İl ile Başlayan Kelimeler

İL ile başlayan 221 kelime bulunuyor. Başında İL olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "İl kelimesinin anlamı nedir? İl ile biten kelimeler. İçinde il olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

İLİŞKİLENDİRMEK21

14 Harfli Kelimeler

İLETİŞİMSİZLİK22, İLİŞKİLENDİRME20, İLKELLEŞTİRMEK18

13 Harfli Kelimeler

İLAHİYATÇILIK24, İLTİHAPLANMAK22, İLAHLAŞTIRMAK22, İLGİLENDİRMEK20, İLETİŞİMLİLİK17, İLKELLEŞTİRME17

12 Harfli Kelimeler

İLGİNÇLEŞMEK23, İLAHLAŞTIRMA21, İLGİLENDİRİŞ21, İLTİHAPLANMA21, İLGİLENDİRME19, İLİŞKİSİZLİK19, İLLÜSTRASYON19, İLTİMASÇILIK19, İLİŞİKSİZLİK19, İLİŞTİRİLMEK16

11 Harfli Kelimeler

İLLÜZYONİZM23, İLGİNÇLEŞME22, İLLÜZYONİST20, İLETİŞİMSİZ19, İLSİZLEŞMEK19, İLKELLEŞMEK15, İLİŞTİRİLME15, İLMİKLENMEK13, İLİNTİLEMEK12

10 Harfli Kelimeler

İLKÖĞRENİM24, İLKÖĞRETİM24, İLTİHAPSIZ23, İLAHİYATÇI20, İLAÇSIZLIK19, İLAHLAŞMAK18, İLGİSİZLİK18, İLSİZLEŞME18, İLTİFATKAR16, İLERLEYİCİ15, İLGİLENMEK15, İLAÇLANMAK14, İLETİŞİMLİ14, İLİŞTİRMEK14, İLKELEŞMEK14, İLKELLEŞME14, İLERİCİLİK13, İLİŞKİNLİK13, İLKELCİLER13, İLKELCİLİK13
Tümünü Gör

9 Harfli Kelimeler

İLTİHAPLI18, İLMÜHABER18, İLAHLAŞMA17, İLTİZAMCI17, İLAÇLANIŞ16, İLTİFATLI16, İLGİLENİŞ16, İLGİNÇLİK16, İLİŞİKSİZ16, İLİŞKİSİZ16, İLTİMASÇI15, İLANİHAYE15, İLANCILIK14, İLERLEYİŞ14, İLGİLEMEK14, İLGİLENME14, İLİKLEYİŞ14, İLMİAHLAK14, İLAÇLAMAK13, İLAÇLANMA13
Tümünü Gör

8 Harfli Kelimeler

İLLÜZYON16, İLENÇSİZ15, İLAHİYAT14, İLAVETEN14, İLKBAHAR14, İLTİHABİ14, İLGİLEME13, İLHANLIK13, İLMİKSİZ13, İLAÇLAMA12, İLANIAŞK12, İLETİŞİM12, İLETİŞME12, İLİŞİLME12, İLLALLAH12, İLTİZAMİ12, İLETİLİŞ11, İLİŞİKLİ11, İLİŞKİLİ11, İLELEBET10
Tümünü Gör

7 Harfli Kelimeler

İLAÇSIZ15, İLGİSİZ15, İLTİHAP15, İLÇEBAY14, İLGEÇLİ14, İLAVELİ13, İLTİFAT13, İLMİHAL12, İLAÇLIK11, İLLEGAL11, İLİŞMEK11, İLİKSİZ11, İLTİHAK11, İLTİZAM11, İLENÇLİ10, İLERİCİ10, İLTİBAS10, İLKELCE10, İLİŞKİN10, İLİŞKEN10
Tümünü Gör

6 Harfli Kelimeler

İLKGÜZ15, İLGİNÇ13, İLKYAZ11, İLAÇLI10, İLGİLİ10, İLİŞİM10, İLİŞME10, İLMİYE9, İLTİCA9, İLENİŞ9, İLETİŞ9, İLİKÇİ9, İLİŞİK9, İLİŞKİ9, İLKECİ9, İLARYA8, İLENME7, İLETİM7, İLETME7, İLİKSİ7
Tümünü Gör

