İKTİSADİYAT Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
İKTİSADİYAT harflerini içeren 5 harfli 29 kelime bulunuyor. 5 harfli İKTİSADİYAT kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DAYAK9,
AKAİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳāʾid)
- Bir dinin öğrenilmesi gereken inançlarının ve tapınma kurallarının tümü
- Bu kuralları toplayan kitap
İTAAT (Kelime Kökeni: Arapça iṭāʿat)
-
Söz dinleme, boyun eğme, buyruğa uyma
Serkeşliklerden vazgeçerek edep ve itaat dairesine dönünüz! - Necip Fazıl Kısakürek
Ata Sözleri ve Deyimler
- itaat etmek
TAKTİ (Kelime Kökeni: Arapça taḳṭīʿ)
- Kesme, parçalama
- Aruz ölçüsünde bir dizeyi ölçünün parçalarına göre ayırma
Ata Sözleri ve Deyimler
- takti etmek
TAKAT (Kelime Kökeni: Arapça ṭāḳat)
-
Bir şeyi yapabilme, başarabilme gücü, güç, hâl, derman, kuvvet
Hareket edebilecek ne vasıtamız ne takatimiz vardı. - Aka Gündüz
Ata Sözleri ve Deyimler
- takat getirmek
- takati kalmamak (veya kesilmek)
- takati yetmemek
Birleşik Kelimeler: takat sınırı
ASKAT
-
Herhangi bir ölçü biriminin bölündüğü eşit parçalardan her biri
Metrenin askatları desimetre, santimetre ve milimetredir.
ASTİK (Kelime Kökeni: Ermenice)
- Pezevenk
ASTAT (Kelime Kökeni: Fransızca astate)
- Atom numarası 85 olan, bizmutun alfa ışınlarıyla bombardımanı sonucu elde edilen yapay element, astatin (simgesi At)
KASTİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṣdī)
- Bilerek, isteyerek yapılan
- Kasıtlı olarak, bilerek, isteyerek
SAKİT (Kelime Kökeni: Arapça sākit)
-
Susmuş, sessiz
Nazmiye Hanım hülyaları içinde sakit, uysal ve gevşek adımlarla yürüyordu. - Peyami Safa
Ata Sözleri ve Deyimler
- sakit kalmak
SAKAT (Kelime Kökeni: Arapça saḳaṭ)
-
Vücudunda hasta veya eksik bir yanı olan, engelli, özürlü
Ben gördüğünüz gibi bir sakat askerim, malul. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Bozuk veya eksik
Sakat bir anlatım.
Sakat bir iş.
Ata Sözleri ve Deyimler
- sakata gelmek
- sakat olmak
SAİKA (Kelime Kökeni: Arapça ṣāʿiḳa)
-
Yıldırım
Öteden saikalar parçalıyor afakı! - Mehmet Akif Ersoy
Birleşik Kelimeler: siperisaika
-
Sebep
Daha çok artan merakımın saikasıyla kapıya kadar ben de gittim. - Ercüment Ekrem Talu
TAKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca taxi)
-
Belirli bir ücret karşılığı yolcu taşıyan, taksimetresi olan otomobil
Taksi bir karışıklığın çıktığını görünce hemen gazlayıp uzaklaştı. - Çetin Altan
Ata Sözleri ve Deyimler
- taksi çevirmek
Birleşik Kelimeler: taksi dolmuş, taksimetre, radyo taksi
- Göçüm
TAKSA (Kelime Kökeni: Latince)
- Pulu yapıştırılmadan veya eksik yapıştırılarak gönderilen mektup için alıcının cezalı olarak ödediği posta ücreti
Birleşik Kelimeler: taksa pulu
TAKAS (Kelime Kökeni: Arapça taḳāṣṣ)
- Değişim
- İki ülke arasında yapılan alışverişin karşılıklı olarak malla ödenmesi
Ata Sözleri ve Deyimler
- takas etmek
- takas tukas etmek
AİDAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿaʾidāt)
-
Dernek, kuruluş, kulüp üyelerinin belli sürelerde, belli miktarlarda ödedikleri para, ödenti
Hele şundan bundan aidat, iane ve yardım toplayıp veya böyle bir yardıma müminleri cebredip vakıf kurmak diye bir şey düşünülemez. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Bir hizmet karşılığı sürekli ve düzenli ödenen para
Sabahları ekmek dağıtmaya çıkan, ayda bir de aidat toplayan Meryem dışında kimse çalmazdı kapısını. - Elif Şafak
- Kesenek
Birleşik Kelimeler: üye aidatı, üyelik aidatı