İçinde Çok Bulunan Kelimeler

İçinde ÇOK olan 20 kelime bulunuyor. İçerisinde ÇOK geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Çok kelimesinin anlamı nedir? Çok ile başlayan kelimeler. Çok ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

12 Harfli Kelimeler

ÇOKBİLMİŞLİK₂₂

10 Harfli Kelimeler

ÇOKLARINCA₁₈, BİRÇOKLARI₁₇

9 Harfli Kelimeler

ÇOKBİLMİŞ₁₉

8 Harfli Kelimeler

ÇOKRAĞAN₁₉, ÇOKÇULUK₁₇, ÇOKSAMAK₁₄, ÇOKSATAR₁₃, ÇOKLUKLA₁₃

7 Harfli Kelimeler

ÇOKSAMA₁₃, ÇOKLARI₁₂

6 Harfli Kelimeler

ÇOKGEN₁₄, BİRÇOK₁₂, ÇOKLUK₁₁, ÇOKTAN₁₀

5 Harfli Kelimeler

ÇOKÇU₁₃, ÇOKÇA₁₂, ÇOKLU₁₀, ÇOKAL₉

3 Harfli Kelimeler

ÇOK₇

ÇOK

[sıfat]

Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
Bana matematik çok kolay geldi. - Falih Rıfkı Atay

[zarf]

Aşırı bir biçimde
Biz çocuklar evimizi çok beğendik. - Ayla Kutlu

Ata Sözleri ve Deyimler

çok baharın otunu yemek
çok bilen (veya söyleyen) çok yanılır
çok el ya yağmaya ya yolmaya
çok gelmek
çok gezen tavuk ayağında pislik getirir
çok görmek
çok havlayan köpek ısırmaz
çok koşan çabuk (veya çok veya tez) yorulur
çok naz âşık usandırır
çok olmak
çok söyleme arsız edersin, aç bırakma hırsız edersin
çok söylemek
çok şey!
çok şükür
çok yaşayan (veya okuyan) bilmez, çok gezen bilir

Birleşik Kelimeler: çok anlamlı, çok ayaklılar, çokbilmiş, çok çok, çok düzlemli, çok eşli, çok fazlı, çok geçmeden, çokgen, çok gizli, çok gözeli, çok hücreli, çok karılı, çok katlı otopark, çok kısa dalga, çok kocalılık, çok ortaklı, çok partili, çoksatar, çok sesli, çok sözlü, çok şiddetli fırtına, çok tanrıcı, çok tanrılı, çok taraflı, çok terimli, çok uluslu, çok yanlı, çok yıllık, çok yönlü, çok yüzlü, az çok, birçok, pek çok, birçoğu

ÇOKAL

[isim]

[eskimiş]

Savaşlarda giyilen zırh

ÇOKTAN

[zarf]

Çok zaman önce, çok zamandan beri, öteden beri, uzun süreden beri
Dışarıda şimşekler çakıp gök gürülderken koyunlar kızarmaya başlamış, kazanlar dolusu hoşaf çoktan kıvama gelmişti. - İhsan Oktay Anar

ÇOKLU

[sıfat]

İçinde birden çok işlev barındıran

Birleşik Kelimeler: çoklu gösterim, çoklu ortam, çoklu zekâ

ÇOKLUK

[isim]

Sayı veya ölçü yönünden çok olma durumu, çoğul, kesret, ekseriyet, teklik karşıtı
Güzel seslere fazla kapılma, onun çokluğu gönül öldürür. - Necip Fazıl Kısakürek

Çoğunluk
O akşam kibarların geleceğini, smokin hatta frakların çoklukta olacağını söyledi. - Halide Edip Adıvar

[dil bilgisi]

Kelimelerin belirli eklerle birden çok varlığı veya kişiyi bildirme biçimi, çoğul, cem

[zarf]

Sık sık, çokça, çok kez
Ben çokluk ata binmediğim için birkaç ay içinde at toplandı, semirdi ve güzelleşti. - Falih Rıfkı Atay

Birleşik Kelimeler: çokluk eki, oy çokluğu

ÇOKLARI

[zamir]

Birçoğu
Çokları bunu, burnumun büyüklüğüne verir. - Adalet Ağaoğlu

BİRÇOK

[sıfat]

Oldukça çok, sayısı belirsiz, bir hayli, müteaddit
Bir insan için güzel olanın, daha birçok insan için de güzel olması pek muhtemeldir. - Nurullah Ataç

ÇOKÇA

[zarf]

Oldukça fazla, aşırı miktarda, fazlaca
Benden utanırlar, odada çokça koca lakırtısı olsa kalkar kaçarlar. - Memduh Şevket Esendal

ÇOKSATAR

[isim]

En çok satılan yayın

ÇOKLUKLA

[zarf]

Genellikle
Bazen yumurta pişiriyor, çoklukla yoğurt, peynir, salata, meyve, soğuk etler gibi şeylerle karın doyuruyordu. - Necati Cumalı

ÇOKSAMA

[isim]

Çoksamak işi

ÇOKÇU

[sıfat]

[felsefe]

Çokçuluk öğretisini benimseyen, plüralist

ÇOKSAMAK

[-i]

Çok görmek

ÇOKGEN

[isim]

[matematik]

Açı oluşturacak biçimde üç ve üçten çok kenardan oluşan kapalı şekil, poligon

BİRÇOKLARI

[zamir]

Çok sayıda olan kimse veya şey
Birçokları onu memleketin mukadderatına yabancı bulmuşlardır. - Abdülhak Şinasi Hisar