5 Harfli Kelimeler

İLGEÇ12, İLAVE11, İLHAM10, İLHAK9, İLHAN9, İLKAH9, İLBAY9, İLZAM9, İLAHİ9, İLAHE9, İLENÇ8, İLMİK6, İLMEK6, İLERİ5, İLETİ5, İLKEL5, İLKİN5, İLLET5

4 Harfli Kelimeler

İL8, İLGA8, İLAH8, İLİÇ7, İLÇE7, İLCA7, İL7, İL5, İLME5, İLİM5, İLAM5, İL4, İLLE4, İLLA4, İLKE4, İLİK4, İLAN4

3 Harfli Kelimeler

İLK3, İLE3, İLA3

2 Harfli Kelimeler

İL2

İL

[isim]

  • Ülkenin vali yönetimindeki bölümü, vilayet

    İllerin idaresi yetki genişliği esasına dayanır. - Anayasa

  • Şehrin niteliklerini taşıyan büyük yerleşim yeri
  • Ülke, yurt

[tarih]

  • Eski Türklerde devlet

Birleşik Kelimeler: ilbay

İLK

[sıfat]

  • Zaman, sıra, yer ve önem bakımından ötekilerden önce gelen, son karşıtı

[isim]

  • Herhangi bir şeyin en önde olanı, önce geleni

    İnsanı insan yapan duyguların ilkidir aşk. - Necati Cumalı

[zarf]

  • Birinci olarak, en başta

    İşte, önüme ilk çıkan kitapçıda, önüme ilk çıkan İngilizce kitaplara bakıyorum. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilk vuran okçudur

Birleşik Kelimeler: ilk adım, ilk ağızda, ilkbahar, ilk bakışta, İlk Çağ, ilk çeyrek, ilk devre, ilk dördün, ilk elden, ilk gençlik, ilk gösteri, ilk göz ağrısı, ilkgüz, ilk kânun, ilk mektep, ilkokul, ilköğrenim, ilköğretim, ilk önce, ilk örnek, ilk planda, ilk sezi, ilk tasarım, ilk teşrin, ilk yardım, ilk yarı, ilkyaz

İLE

[bağlaç]

  • Kelimenin sonuna geldiğinde birliktelik, beraberlik, araç, neden veya durum anlatan cümleler yapmaya yarayan bir söz

    Çabuk bir süvari ile bana haber gönderiniz. - Ömer Seyfettin

  • Bazı soyut adlara getirildiğinde `... olarak, ... bir biçimde` anlamında durum zarfları oluşturan bir söz

    Merhametle ona bakıyordu.

  • Cümle içinde aynı görevde bulunan iki ögeyi birbirine bağlamaya yarayan bir söz

    Annesi ile babası geldiler. Leylâ ile Mecnun. Gelmeleri ile gitmeleri bir oldu.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... ile beraber

İLA (Kelime Kökeni: Arapça ilā)

[edat]

[eskimiş]

  • Belirtilen sayıların da dâhil edildiği aralığı anlatan söz

    Bugün Ege'de rüzgâr üç ila beş kuvvetinde esecekmiş.

İLLÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿillī)

[sıfat]

[eskimiş]

[felsefe]

  • Nedensel

İLLE

[zarf]

[halk ağzında]

  • İlla

Birleşik Kelimeler: ille velakin

İLLA (Kelime Kökeni: Arapça illā)

[zarf]

  • Ne olursa olsun, hangi şartta olursa olsun, her hâlde, ille, illaki

    İlla seni evine kadar geçireceğim diye ayak diriyor. - Haldun Taner

  • Hele, özellikle

İLKE

[isim]

  • Temel düşünce, temel inanç, umde, prensip

    İlkelerine sıkı sıkıya bağlı, bilinçli ve ödün vermez bir insandı. - Haldun Taner

  • Temel bilgi

    Kimyanın ilkeleri.

  • Öge, unsur

    Atomlar cisimlerin ilkeleridir.

