İçinde Çivi Bulunan Kelimeler
İçinde ÇİVİ olan 26 kelime bulunuyor. İçerisinde ÇİVİ geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Çivi kelimesinin anlamı nedir? Çivi ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
14 Harfli Kelimeler
ÇİVİLEYİVERMEK32,
13 Harfli Kelimeler
ÇİVİLEYİVERME31, ÇİVİLEYEBİLME27, ÇİVİLENEBİLME25
11 Harfli Kelimeler
ÇİVİTLENMEK21
10 Harfli Kelimeler
ÇİVİYUKARI23, ÇİVİLETMEK20, ÇİVİLENMEK20, ÇİVİTLEMEK20, ÇİVİTLENME20
9 Harfli Kelimeler
ÇİVİCİLİK21, ÇİVİLEMEK19, ÇİVİLENME19, ÇİVİLETME19, ÇİVİTLEME19
8 Harfli Kelimeler
ÇİVİTSİZ21, ÇİVİLEME18
7 Harfli Kelimeler
ÇİVİSİZ20, ÇİVİTLİ16
6 Harfli Kelimeler
ÇİVİCİ18, ÇİVİDİ17, ÇİVİLİ15
5 Harfli Kelimeler
ÇİVİT14
4 Harfli Kelimeler
ÇİVİ13
ÇİVİ
- İki şeyi birbirine tutturmak, bir nesneyi bir yere sabitlemek için çakılan, ucu sivri, başlı, metal veya ağaçtan yapılmış ufak çubuk, mıh
- Kalkan balığının üzerindeki düğmeye benzer kemiksi oluşum
Ata Sözleri ve Deyimler
- çivi çıkar ama yeri kalır
- çivi çiviyi söker
- çivi gibi
- çivi gibi olmak
- çivi kesmek
- çivi kırmak
- çivisi çıkmak
- çivi sokmak (veya sürmek)
Birleşik Kelimeler: çivi yazısı, çiviyukarı, çatal çivi, tel çivi, cam çivisi, döşemeci çivisi, inşaat çivisi, kulak çivisi, temel çivisi, yaya çivisi
ÇİVİT
-
Eskiden çivit otundan, bugün yapay yollarla elde edilen, mavi renkli, sarılığını gidermek için çamaşırın son suyuna karıştırılan toz boya
Gömleğime yine çivit koymuş annem. - Yusuf Ziya Ortaç
Birleşik Kelimeler: çivit mavisi, çivit otu, çivit rengi
ÇİVİLİ
-
Çivisi olan
Bedevi kadınları altı iri çivili bir tür yarım çizme giyiyorlar. - Refik Halit Karay
-
Çivi çakılarak yapılmış
Kapıcı odasındaki çivili bastonu aldım, fabrikayı dolaşmaya çıktım. - Sait Faik Abasıyanık
- Çivi ile bir yere tutturulmuş
- Çeşitli spor oyunlarında giyilen bir ayakkabı türü
ÇİVİTLİ
- İçinde çivit bulunan
- Çivitli sudan geçirilmiş olan (çamaşır)
ÇİVİDÎ (Kelime Kökeni: Türkçe çivit + Arapça -ī)
- Çivit rengi
-
Bu renkte olan
Yalnız o, Fatma gibi üst yanı cepli, çividî mavi ceket yaptırmamıştı. - Mahmut Yesari
ÇİVİLEME
- Çivilemek işi
- Topu karşı alana dikine indirmeye yarayan sert vuruş
- Dimdik ve ayaküstü bir durumda (denize atlama)
ÇİVİCİ
- Çivi satan kimse
- Topu sert olarak karşı alana dikine indiren oyuncu
ÇİVİLEMEK
- Bir şeyi bir yere çivi ile tutturmak, mıhlamak
-
Aynı noktaya sürekli olarak bakmak
Duvara sırtını verip çömeldi. Gözünü hamamcının geleceği yola çiviledi. - Abbas Sayar
- Vurmak, öldürmek
-
Olduğu yerde hareketsiz bırakmak
Maçın sonuna kadar sanki koltuğuna çivilemişler, hiç kımıldamıyor. - Attila İlhan
- Sabitleştirmek, kesin olarak yerleştirmek
ÇİVİLENME
- Çivilenmek işi
ÇİVİLETME
- Çiviletmek işi
ÇİVİTLEME
- Çivitlemek işi
ÇİVİLETMEK
-
Çivi çaktırmak
Ayakkabılarını çiviletti.
ÇİVİLENMEK
-
Çivi ile tutturulmak, mıhlanmak
Yere çivilenmiş koca masayı sarsarken oda bir salıncak gibi sallanıyor. - Sait Faik Abasıyanık
- Bir yerde hareketsiz kalmak
ÇİVİTLEMEK
- Çamaşırı çivitli suya sokup sarılığını gidermek
ÇİVİTLENME
- Çivitlenmek işi