İçinde Ön Bulunan 6 Harfli Kelimeler
İçerisinde ÖN olan 6 harfli 22 kelime bulunuyor. İçinde ÖN olan 6 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Ön ile başlayan 6 harfli kelimeler. ön ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
ÖNGÖRÜ24,
ÖNERTİ
- Şartlı bir önermenin şartı anlatan ön bölümü: `Duman çıkıyorsa ateş vardır` sözünde `duman çıkıyorsa` şartı bir önertidir
ÖNERME
- Önermek işi
- Kabul edilmesi için öne sürülen düşünce, teklif
- Bir savı öne süren veya bir durumu dile getiren cümle, belli bir yorumda belli bir doğruluk değeri kazanan düzgün deyim, kaziye
Birleşik Kelimeler: açık önerme, bileşik önerme, büyük önerme, küçük önerme, temel önerme, tikel önerme, tümel önerme
ÖNEMLİ
-
Önemi olan, mühim, ehemmiyetli
Benim için ne kadar önemli olduğunu tahmin edebilirsiniz. - Tarık Buğra
- Politik, ekonomik, psikolojik ve askerî açıdan önemi olan, stratejik
ÖNLEME
-
Önlemek işi
Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur. - Nurullah Ataç
ÖNAYAK
-
`Diğerlerine örnek olmak üzere bir işe ilk önce başlamak` anlamındaki önayak olmak deyiminde geçer
Ekrem daha önceden durumu annesine yazmış, bu hayırlı iş için önayak olmalarını istemiş. - Ahmet Ümit
SÖNMEK
-
Yanmaz, aydınlatmaz, parlamaz olmak
Son yıldız vadinin üstünde bir yanıp bir sönüyordu. - Tarık Buğra
- Parlaklığını, ışığını yitirmek
-
Hava veya başka bir gaz ile şişirilmiş bir şeyin havası kaçıp şişkinliği inmek
Balon söndü.
- Yanardağ etkinliğini yitirmek
-
Duygular dinmek, yatışmak, etkisini yitirmek
Öfkeleri bir yaz fırtınası gibi birdenbire sönüverdi. - Ömer Seyfettin
-
Gerilemek, parlaklık ve önemini yitirmek
Münakaşa tekrar eski hızını alamayarak biraz sonra söndü. - Reşat Nuri Güntekin
- Ses duyulmaz olmak
-
Tükenmek, yok olmak, yitmek
Esmer lekeler, sönmüş sivilcelerden artakalan çukurlar, kabarcıklar yüzünü yayık ayranına çevirmiş. - Salâh Birsel
Birleşik Kelimeler: mumsöndü
DÖNMEK
-
Kendi ekseni üzerinde veya başka bir şeyin dolayında hareket etmek
İçeride anahtarın acı bir gıcırtıyla döndüğünü duydum. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Geri gelmek, geri gitmek
Ertesi gün aynı yoldan Bodrum'a döndük. - Halikarnas Balıkçısı
-
Yönelmek
Babam birdenbire bana döndü. - Sait Faik Abasıyanık
-
Sapmak
Gülümseyerek bir köşeyi döndü. - Peyami Safa
-
Bir şeyi andıracak duruma girmek, benzemek
Dikmen yolları, mabede adak için gidenlerin yollarına dönmüştü. - Aka Gündüz
-
Sınıfta kalmak
Çocuk çalışmazsa bu yıl döner.
-
Durumdan duruma geçmek, değişmek, olduğundan daha değişik bir durum almak, benzemek
Erkekler tekaüt olunca çocuğa dönüyorlar. - Reşat Nuri Güntekin
- Belirli bir yerde dolaşmak
-
Kendini bir yandan bir yana çevirmek
Yatağında sabaha kadar dönüp durdu.
- Yönetilmek, düzene konulmak, çekip çevrilmek
-
Söz konusu etmek, hatırlamak
Biz yine onun gençliğine, lise öğretmeni olduğu zamana dönelim. - Haldun Taner
- Bırakılan bir konu veya işe başlamak
-
Hileyle, gizlice yapılmak
Burada bir şeyler oluyor, bir şeyler dönüyor ama anlayamıyorum. - Refik Halit Karay
-
İnanç, din veya düşüncesini değiştirmek
Annesinin İtalyan Yahudisiyken döndüğünü söylemişti. - Ömer Seyfettin
Ata Sözleri ve Deyimler
- döne dolaşa
- dönüp dolaşmak
- dönüp geriye bakmak
Birleşik Kelimeler: fırdöndü, gündöndü, yanardöner, köşe dönücü
ÖNERİŞ
- Önerme işi
ÖNCEKİ
-
Önce olan, evvelki, mukaddem, sabık
Önceki başkan.
YÖNTEM
-
Bir amaca erişmek için izlenen, tutulan yol, usul, sistem, prosedür, politika
Belki o da bir usandırma yöntemi kullanıyordu. - Ayşe Kulin
- Bilimde belli bir sonuca erişmek için bir plana göre izlenen yol, metot
Birleşik Kelimeler: yöntem bilgisi, yöntem bilimi, bulgusal yöntem, sarmal yöntem, beyin çizgesi yöntemi, çalışma yöntemi, kalp çizgesi yöntemi
BÖNLÜK
- Bön olma durumu, budalalık, aptallık, sersemlik, saflık
ÖNSEZİ
-
Hiçbir belirti yokken bir şeyin olacağını sezme, içe doğma, hissikablelvuku, altıncı duyu, altıncı his
Bir önsezi, benliğini derinden derine yokluyor kuruntusuna kapılmıştı. - Tarık Buğra
- Temellendirilmeyen duygu, verilmemiş olanın, bilinmeyenin, özellikle gelecekle ilgili olanın önceden duyulması
ÖNERGE
-
Meclis, kongre vb. resmî bir toplantıda, herhangi bir konu veya sorunla ilgili olarak bir öneride bulunmak için üyelerden biri veya birkaçı tarafından başkanlığa verilen, oya sunularak karar verilmesi istenen yazılı kâğıt, takrir
Üyelerin veya grupların verecekleri gerekçeli güvensizlik önergeleri bir tam gün geçtikten sonra oylanır. - Anayasa
Ata Sözleri ve Deyimler
- önerge vermek
Birleşik Kelimeler: değişiklik önergesi, gensoru önergesi, güvensizlik önergesi, sözlü soru önergesi, yazılı soru önergesi, yeterlik önergesi
Y
- İtriyum elementinin simgesi
YÖNBUL
- Her türlü arazide harita ve pusula yardımıyla katılımcıların denetim noktalarını bulmaya çalıştıkları bir doğa sporu, oryantiring