  • Davranış kuralı

    Bence ahlakın bir ilkesi, bir kökü vardır. Sana yapılmasını istemediğini sen de başkasına yapma. - Nurullah Ataç

[mantık]

  • Her türlü tartışmanın dışında sayılan öncül, mebde, umde, prensip

Birleşik Kelimeler: çelişiklik ilkesi, çelişmezlik ilkesi, eylemsizlik ilkesi, heple hiç ilkesi, nedensellik ilkesi, süreklilik ilkesi

İLİK

[isim]

  • Giysi, yorgan çarşafı, yastık kılıfı vb.nin gereken belirli yerlerine düğmenin geçirilebilmesi için iplikle örülerek, parça geçirilerek veya biye ile yapılan küçük yarık

[isim]

  • Kemiklerin iç boşluklarını dolduran ve kan hücrelerinin yapımını sağlayan doku

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iliği kemiği donmak
  • iliği kemiği ısınmak
  • iliğine (veya iliklerine) işlemek (veya geçmek)
  • iliğine (veya iliklerine) kadar
  • iliğine kadar ıslanmak
  • iliğini kemirmek
  • iliğini kurutmak
  • ilik gibi
  • iliklerinde duymak

Birleşik Kelimeler: murdarilik, omurilik, taş iliği

İLAN (Kelime Kökeni: Arapça iʿlān)

[isim]

  • Duyuru

    Afişte, ilanda yazılı vakit gelmemiş de olsa perde açılacak demekti. - Tarık Buğra

  • Açıkça bildirme, açıkça duyurma

    Cumhuriyetin ilanı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilan etmek
  • ilan vermek

Birleşik Kelimeler: ilanıaşk, ilan panosu, ilan tahtası, duvar ilanı, el ilanı

İLERİ

[isim]

  • Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı
  • Bir şeyin ulaşılacak yönü

    Yolun ilerisi düz.

  • Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra

[sıfat]

  • Önde bulunan

    İleri karakol. İleri hat.

[sıfat]

  • Doğrusundan daha çok gösteren (saat)

    Saat beş dakika ileridir.

[sıfat]

[mecaz]

  • Benzerlerini geride bırakmış

    İleri fikirler.

[zarf]

  • Öne doğru, ileri doğru

    Masayı biraz ileri çekelim.

[ünlem]

  • `Amaca doğru durmadan yürü` anlamında kullanılan bir seslenme sözü

    Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri! - Atatürk

[spor]

  • Temel duruşta ayak uçlarının gösterdiği yön

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ileri (veya ileriye) gitmek
  • ileri almak
  • ileri atılmak (veya çıkmak)
  • ileri geçmek
  • ileri gelmek
  • ileri götürmek
  • ilerisine gitmek
  • ileri sürmek
  • ileri varmak
  • ileriyi görmek

Birleşik Kelimeler: ileri gelen, ileri geri, ileri görüş, ileri gözetleyici, ileri karakol, ileri teknoloji, ileri uç, ileri vites

İLETİ

[isim]

  • Yazı veya sözle verilen, gönderilen bilgi, mesaj

İLKEL

[sıfat]

  • İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif

    Tiyatro yönetimi ve sahne düzeni her bakımdan ilkel, çağın koşullarına uygun olarak bozuktu. - Metin And

  • Sanatta yalın bir nitelik gösteren, yapmacıksız olan, primitif
  • Basit, karmaşık olmayan

    Gayet ilkel bir dokuma tezgâhında harıl harıl çalışan iki işçi gördüm. - Fikret Otyam

[isim]

  • Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad

[mecaz]

  • Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz

[felsefe]

  • Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ilkel kalmak

Birleşik Kelimeler: ilkel memeliler, ilkel toplum

İLKİN

[zarf]

  • Başta, başlangıçta, önce, iptida

    Ortalıkta gergin bir hava esiyordu, ilkin yadırgamadım. - Adalet Ağaoğlu

İLLET (Kelime Kökeni: Arapça ʿillet)

[isim]

  • Hastalık

    Ben şarlatan değilim, oğlum. Bu illetin devası bendedir. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Hastalık derecesine varan alışkanlık

    Ya sayfa sayfa mektup yazmak illetine tutulmuş olanlara ne diyeyim? - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]

  • Bozukluk

    Bu radyonun bir illeti var.

[sıfat]

[teklifsiz konuşmada]

  • Kızdıran, sinirlendiren (şey veya kimse)

[eskimiş]

[felsefe]

  • Sebep

Ata Sözleri ve Deyimler

  • illet etmek
  • illet olmak

Birleşik Kelimeler: köstebek illeti