İSTİHZALI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

İSTİHZALI harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli İSTİHZALI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

HIZLA13, ZAHİT12, HASIL11, ISLAH11, SATIH11, HİSLİ10, HALİS10, HATIL10, İSHAL10, İHLAS10, SİLAH10, SATHİ10, SAHİL10, SAZLI10, TAHIL10, ALTIZ9, HİLAT9, İTHAL9, İLAHİ9, LAHİT9, TALİH9, SİTİL6, İTİLA5

İTİLA (Kelime Kökeni: Arapça iʿtilāʾ)

[isim]

[eskimiş]

  • Yücelme

    Beşer denen kuş doymaz itilalara. - Tevfik Fikret

  • Yükselme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itila etmek

SİTİL

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyük bakraç, su kovası

ALTIZ

[sıfat]

  • Altısı bir arada doğan (çocuk)

HİLAT (Kelime Kökeni: Arapça ḫilʿat)

[isim]

[tarih]

  • Kaftan

    Damat, Baltacılar Kethüdası ile bölükbaşılara hilatler giydirmiştir. - Salâh Birsel

İTHAL (Kelime Kökeni: Arapça idḫāl)

[isim]

  • İçine alma

[ticaret]

  • Bir ülkeye başka ülkelerden mal getirme veya satın alma

[ticaret]

  • Başka ülkelerden alınan mal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ithal etmek

Birleşik Kelimeler: ithal malı

İLAHÎ (Kelime Kökeni: Arapça ilāhī)

[ünlem]

  • Ey Allah'ım

    Ruhumun senden İlahi, şudur ancak emeli / Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli - Mehmet Akif Ersoy

[ünlem]

  • `Bu ne hâl, ne tuhaf` gibi şaşma, sitem bildiren bir söz

    İlahi Eda abla! Güzele bakmanın sevap olduğunu bilmez misin sen? - Necati Cumalı

[isim]

[müzik]

[edebiyat]

  • Tanrı'yı övmek, ona dua etmek için yazılıp makamla okunan nazım

    Bütün gün genç kızlar ilahiler söylemişlerdi. - Çetin Altan

[sıfat]

[din bilgisi]

  • Tanrı ile ilgili olan, Tanrı'ya özgü olan, tanrısal, lahuti

    Bakınız ki yalnız Allah'tan olan ve ilahi olan ümidiniz ölmesin! - Ruşen Eşref Ünaydın

[mecaz]

  • Çok güzel, mükemmel

    Minarecilikte biz gerçekten ilahi bir hüner göstermişizdir. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: takdiriilahi

LAHİT (Kelime Kökeni: Arapça laḥd)

[isim]

  • Duvarları taş veya tuğladan, üstü taş bir kapakla örtülü mezar

    Firavun'un açık lahitlerindeki boğuk yankıları dinledim. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Taş veya mermerden oyma mezar

TALİH (Kelime Kökeni: Arapça ṭāliʿ)

[isim]

  • Şans

    Benim küskün talihimin bana verdiği ızdırap yeter. - Etem İzzet Benice

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talihine küsmek
  • talihin kucağına atılmak
  • talihi yaver gitmek

Birleşik Kelimeler: talih kuşu, talih oyunu, kara talih, kör talih

HİSLİ

[sıfat]

  • Duygulu, içli

    Gayet hisli bir adam olduğundan hasretini birlikte çekmiştik. - Refik Halit Karay

HALİS (Kelime Kökeni: Arapça ḫāliṣ)

[sıfat]

  • Katışık olmayan, katışıksız, saf

    Devşirme değil, cetbecet Türk, özüm gibi halis Sivaslı, aslan gibi kumandan. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: halis muhlis, halisüddem

HATIL (Kelime Kökeni: Arapça ḫaṭīl)

[isim]

[eskimiş]

[mimarlık]

  • Ağırlığı yatay olarak dağıtmak ve duvarların düşey doğrultudaki çatlamalarını önlemek için yatay olarak boydan boya yerleştirilen ahşap, tuğla veya beton bağlama ögesi

    İki saattir eski, sararmış hatılları sayıyordu. - Ömer Seyfettin

İSHAL (Kelime Kökeni: Arapça ishāl)

[isim]

  • Olağandan daha çok, daha sık ve sulu dışkı çıkarma, sürgün, ötürük, iç sürme, cır cır, amel, linet, kabız karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ishal olmak

Birleşik Kelimeler: kanlı ishal

İHLAS (Kelime Kökeni: Arapça iḫlāṣ)

[isim]

  • Temiz sevgi ve yürekten bağlılık

[din bilgisi]

  • İbadetlerdeki içtenlik

[isim]

[din bilgisi]

  • Kur'an surelerinden biri

SİLAH (Kelime Kökeni: Arapça silāḥ)

[isim]

  • Savunmak veya saldırmak amacıyla kullanılan araç

[mecaz]

  • Savunmak veya saldırmak için kullanılan nesne, etken araç

[mecaz]

  • Bir konuda etkili her şey

    Yalnız katlanmamı değil katlanmam gereken şeyi yapması için eline silah vermemi de istiyordu. - Reha Mağden

Ata Sözleri ve Deyimler

  • silaha davranmak
  • silaha sarılmak
  • silah atmak
  • silah başı etmek
  • silah başına
  • silah çatmak
  • silah çekmek
  • silah patlamak
  • silah silaha girmek

Birleşik Kelimeler: silahaltı, silah arkadaşı, silahhane, ateşli silah, kimyasal silah, konvansiyonel silah, nükleer silah, pompalı silah, lav silahı

SATHİ (Kelime Kökeni: Arapça saṭḥī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yüzeysel

    Sathi bir inceleme.