[sıfat]

[felsefe]

• Düşünceyi ve gerçeği somut değerlerle birbirine bağlayan, hakikati içine alan

[zarf]

• Herhangi bir sebeple veya bilinmeyen bir sebeple

  Araba tam duracağı sırada nasılsa sol tekerlekler küçük bir hendeğin içine kaydı. - Osman Cemal Kaygılı

[isim]

• Doğaüstü işler yapabileceğine inanılan güç

  Bu onun ilacı, tılsımı gibi bir şey. Onları sayıklayınca iyileşiyor. - Hasan Âli Yücel

• Büyülü olduğuna inanılan muska vb. şey

[mecaz]

• Çare, önlem

  Bu insanlar, hastalık ve acı, görünmez bir canavar gibi yerlerinden kaptı mı çantaya tılsım gibi bakarlar. - Reşat Nuri Güntekin

[sıfat]

• Tırtılı andıran, tırtıla benzeyen, tırtıl gibi, tırtılımsı

[isim]

[bitki bilimi]

• Söğüt, kavak, fındık vb. bitkilerin tırtılı andıran çiçek durumları

[sıfat]

• Kılı olmayan

[sıfat]

• Tılsımı olan

  Tılsımlı kapılarına el sürmedim. - Falih Rıfkı Atay

[sıfat]

• Aklı, gerçeği görüp ona göre davranmayan, anlayışı kıt

  Sen hükûmeti yönetenleri hep bilgisiz, akılsız mı sanırsın? - Necati Cumalı

Ata Sözleri ve Deyimler

• akılsız başın cezasını (veya zahmetini) ayaklar çeker
• akılsız iti (veya köpeği) yol kocatır

[isim]

• Yanlış algılama ve duyu yanılması

  Acaba benim kulağıma gelen sesler bir yanılsama mıydı? - Melih Cevdet Anday

[ruh bilimi]

• Var olan nesne veya canlıyı yanlış, ayrımlı veya değişik olarak algılama, galatıhis, illüzyon

  Abartmadığından, duygusal bir yanılsamanın söz konusu olmadığından emindi. - Erhan Bener

[sıfat]

• Doğru olmayan, temelsiz, köksüz, dayanaksız, yalan (haber)

• Uydurma

[sıfat]

• Büsbütün ıslak, çok ıslak, sırsıklam

  Yüzleri, kafalarından aşağı birkaç bakraç su akıtılmış gibi sırılsıklamdı terden. - Ayşe Kulin

Ata Sözleri ve Deyimler

• sırılsıklam olmak

[isim]

• Akılsız olma durumu

• Akılsızca yapılan iş veya davranış, budalalık

  Akılsızlığından düşmüştü bu hâllere. - Ayşe Kulin

Ata Sözleri ve Deyimler

• akılsızlık etmek

[isim]

• Asılsız olma durumu

• bir kimsenin sağlığını ve durumunu öğrenmek için sorulan nezaket sorusu

Ata Sözleri ve Deyimler

• nasıl ki
• nasıl olmuşsa
• nasıl olsa

[sıfat]

• Akılsıza yakışan

  Akılsızca bir davranış

[zarf]

• (akılsı'zca) Akılsıza yaraşır bir biçimde, akılsızcasına

[isim]

• Akılsallaştırmak işi

[ruh bilimi]

• Bilinç dışı olayların mantık ve akla dayalı olarak açıklanması