İnmek ile Biten Kelimeler
İNMEK ile biten 39 kelime bulunuyor. Sonu İNMEK olan kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İnmek kelimesinin anlamı nedir? İçinde inmek olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
11 Harfli Kelimeler
GEREKSİNMEK17
9 Harfli Kelimeler
ÇİZGİNMEK20, ÇEVRİNMEK19, SİFTİNMEK17, BERKİNMEK12, SİLKİNMEK11, TİKSİNMEK11, TERSİNMEK11, KERKİNMEK10
8 Harfli Kelimeler
DEĞİNMEK18, DEVİNMEK17, GEÇİNMEK16, GEZİNMEK16, SEVİNMEK16, GİYİNMEK15, ŞİŞİNMEK15, DİDİNMEK13, GELİNMEK13, GERİNMEK13, TEPİNMEK13, ÇEKİNMEK12, İNCİNMEK12, BİLİNMEK11, BEKİNMEK11, DİLİNMEK11, DELİNMEK11, YERİNMEK11, YETİNMEK11, YEKİNMEK11
Tümünü Gör
7 Harfli Kelimeler
EĞİNMEK15, EŞİNMEK11, EDİNMEK10, ERİNMEK8
6 Harfli Kelimeler
BİNMEK9, DİNMEK9, SİNMEK8
5 Harfli Kelimeler
İNMEK6
İNMEK
- Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek
-
Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak
Tramvayın ön tarafından hızla inerken, arkasından bir sesin bağırdığını gördü. - Peyami Safa
-
Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden gelmek
Dağdan kurt indi.
-
Bir yerden başka bir yere gitmek, varmak
Bünyamin, gücünün yettiği kadar hızlı yürüyüp Haliç'e indi. - İhsan Oktay Anar
-
Konaklamak
Samananbarı köyünün en büyük ve gösterişli evine inmişlerdi. - Halide Edip Adıvar
-
Alçalıp eski durumuna dönmek
Sular indi. Şiş indi.
-
Fiyatı düşürmek
Bin lira daha indim, gene almadı.
-
Değeri düşmek
Altın fiyatları indi.
-
Vurmak
Şimdi kafana inerim!
-
Yıkılmak
Yağmurdan duvar inmiş.
-
İnme gelmek
Sağ tarafına inmiş.
-
Bir yeri kaplamak, basmak veya bir yerden akmak, kaymak
Gemi baş döndüren zaferli bir gürültüyle indi sulara. - Çetin Altan
-
Uzamak, ulaşmak
Beyaz taşlardan yapılmış kısa bir duvarın ötesindeki zeytinlik ta vadiye kadar iniyordu. - Ömer Seyfettin
- Ağmak
-
Sayısı azalmak
Evvelden daha çok olduğumuzu zannettiğim hâlde sayımız son günlerde bu miktara inmiştir. - Reşat Nuri Güntekin
Birleşik Kelimeler: indibindi, günindi
ERİNMEK
- Üşenmek
Ata Sözleri ve Deyimler
- erinenin oğlu kızı olmamış
SİNMEK
- Kendini göstermemek için büzülmek, saklanmak, pusmak
-
Korku, yılgınlık vb. sebeplerle konuşmamak, hareket etmemek veya tepki göstermemek
Artık Emine'nin takdirine, maskaralıklarına mukabele etmiyor, bir köşeye siniyor, düşünüyordu. - Halide Edip Adıvar
- Hiç çıkmayacak veya güç çıkacak biçimde işlemek, nüfuz etmek
-
Huy, alışkanlık vb. iyice yerleşmek
Doktorun bütün ömrüne sinecek bir çirkin dedikodu başlayacak. - Memduh Şevket Esendal
BİNMEK
-
Yüksek bir şeyin veya bir hayvanın üstüne çıkıp ayaklarını sallandırarak oturmak
Belki de atlara binerek dolaşırız. - Refik Halit Karay
-
Bir yere gitmek için tren, vapur, uçak, otomobil vb. bir taşıtta yer almak
Vapurlara, trenlere ihtiyarları itip çocukları ezip biniyoruz. - Orhan Seyfi Orhon
- Bisiklet, motosiklet, binek hayvanı kullanmak
-
Bir şey sıkışarak yanındakinin üstüne çıkmak
Damar damara binmiş.
-
Fiyat artmak
Pamuklulara yüzde on bindi.
-
Eklenmek, katılmak
Annemin dul maaşından ayrılmış bütçeme bir de posta masrafı binmişti her hafta. - Yusuf Ziya Ortaç
Ata Sözleri ve Deyimler
- bindiği dalı kesmek
Birleşik Kelimeler: indibindi
DİNMEK
-
Sona ermek, bitmek, durmak
Gözyaşlarım dindi, ferahladım, eski hayatıma kavuştum. - Yahya Kemal Beyatlı
-
Kar ve yağmurun yağması, rüzgârın esmesi kesilmek veya durmak
Dinmiş lodosların uğultusu içinde / İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı - Orhan Veli Kanık
-
İyileşmek
Biraz sevinmek için bekledim dinsin yaram / Anladım, bana gülmek değil yaşamak haram - Faruk Nafiz Çamlıbel
KERKİNMEK
- Taşıtlarda kalabalıktan yararlanarak başkalarına sürtünmek, sarkıntılık etmek
EDİNMEK
-
Kendini bir şeye sahip kılmak, kendine sağlamak, elde etmek, iktisap etmek
Başlangıçta ücretini düşük tutup el mahareti edindi. - İhsan Oktay Anar
SİLKİNMEK
- Üstünü silkmek
-
Ani bir hareketle, korkuyla vücudu sarsılmak, silkelenmek
Kadın birden silkinerek gözlerini açıyor, hemen baş ucunda Seyfi'yi görünce şaşırıyor. - Esat Mahmut Karakurt
- Bir şeyi üstünden atmak, ondan kurtulmak
Ata Sözleri ve Deyimler
- silkinip sıyrılmak
TİKSİNMEK
-
Bir şey, bir kimse, bir düşünce, bir durum vb.ni kötü, iğrenç veya aşağılık bularak ondan uzak durma duygusuna kapılmak, ikrah etmek, istikrah etmek
Herkes, körü körüne emrine girdiği bu adama tiksinerek bakıyor. - Necip Fazıl Kısakürek
TERSİNMEK
- Geri dönmek, rücu etmek
- Hiddetlenmek, aksilik etmek
BİLİNMEK
-
Bilme işine konu olmak, anlaşılmak, öğrenilmek
Bir haftadır civarda dolaştığı biliniyor, yakalanamıyordu. - Sait Faik Abasıyanık
BEKİNMEK
- İnat etmek, direnmek
-
Kapanmak, tıkanmak
Gaz ocağının deliği bekinmiş, açılmıyor.
DİLİNMEK
- Dilme işi yapılmak
DELİNMEK
-
Delme işi yapılmak
Kızın kulağı delindi.
-
Bir şeyde delik oluşmak
Biz burada hepimiz karaciğerimiz delinerek ölmeye mahkûmuz. - Nazım Hikmet
-
Çiğnenmek, uyulmamak, aykırı davranılmak
Yöneticinin koyduğu yasaklar delindi.
YERİNMEK
- Acınmak
- Pişman olmak