İçinde Çak Bulunan Kelimeler
İçinde ÇAK olan 142 kelime bulunuyor. İçerisinde ÇAK geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Çak kelimesinin anlamı nedir? Çak ile başlayan kelimeler. Çak ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
BIÇAKLAYIVERMEK31,
14 Harfli Kelimeler
BIÇAKLAYIVERME30, BIÇAKLAYABİLME25, ÇAKIŞTIRABİLME25, ALÇAKLAŞABİLME23, ALÇAKLAŞTIRMAK22
13 Harfli Kelimeler
ÇAKIRKEYİFLİK25, ÇAKIŞTIRILMAK23, ALÇAKLAŞTIRMA21, ÇAKTIRABİLMEK20, ÇAKIRDİKENLİK19
12 Harfli Kelimeler
ÇAKILIVERMEK24, ÇAKILAYAZMAK22, ÇAKIŞABİLMEK22, ÇAKIŞTIRILMA22, ÇAKMAKLAŞMAK20, ÇAKTIRABİLME19, ÇAKILABİLMEK19
11 Harfli Kelimeler
ÇAKILIVERME23, DENİZÇAKISI22, ÇAKILAYAZMA21, ÇAKIŞABİLME21, ÇAKIŞTIRMAK20, ÇAKMAKÇILIK20, ÇAKIRLAŞMAK19, ÇAKMAKLAŞMA19, ALÇAKLAŞMAK18, BIÇAKLATMAK18, BIÇAKLANMAK18, ÇAKILABİLME18, ÇAKILDATMAK18, ÇAKTIRMADAN18, ÇAKTIRILMAK17,
10 Harfli Kelimeler
ÇAKIRDOĞAN24, ÇAKALBOĞAN23, BIÇAKLAYIŞ22, ÇAKIRKEYİF22, BIÇAKÇILIK21, ÇAKIVERMEK21, ÇAKINTISIZ20, BIÇAKSIRTI19, ÇAKIRCILIK19, ÇAKIŞTIRMA19, ÇAKIRLAŞMA18, ÇAKOZLAMAK18, KAÇAKÇILIK18, ALÇAKLAŞMA17, BIÇAKLATMA17, BIÇAKLANMA17, BIÇAKLAMAK17, ÇAKARALMAZ17, ÇAKILDAMAK17, ÇAKILDATMA17
Tümünü Gör
9 Harfli Kelimeler
ÇAKŞIRSIZ21, ÇAKIVERME20, UÇAKSAVAR20, AKÇAKAVAK18, ÇAKIŞMALI18, ÇAKMAKSIZ18, ÇAKOZLAMA17, BIÇAKLAMA16, ÇAKILDAMA16, ÇAKABİLME15, ÇAKINTILI15, AKÇAKESME14, ÇAKMAKLIK14, ÇAKTIRMAK14, KOÇAKLAMA14
8 Harfli Kelimeler
KIPÇAKÇA19, ÇAKIŞMAK16, ÇAKMAKÇI16,
7 Harfli Kelimeler
BIÇAKÇI17, ÇAKISIZ16, ÇAKILIŞ15, ÇAKIRCI15, ÇAKIŞIK15, ÇAKIŞMA15, ÇAKMACI15, BIÇAKLI14, ÇAKALOZ14, KAÇAKÇI14, ALÇAKÇA13, AYAKÇAK12, ÇAKILLI12, ÇAKILMA12, ÇAKILTI12, ÇAKINTI12, SAÇAKLI12
6 Harfli Kelimeler
ÇAPÇAK16, ÇAKICI14, KIPÇAK14, ÇAKŞIR13, ÇAMÇAK13, KAPÇAK13, BURÇAK12, BARÇAK11, BALÇAK11, ÇAKILI11, ÇAKMAK10, KOLÇAK10
5 Harfli Kelimeler
ÇAKIŞ12, BIÇAK11, ÇAKIM10, ÇAKIL9, ÇAKIN9, ÇAKIR9, ÇAKMA9, KOÇAK9, SAÇAK9, ALÇAK8, ÇAKAL8, ÇAKAR8, ÇAKER8, ÇAKRA8, KAÇAK8
4 Harfli Kelimeler
ÇAKI8, UÇAK8
3 Harfli Kelimeler
ÇAK6
ÇAK (Kelime Kökeni: Farsça çāk)
- Yırtık, yarık
Ata Sözleri ve Deyimler
- çak çak olmak
ALÇAK
-
Yerden uzaklığı az olan, yüksek karşıtı
Kaşlarını çatarak bakakaldı dairenin alçak balkonuna. - Elif Şafak
- Aşağıda olan, yüksek olmayan (yer)
-
Kısa (boy)
Alçak boylu bir adam.
