler: sırat köprüsü
SATIR (Kelime Kökeni: Arapça saṭr)
-
Bir sayfa üzerinde yan yana gelen kelimelerden oluşan ve alt alta sıralanmış her bir dizi
İki dakika süren bu duygusuzluktan sonra bu üç dört satırın cehennemî manaları anlaşılmaya başladı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
Birleşik Kelimeler: satır arası, satır başı, satır satır, satır sonu
- Et kesmeye, kemik kırmaya yarayan ağır ve enli bir bıçak türü
Ata Sözleri ve Deyimler
- satır atmak
TABİR (Kelime Kökeni: Arapça taʿbīr)
- Rüya yorma, yorumlama
-
Yorum
Düş biter bitmez tüccar uyanıverdi ve hemen rüya tabiri kitaplarını açtı. - İhsan Oktay Anar
-
Deyiş, anlatım, ifade
Bugünlük temsil sözünü kullanırken onu alışılmış bir tabir olarak alıyoruz. - Ahmet Kutsi Tecer
-
Deyim
Müfit için bu kaçmak tabirinin kullanılması da Perviz'e dokunmuştu. - Peyami Safa
Ata Sözleri ve Deyimler
- tabir etmek
- tabiri (veya tabir) caizse
Birleşik Kelimeler: tabirname
TABİİ (Kelime Kökeni: Arapça ṭabīʿī)
- Doğada olan, doğada bulunan
-
Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi
Sıcaklar arttıkça serin yerler aramak, âdeta tabii bir ihtiyaç hâline geliyor. - Ahmet Rasim
-
Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan
Beklenen cevap gelince derhâl yazılacağı tabiidir. - Atatürk
-
Yapmacık olmayan, doğal
Bir milletin kendi varlığını müdafaa etmesinden daha tabii ne olabilir? - Mehmet Kaplan
-
Katıksız, saf, doğal
Tabii meyve suları.
-
(ta'bi:) Elbette, doğallıkla, doğal olarak, işin gereği olarak
Yurttaşlarım arasında bana bu yabancılığı çektirmemek isteyenler de oldu tabii. - Adalet Ağaoğlu
Birleşik Kelimeler: tabii afet, tabii hukuk, sevkitabii
BASİT (Kelime Kökeni: Arapça basīṭ)
-
Yapılması veya anlaşılması kolay olan, karışık olmayan, bayağı
İşte en basit bir sebep. Belki sadeliğinden tuhaf geliyor insana. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Kolay
En basit şeyi yazamayacak kadar cahildi. - Haldun Taner
-
Süssüz, gösterişsiz
Üstünde basit ve kapalı bir çarşaf vardı. - Aka Gündüz
-
Bilgi ve görgüsü sınırlı olan, bayağı, görgüsüz
Bu, fikirsiz, basit ve masum bir çocuk hafifliği değildi. - Reşat Nuri Güntekin
-
Her zaman rastlanan, özelliği olmayan, olağan
Bu basit takılmalar, her seferinde onları güldürdü. - Necati Cumalı
Ata Sözleri ve Deyimler
- basite indirgemek
Birleşik Kelimeler: basit cisim, basit cümle, basit faiz, basit kelime, basit kesir, basit renk, basit tümce
RABIT (Kelime Kökeni: Arapça rabṭ)
- Bağ, bağlama
- Bağlaç
Birleşik Kelimeler: rabıt edatı, raptetmek, zapturapt
SABİT (Kelime Kökeni: Arapça s̱ābit)
- Yerinden oynamayan, yerini değiştirmeyen, durağan
-
Gerçekliği tespit edilmiş, kanıtlanmış olan
Bir amaç uğruna göze alınacak sıkıntı ve zorlukların sabit sembolleri işimize yaramayabilir. - İsmet Özel
-
Değişmeyen, hep aynı kalan, önceden ayarlanmış
Sabit gelir.
Ata Sözleri ve Deyimler
- sabit olmak
Birleşik Kelimeler: sabit fikir, sabitkadem, sabit kalem, sabit kur, sabit polinom, fikrisabit
TİRİZ
- Giysilerin yırtmacına ve eteğine eklenen ensiz kumaş parçası
- Ensiz tahta
- Çarpma ve sürtüşmelerden korunmak için güvertesiz teknelerin, direklerin ve dubaların dış kenarlarına takılan, tahtadan veya halat örgüsüyle yapılmış çıkıntı
TARİZ (Kelime Kökeni: Arapça taʿrīż)
-
Kapalı bir biçimde, dolaylı olarak söz söyleme, taşlama
Bununla beraber sitemleri ve tarizleri onunkilerden çok daha ince ve nezihtir. - İbrahim Alâeddin Gövsa
Ata Sözleri ve Deyimler
- tarizde bulunmak
- tariz etmek