[sıfat]

[eskimiş]

[dil bilgisi]

• Bitişken

[sıfat]

• Kusurlu

[isim]

• Kamulaştırma

  Yolun planları, projeleri yapılmış, istimlak emirleri çıkarılmıştı. - Ayşe Kulin

Ata Sözleri ve Deyimler

• istimlak etmek

[sıfat]

• Tilkiyi andıran, tilkiye benzeyen, tilki gibi

[isim]

[biyoloji]

• Kelebek olmadan önce bir böceğin, koza veya kozasız olarak geçirdiği başkalaşma durumu

[sıfat]

• Rastık sürülmüş olan (kaş veya saç)

  Kaşları rastıklı taze, tatlı bir gözle şimdi kendilerine yaklaşmış askeri süzdü. - Sait Faik Abasıyanık

[-e]

[-i]

• Isırmasına sebep olmak

  Bir sorkun dalını, bir sürgünü ağzına doğru tutar, ısırtırlardı yılana. - Necati Cumalı

[isim]

[eskimiş]

[ekonomi]

• Borçlanma

Ata Sözleri ve Deyimler

• istikraz etmek

[sıfat]

[eskimiş]

• İsteyerek, bilerek yapılan

[isim]

• Kısaltma işi, taksir

• Güzel sanatlarda perspektif sebebiyle bazı boyutları küçük görülen nesneleri, bu görünüşe uygun bir biçimde çizme yöntemi

[sıfat]

• Kilidi olmayan

• Kilitlenmemiş

[isim]

• Kıstırmak işi

• İçerisine peynir, kıyılmış et vb. konularak sac üzerinde pişirilen börek

• Karnıyarık yemeği

[isim]

• Sarhoşluk

[isim]

• Sıktırmak işi

[madencilik]

• Tahkimat birimlerinin oynamasını veya kaymasını önlemek amacıyla birim ile arazi arasında kalan boşluklara sıkıştırılan bir takoz türü

[nesnesiz]

• Dişlerini göstererek aptallık, şaşkınlık, kurnazlık veya alay belirtir biçimde gülmek, sırtarmak (I)

• Yorgan, şilte vb.ni iri ve aralıklı diktirmek

[mecaz]

• Bütün çirkinliği ve kusuru ortaya çıkmak

  İşi biraz karıştırınca bütün pürüzler sırıttı.

[mecaz]

• Göze batmak