- Bile bile en kötü, en ahlaksızca davranışlarda bulunan, aşağılık, soysuz, namert, rezil, hain
Ata Sözleri ve Deyimler
- alçaktan uçmak
- alçak uçan yüce konar, yüce konan alçak uçar
- alçak yerde tepecik kendisini dağ sanır
- alçak yerde yatma sel alır, yüksek yerde yatma yel alır
- alçak yer yiğidi hor gösterir
Birleşik Kelimeler: alçak basınç, alçak gerilim, alçak gönüllü, alçak kabartma, alçak ses, alçak yaylak, yalımı alçak
ÇAKAL (Kelime Kökeni: Farsça şaġāl)
-
Etoburlardan, sürü hâlinde yaşayan, kurttan küçük bir yaban hayvanı (Canis aureus)
Korkunç geceler, çakalların ulumaları, köpeklerin haykırışları bu ruhu da karartan gecelerde sinirleri büsbütün gevşetiyor. - Etem İzzet Benice
- Kurnaz, yalancı, düzenci, aşağılık kimse
- Titiz, huysuz
- Görgüsüz
Birleşik Kelimeler: çakal armudu, çakalboğan, çakal eriği, çakal yağmuru
ÇAKAR
- Denizde, açığa veya kıyılara yerleştirilen, düzenli aralıklarla ve sürekli belirli aralıklarla yanıp sönen küçük fener, şimşekli fener
-
Genişliği on, uzunluğu yaklaşık iki yüz elli kulaç olan balık ağı
Kolyoz çakarı. Uskumru çakarı.
ÇAKER (Kelime Kökeni: Farsça çāker)
-
Kul, köle, cariye, yanaşma
Ayağınızın türabıyım, çakeriniz, efendimizi dünyada bırakmam. - Memduh Şevket Esendal
ÇAKRA (Kelime Kökeni: Sanskrit)
- İnsan bedeninde bulunan enerjiyi tüm vücuda dağıtan enerji noktaları
KAÇAK
- Bir kapalı kaptan, bir borudan sızan gaz veya sıvı
-
Gizlice kaçırılmış olan mal veya madde
Şu âlâ kaçaktan birer sigara sarar mısınız? - Sermet Muhtar Alus
-
Av sırasında vurulamayan kuş
Malum a, kaçak diye avcının tüfeğinden kurtulmuş kuşlara denir. - Sermet Muhtar Alus
-
Bağlı bulunduğu yerden veya yasadan kaçan, uzaklaşan
Vapurda bir de kaçak Rus ailesi var. - Aka Gündüz
-
Yasaca yapılması yasak olan veya yapılması için gerekli izin alınmayan
Kaçak kat.
-
Yasaca belirtilmiş gerekli gümrük ve vergileri ödenmeden bir yere sokulan veya bir yerden çıkarılan
Öyle olduğu hâlde kaçak sigaramla hâli unutmaya çalışıyordum. - Sait Faik Abasıyanık
-
Yasalara, kurallara uymayarak, gizlice
Bütün harp müddetince babası ile İsviçre'de kaçak yaşadı. - Aka Gündüz
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaçak güreşmek
Birleşik Kelimeler: asker kaçağı, elektrik kaçağı, mektep kaçağı, okul kaçağı, pranga kaçağı, vergi kaçağı
ÇAKI
-
Açılıp kapanan bir veya birkaç ağızlı küçük cep bıçağı
İki çocuk tahta saplı bir çakı ile kollarını çizdiler. - Ömer Seyfettin
- Denizçakısı
Ata Sözleri ve Deyimler
- çakı gibi
- çakı suyu kesiyor
Birleşik Kelimeler: sustalı çakı, denizçakısı
UÇAK
- Kanatlarının altındaki havanın yaptığı basınç yardımıyla yükselip ilerleyebilen motorlu hava taşıtı, tayyare
Birleşik Kelimeler: uçaksavar, dolmuş uçak, tepkili uçak, avcı uçağı, bombardıman uçağı, deniz uçağı
ÇAKIL
-
Çakıl taşı
Çakıl dolu kamyonla, klakson çalarak yapı yerine girdi. - Aydın Boysan
Birleşik Kelimeler: çakıl çukul, çakıl kuşu, çakıl taşı, çakıl yol
ÇAKIN
- Kıvılcım
- Şimşek
ÇAKIR
-
Açık mavi, hareli ela (göz)
Soluk esmer renkli, çakır gözlü, ağır tavırlı, az konuşur bir delikanlıydı. - Memduh Şevket Esendal
- Çakırdoğan
Birleşik Kelimeler: çakır ayaz, çakır çukur, çakırdiken, çakırdoğan, çakırkanat, çakırkeyif, çakır pençe
- Şarap
ÇAKMA
- Çakmak işi
- Vurulup çakılarak yapılmış kuyumcu işi
- Bu işte kullanılan kuyumcu kalıbı
- Taklit olan, sahte
- Deri hastalığı, yara, çıban
Birleşik Kelimeler: çakma kapı
KOÇAK
- Yürekli (erkek)
- Eli açık, cömert
SAÇAK
-
Bazı giyim eşyalarında veya döşemeliklerde kumaş kenarlarına dikilen süslü iplikten püskül
Perdenin saçağı.
-
Görünüşü bu püskülü andıran
Bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. Bana yalnız tozları kalıyor. - Memduh Şevket Esendal
- Havlu, halı vb.nin kenarı boyunca sarkan püskül
-
Bir yapının herhangi bir bölümünü güneş ve yağmurdan korumak için, o bölümden dışarı taşan ve altı boşta olarak yapılan bölüm
Han bekçisi, saçağın altındaki döşeğinde hâlâ uyumaktaydı. - İhsan Oktay Anar
- Bir gaz ortama yerleştirilen ve yüksek bir potansiyel verilen ve nesnenin yüzeyinde oluşan ışık olayı
Ata Sözleri ve Deyimler
- saçak öpmek
Birleşik Kelimeler: saçak bulut, saçak kök, salkım saçak