İNTİKAMCILIK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

İNTİKAMCILIK harflerini içeren 7 harfli 29 kelime bulunuyor. 7 harfli İNTİKAMCILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MANTICI13, ALTINCI12, KINACIK12, ATIMLIK10, IKINMAK10, ILINMAK10, ILITMAK10, KALITIM10, KATILIM10, KILINMA10, MINTIKA10, TIKILMA10, TIKINMA10, CANİLİK10, ANIKLIK9, KANITLI9, KALINTI9, KAKINTI9, KATIKLI9, KATILIK9, KATKILI9, MANTIKİ9, TIKANIK9, İNTİKAM8, İTİNALI8, MİLİTAN8, MAKİLİK8, ATİKLİK7, İNTİKAL7

ATİKLİK

[isim]

  • Çabukluk, çeviklik

İNTİKAL (Kelime Kökeni: Arapça intiḳāl)

[isim]

  • Bir yerden başka bir yere geçme, geçiş
  • Anlama, kavrama

    Onu son gördüğümde de öyle yaptım. İntikali yerinde idi. Güldü. O da bana birkaç fıkra anlattı. - Haldun Taner

  • Miras olarak babadan çocuğuna kalma

[fizik]

  • Öteleme

[ruh bilimi]

  • Geçişim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • intikal etmek

Birleşik Kelimeler: veraset ve intikal vergisi

İNTİKAM (Kelime Kökeni: Arapça intiḳām)

[isim]

  • Öç

    Bunun intikamını şimdi, tek gözüyle biteviye kuş peşinde dolaşarak çıkarıyordu. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • intikam almak

İTİNALI

[sıfat]

  • Özenli

    Sakalı tıpkı babamın sakalı gibi kısa ve itinalıydı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

MİLİTAN (Kelime Kökeni: Fransızca militant)

[isim]

  • Bir düşüncenin, bir görüşün başarı kazanması için savaşan, mücadele eden kimse
  • Bir siyasal örgütün etkin üyesi
  • Mücadelesini zor kullanarak ve yasa dışı yollarla yapan taraftar

MAKİLİK

[isim]

  • Maki yetişen yer

ANIKLIK

[isim]

  • Uyanıklık

KANITLI

[sıfat]

  • Kanıtla gösterilmiş, müdellel

KALINTI

[isim]

  • Artıp kalan şey, bakiye
  • Eski çağlardan kalmış şehir veya yapı, ören, harabe

    Efes, Bergama'nın kalıntıları, ulaştıkları uygarlığı serer gözler önüne. - Necati Cumalı

  • İz, işaret

[mecaz]

  • Bir toplum, kültür, uygarlık vb.nden artakalan şey

    Bu babacan, filozof ve hazırcevap insanlar kuşağı, tükenen bir görgü devrinin son kalıntıları gibidir. - Haldun Taner

KAKINTI

[isim]

[halk ağzında]

  • Sözü dinlenmeyen, rezil, itilip kakılan kimse

KATIKLI

[sıfat]

  • İçinde katık bulunan

Birleşik Kelimeler: katıklı aş

KATILIK

[isim]

  • Katı (I) olma durumu

[mecaz]

  • Acımasız, duygusuz olma durumu

    Öğretmenlik için lazım gelen metaneti ve kalp katılığını belki bu sayede kazanırım. - Reşat Nuri Güntekin

Birleşik Kelimeler: yüreği katılık

KATKILI

[sıfat]

  • İçine yabancı madde katılmış olan, karışık, saf olmayan

MANTIKİ (Kelime Kökeni: Arapça manṭiḳī)

[sıfat]

  • Mantıklı

    Birkaç türlü tefsire imkân bırakmayan, tek manalı, sarih ve mantıki söz. - Peyami Safa

TIKANIK

[sıfat]

  • Tıkanmış olan

    Her adımın bir merdiven basamağındaki boğuk ve tıkanık gürültüsü kulağında sonu gelmeyen bir akisle uzuyordu. - Peyami Safa