İNSAFSIZCA ile Oluşan Kelimeler (İNSAFSIZCA Kelime Türetme)

İNSAFSIZCA harflerinden oluşan 87 kelime bulunuyor. İNSAFSIZCA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İnsafsızca kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.

10 Harfli Kelimeler

İNSAFSIZCA25

8 Harfli Kelimeler

İNSAFSIZ20

7 Harfli Kelimeler

İNFAZCI20

6 Harfli Kelimeler

CANSIZ14, SANSIZ12, ANASIZ11

5 Harfli Kelimeler

AZNİF14, AFAZİ14, FACİA14, İNFAZ14, NAFİZ14, SAZCI13, İNSAF12, NAFİA11, ANSIZ10, SANCI10, SAZAN9, CİNAS9, SINAİ7

4 Harfli Kelimeler

FAİZ13, ZAAF13, AFİS11, SAFA11, SAFİ11, ANİF10, AZCA10, ACİZ10, FANİ10, İCAZ10, İFNA10, NAFİ10, NAİF10, CAİZ10, ANIZ8, CİNS8, ANCA7, İZAN7, NİZA7, NAZİ7
Tümünü Gör

3 Harfli Kelimeler

FAZ12, FAS10, SİF10, SAF10, CIZ10, AFİ9, FİN9, FAN9, İFA9, CAZ9, CIS8, ACI7, AZI7, SAC7, SİZ7, SAZ7, AZA6, NAZ6, ZAN6, CİN6
Tümünü Gör

2 Harfli Kelimeler

AF8, FA8, AZ5, İZ5, AS3, İS3, Sİ3, AN2, İN2

AN (Kelime Kökeni: Arapça ān)

[isim]

  • Zamanın bölünemeyecek kadar kısa olan parçası, lahza, dakika

    Zira göçebelerin hayatı her an yardımlaşmalarını gerektirir. - Cemil Meriç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anı anına uymamak
  • an meselesi

Birleşik Kelimeler: anbean, bir an, eş anlı

[isim]

[halk ağzında]

  • İki tarla arasındaki sınır

[isim]

  • Zihin

    An bulanıklığı. An yorgunluğu.

İN

[isim]

  • Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk
  • Mağara

Ata Sözleri ve Deyimler

  • in gibi

[isim]

  • İnsan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • in cin
  • in cin top oynamak
  • in cin yok
  • in misin, cin misin

AS

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kakım

[isim]

  • İskambil, domino vb. oyunlarda bir işaretini taşıyan kâğıt veya taş, birli, bey

[sıfat]

  • Bir işte başta gelen (kimse veya şey)

    As oyuncu.

Birleşik Kelimeler: assolist, astasım, asteğmen, asyön

[kimya]

  • Arsenik elementinin simgesi

İS

[isim]

  • Dumanın değdiği yerde bıraktığı kara leke

    Uzandı, is çıkarmaya başlayan fitili kesti. - Memduh Şevket Esendal

  • Yakıtın tam yanmamasından oluşan, dumanla yükselen kömürleşmiş tanecikler

[halk ağzında]

  • Sürme (II)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ise tutmak
  • isin yanına varan is, misin yanına varan mis kokar

Sİ (Kelime Kökeni: İtalyanca si)

[isim]

[müzik]

  • Gam dizisinde la ile do arasındaki ses
  • Bu sesi gösteren nota işareti

[kimya]

  • Silisyum elementinin simgesi

AZ

[sıfat]

  • Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı

    Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[zarf]

  • Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aza çoğa bakmamak
  • aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
  • aza sormuşlar: "nereye?", "çoğun yanına" demiş
  • az ateş çok odunu yakar
  • az bulmak
  • az buz olmamak
  • az değil
  • az gelmek
  • az görmek
  • az günün adamı olmamak
  • azı çoğa saymak (veya tutmak)
  • az kaldı (veya kalsın)
  • az kaz, uz kaz, boyunca kaz
  • az olsun, uz olsun
  • az söyle, çok dinle
  • az tamah çok ziyan getirir
  • az veren candan, çok veren maldan
  • az yiyen çok uyur, çok yiyen güç uyur

Birleşik Kelimeler: az az, az alıcı, az buçuk, az çok, az daha, azel, az gelişmiş, az sonra, en az, azar azar, en azından

[eskimiş]

[kimya]

  • Azot elementinin simgesi

İZ

[isim]

  • Bir şeyin geçtiği veya önce bulunduğu yerde bıraktığı belirti, nişan, alamet, emare

    Nihayet bir dönemeçte izlerin sahibini gördüm. - Sait Faik Abasıyanık

  • Bir şeyin dokunmasıyla geride kalan belirti

    Yüzünde birtakım diş ve tırnak izleri vardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Bir olay veya bir durumdan geride kalan belirti, ipucu, emare

    Cinayet izleri.

  • Bir olay, bir durum veya yaşayıştan geride kalan belirti, eser

    O çağ uygarlığından iz kalmadı.

[matematik]

  • Bir düzlemin başka bir düzlemle veya bir doğru ile kesişmesinden doğan ara kesit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iz bırakmak
  • izi belirsiz olmak
  • izinden yürümek
  • izine basmak
  • izine dönmek
  • izine düşmek
  • izine uymak
  • izini düşürmek
  • izini kaybetmek
  • izi silinmek
  • iz sürmek

Birleşik Kelimeler: iz düşümü, ayak izi, parmak izi

AZA (Kelime Kökeni: Arapça aʿżā)

[isim]

  • Üye

    Komşu gencine yüz vermemiş, çocuklu bir mahkeme azasıyla evlenmişti. - Reşat Nuri Güntekin

  • Vücut parçası, organ

    Bu vücut, bütün azası kırılmış, birbiri üstüne yığılmış bir külçe hâlinde. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: murahhas aza

NAZ (Kelime Kökeni: Farsça nāz)

[isim]

  • Kendini beğendirmek amacıyla yapılan davranış, cilve, eda
  • İsteksiz gibi görünerek yalvartmak amacıyla yapılan davranış

    Çok naz âşık usandırır.

  • Şımarıkça davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • naz etmek
  • nazı geçmek
  • nazına katlanmak
  • nazını çekmek

ZAN (Kelime Kökeni: Arapça ẓann)

[isim]

  • Sanı

    Kapıyorum zannıyla kilitlemişim, diyordu. - Mithat Cemal Kuntay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zan altında bulunmak
  • zannına düşmek

Birleşik Kelimeler: zannetmek, zanneylemek, zannolunmak, hüsnüzan, suizan

C

[kimya]

  • Karbon elementinin simgesi
  • Romen rakamları dizisinde 100 sayısını gösterir

SINAİ (Kelime Kökeni: Arapça ṣināʿī)

[sıfat]

  • Sanayi ile ilgili, endüstriyel

ANCA

[zarf]

  • O kadar

    Bir sopa öğrenmişler anca ömürlerinde, hemen insanın karşısına onu dikerler. - Kerim Korcan

  • Böylece, bu biçimde
  • Ancak

    Saat dörde geliyor. Anca dalmışım demek ki. - Emine Işınsu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • anca beraber, kanca beraber

İZAN (Kelime Kökeni: Arapça iẕʿān)

[isim]

[eskimiş]

  • Anlayış, anlama yeteneği

Ata Sözleri ve Deyimler

  • izanı yok

NİZA (Kelime Kökeni: Arapça nizāʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Çekişme, bozuşma, kavga