İçinde Ğre Bulunan Kelimeler

İçinde ĞRE olan 51 kelime bulunuyor. İçerisinde ĞRE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

14 Harfli Kelimeler

BAŞÖĞRETMENLİK33

13 Harfli Kelimeler

YÜKSEKÖĞRENİM32, YÜKSEKÖĞRETİM32

11 Harfli Kelimeler

ÖĞRETMENEVİ31, BAŞÖĞRETMEN30, ÖĞRETİCİLİK27, ORTAÖĞRENİM26, ORTAÖĞRETİM26, ÖĞRETMENLİK25, İĞRENGENLİK22, İĞRENDİRMEK21, EĞRETİLEMEK19

10 Harfli Kelimeler

ÖĞRENCELİK26, ÖĞRENCİLİK26, İLKÖĞRENİM24, İLKÖĞRETİM24, ÖĞRENİLMEK24, ÖĞRETİLMEK24, İĞRENDİRME20, EĞRETİLEME18, İĞRENİLMEK18

9 Harfli Kelimeler

ÖĞRETİLME23, ÖĞRENİMLİ23, ÖĞRENİLME23, İĞRENÇLİK19, İĞRENİLME17, EĞRETİLİK16

8 Harfli Kelimeler

ÖĞRETİCİ24, ÖĞRETMEN22, ÖĞRETMEK22, ÖĞRENMEK22, İĞRENGEN19, İĞRENMEK16

7 Harfli Kelimeler

ÖĞRETİŞ23, ÖĞRENCİ23, ÖĞRENİŞ23, ÖĞRETME21, ÖĞRETİM21, ÖĞRENME21, ÖĞRENİM21, İĞRENİŞ17, İĞRENME15, EĞRELTİ14, İĞRENTİ14

6 Harfli Kelimeler

ÖĞRE19, GEĞREK17, İĞRE16, YEĞREK15, EĞRE13

5 Harfli Kelimeler

ÖĞREK18, EĞREZ15

EĞRETİ

[sıfat]

  • Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat

    O gün için oraya eğreti olarak getirilmişe benziyordu. - Attila İlhan

  • İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış olan

    Konuk kadının durgunluğu evdeki tedirginliktendi, iğne üstünde oturuyormuşçasına eğretiydi duruşu. - Burhan Günel

  • Takma

    Eğreti diş. Eğreti bacak.

  • Belli belirsiz
  • Uyumsuz, yakışmamış

[zarf]

  • İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış bir biçimde

    Ayakları karada ama eğreti duruyorlar rıhtım taşları üzerinde. - Zeyyat Selimoğlu

[zarf]

  • Üstünkörü, ciddiye almadan

    Her işi eğreti yapar oldun, her işi ucundan tutar oldun. - Samiha Ayverdi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • eğreti almak
  • eğreti ata binen tez iner
  • eğreti kuyruk tez kopar
  • eğreti oturmak
  • eğreti vermek
  • eğretiye almak

EĞRELTİ

[isim]

[bitki bilimi]

  • Eğrelti otu

Birleşik Kelimeler: eğrelti otu, kartallı eğrelti otu

İĞRENTİ

[isim]

  • İğrenme

İĞRENME

[isim]

  • İğrenmek işi

    Güzelliği görmekten, çirkinliğe bakıp da iğrenmeye vakit bulamaz. - Yahya Kemal Beyatlı

YEĞREK

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Daha iyi, daha üstün

EĞREZ

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Eğirdir Gölü'nde yaşayan bir balık

EĞRETİLİK

[isim]

  • Eğreti olma durumu

    Holün orta yerinde, kötü bir eğretilik, tedirginlik duygusuna kapıldı. - Burhan Günel

İĞRENMEK

[nesnesiz]

  • Bir şeyi tiksindirici bulmak, istikrah etmek

    Asıl iğrendiğim, ürktüğüm elleriydi. - Refik Halit Karay

[-den]

  • Aşağılık, bayağı bulmak, hoşlanmamak, nefret etmek

    Hani, o büyük cevizin dibinde gelip de arkama döndüğüm zaman seni görünce vallahi şaşırdım ve senden iğrendim. - Etem İzzet Benice

İĞRENÇ

[sıfat]

  • İnsanda iğrenme duygusu uyandıran, tiksindiren, müstekreh

    Âdemoğulları Haliç'i iğrenç bir çöp tenekesi yapmışlardır. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[zarf]

  • İnsanda iğrenme duygusunu uyandıracak biçimde

    Hatta hepsinden daha da iğrenç görünen sülüğün bile, insanoğluna faydası dokunabiliyordu. - Elif Şafak

İĞRENİLME

[isim]

  • İğrenilmek işi

İĞRENİŞ

[isim]

  • İğrenme işi

GEĞREK

[isim]

[anatomi]

  • Kaburganın alt yanında bulunan boşluklardan her biri

    Kendi aralarında, bir hiç yüzünden, kıkır da kıkır gülerler. Gülmekten de geğrekleri ağrır. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: geğrek batması

EĞRETİLEME

[isim]

  • Eğretilemek işi

    Kendi sarsak ahlak değerlerine bağlı yaşamaktadır. Bu da ilginç bir eğretilemeyle romana yedirilir. - Selim İleri

[edebiyat]

  • İstiare

İĞRENİLMEK

[-den]

  • İğrenme işi yapılmak

ÖĞREK

[isim]

[halk ağzında]

  • At sürüsü