İNCELETİŞ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
İNCELETİŞ harflerini içeren 4 harfli 31 kelime bulunuyor. 4 harfli İNCELETİŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ŞECİ10,
ETEN
- Etene
- Yemişlerin yenilen bölümü
ETİL (Kelime Kökeni: Fransızca éthyle)
-
Organik birleşiklerin birleşimine giren karbon ve hidrojen atomları grubu
Etil klorür.
Birleşik Kelimeler: etil alkol
ETLİ
- İçinde et bulunan
-
Eti çok olan
Etli koyun.
-
Dolgun, kalın
Aşağıya sarkan kalın, etli, ıslak dudakları vardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Yenecek kısmı çok olan (meyve)
Etli, lezzetli bir zeytin.
Ata Sözleri ve Deyimler
- etliye sütlüye karışmamak
Birleşik Kelimeler: etli bitki, etli butlu, etli canlı, etli ekmek, etli meyve, etli pide
ENLİ
-
Eni büyük olan, geniş
Kenarları gençliğinde işlediği enli dantellerle çevrili patiska örtülü minderlerde oturuyordu. - Cahit Uçuk
ELTİ
- Kadına göre kocasının erkek kardeşlerinin eşlerinden her biri
Ata Sözleri ve Deyimler
- elti eltiden kaçar, görümceler bayrak açar
- elti eltiye eş olmaz, arpa unundan aş olmaz
Birleşik Kelimeler: eltieltiyeküstü
ELİT (Kelime Kökeni: Fransızca élite)
- Seçkin
İNTİ (Kelime Kökeni: (Kızılderili dillerinden))
- Peru para birimi
LİET (Kelime Kökeni: Almanca Lied)
- Şarkı
NİTE
- Nasıl, niçin
TEİN (Kelime Kökeni: Fransızca théine)
- Çayda bulunan ve kafein niteliğinde olan etkili madde
EŞİT
-
Yapı, değer, boyut, nicelik ve nitelik bakımından birbirinden ne artık ne eksik olmayan (iki veya daha çok şey), müsavi
Bunlar bastonlarına dayanarak hep eşit adımlarla yürürler. - Salâh Birsel
-
Aynı haklardan yararlanan, aynı düzeyde olan (kimse)
Herkes ... kanun önünde eşittir. - Anayasa
Birleşik Kelimeler: eşit çenetli
EŞLİ
- Eşi olan
- Eşi ile birlikte
Birleşik Kelimeler: çok eşli, tek eşli
ECEL (Kelime Kökeni: Arapça ecel)
-
Hayatın sonu, ölüm zamanı
Vaktinize hazır olun / Ecel vardır gelir bir gün - Yunus Emre
Ata Sözleri ve Deyimler
- ecel aman verirse
- ecele çare bulunmaz
- ecel geldi cihana, baş ağrısı bahane
- eceli gelen (veya yaklaşan) köpek cami (veya mescit) duvarına (veya avlusuna) siyer (veya işer)
- eceli gelmek
- eceline susamak
- eceliyle ölmek
Birleşik Kelimeler: ecel beşiği, ecel şerbeti, ecel teri
ELCİ
-
Bazı yörelerde mevsimlik tarım işçisi toplayıp işçi ile işveren arasında aracılık yapan kimse
Elci, sen akran, iyi bir oğlan bize avans verecek. - Orhan Kemal
İNİŞ
- İnme işi
-
Yukarıdan aşağıya gittikçe alçalan eğimli yer, yokuş karşıtı
İnişte yol uzadıkça uzadı.
- Gerileyiş, çöküş
- Araçlı jimnastikte, atlayarak veya hızlanarak araçtan ayrılma durumu
Birleşik Kelimeler: iniş aşağı, iniş çıkış, iniş takımları, yumuşak iniş