[isim]

• İçine giren toksinleri zararsız duruma getirmek için vücudun çıkardığı madde, antitoksik

[isim]

[tıp]

• Kolesterol

[sıfat]

[eskimiş]

• Herhangi bir

  Lalettayin bir mart gününün lalettayin bir pazartesi... - Sait Faik Abasıyanık

• Sıradan

  Geriye kalan üç dört yolcuya gelince bunlar lalettayin ve renksiz insanlardı. - Feridun Fazıl Tülbentçi

[isim]

• İnce iplik ile çok sık dokunmuş yünlü kumaş

[sıfat]

• Bu kumaştan yapılan

  Lastikotin pantolon.

[isim]

• Kozalaklılardan ve bazı ağaçlardan ya kendi kendine ya da ağacın çizilmesiyle akan, yağlı boya, yağlı vernik üretiminde ve inceltilmesinde kullanılan, ince, renksiz, kokulu reçine, terementi

[isim]

• Tanzimattan Meşrutiyete kadar Türkiye'de kullanılan, yakası kapalı bir tür erkek ceketi

[sıfat]

[eskimiş]

• Yerleşik

[isim]

• Akşam

[zarf]

• Akşam saatlerinde, akşam olduğunda, akşam saati, akşam vakti

[isim]

[tıp]

• Veremin tanı ve tedavisinde yararlanılan, verem mikrobu kültüründen elde edilen bir sıvı

[zarf]

[eskimiş]

• Benim gibi

  Bencileyin gülmedik baş cihana gelmiş var mıdır? - Yunus Emre

[zarf]

• Şimdiki zamanda

[isim]

[eskimiş]

• Fen bilgini

[sıfat]

[eskimiş]

[din bilgisi]

• Dindar

[zarf]

• Günün başlangıcı, günün ilk saatleri, sabah, sabah vakti, horoz vakti

  Nihayet dördüncü günü sabahleyin gelip annemle konuştu. - Hüseyin Cahit Yalçın

[zarf]

[eskimiş]

• Bizim gibi

  Dünya havadislerini çok defa bizcileyin, gazetelerden, radyolardan öğrenirlermiş. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu