İçinde Zaman Bulunan Kelimeler
İçinde ZAMAN olan 14 kelime bulunuyor. İçerisinde ZAMAN geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Zaman kelimesinin anlamı nedir? Zaman ile başlayan kelimeler. Zaman ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
14 Harfli Kelimeler
VAKTİZAMANINDA27
11 Harfli Kelimeler
ZAMANDAŞLIK21, ZAMANSIZLIK21, MÜRURUZAMAN20
10 Harfli Kelimeler
MUNTAZAMAN16, ZAMANLAMAK15
9 Harfli Kelimeler
ZAMANINDA16, ZAMANLAMA14
8 Harfli Kelimeler
ZAMANSIZ17, ZAMANDAŞ17
7 Harfli Kelimeler
ZAMANLI12, ZAMANLA11
6 Harfli Kelimeler
ZAMANE10
5 Harfli Kelimeler
ZAMAN9
ZAMAN (Kelime Kökeni: Arapça zamān)
-
Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit
Zaman geçtikçe hafifleyecek yerde, daha ziyade ağırlaşan bir vicdan azabı duyarım. - Ömer Seyfettin
-
Bu sürenin belirli bir parçası, vakit
Efendiler, az söylemek çok yapmak zamanı gelmiştir. - Attila İlhan
- Belirlenmiş olan an
-
Çağ, mevsim
Gül zamanı. Çocukluk zamanı.
- Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit
-
Dönem, devir
Dedelerimizin zamanında burada bir kral yaşardı. - Reha Mağden
- Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram
-
Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı
Geldi, gelmiş, geliyor, gelecek, gelir.
- Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri
Ata Sözleri ve Deyimler
- zaman almak
- zamana uymak
- zaman bırakmak
- zaman geçirmek
- zamanı (veya zamanını) geçirmek
- zamanı avlamak
- zamanı dolmak
- zamanı geçmek
- zaman ile yarışmak
- zaman kazanmak
- zaman kollamak
- zaman öldürmek
- zaman tanımak
- zaman vermek
Birleşik Kelimeler: zaman aşımı, zaman ayarlı, zaman belirteci, zaman bilimi, zaman birimi, zaman dizini, zaman eki, zaman tüneli, zaman zaman, zaman zarfı, açık zaman, ahir zaman, aman zaman, art zamanlı, birleşik zaman, bir zaman, dar zaman, eş zaman, eş zamanlı, geçmiş zaman, gelecek zaman, gelecek zaman kipi, geniş zaman, her zaman, İkinci Zaman, kimi zaman, müruruzaman, ölü zaman, yalın zaman, aynı zamanda, çift zamanı, hikâye birleşik zamanı, iftar zamanı, ikindi zamanı, rivayet birleşik zamanı, yıldız zamanı, vaktizamanında, bir zamanlar
ZAMANE (Kelime Kökeni: Arapça zamāne)
-
İçinde bulunulan zaman, dönem
Karısı, evin hayatını, kendisi yokken en akıllı adamlar gibi zamaneye uydurmuştu. - Ömer Seyfettin
-
Yakınma veya hafifseme yoluyla şimdiki zaman
Hep bunlar yeni avukatlık çenebazlığı, zamane lafları. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Birleşik Kelimeler: zamane adamı, zamane çocuğu
ZAMANLA
-
Aradan süre geçtikçe, giderek
Basınımızın gelişmesini gözden geçirirsek görürüz ki zamanla konular uzmanlıklar arasında bölüşülür. - Necati Cumalı
ZAMANLI
-
Zamanı olan
Üç zamanlı ölçü.
- Uygun bir zamanda
Birleşik Kelimeler: zamanlı zamansız, art zamanlı, eş zamanlı
ZAMANLAMA
- Zamanlamak işi
ZAMANLAMAK
- Bir konuda en iyi sonucu almak için en iyi, en uygun süreyi belirlemek
- Bir işin sürdürülmesi için zamanı planlamak
MUNTAZAMAN (Kelime Kökeni: Arapça muntaẓaman)
-
Düzenli olarak
Bu garip ve yorucu vazifeyi, derslerini ve müzakerelerini yaptığı gibi muntazaman başardı. - Sait Faik Abasıyanık
ZAMANINDA
-
Eskiden
Zamanında bir Kasımpaşalı Hayalî Hafız varmış. - Abdülhak Şinasi Hisar
- Tam vaktinde
ZAMANSIZ
- Uygun olmayan bir zamanda yapılan, vakitsiz
- Uygun olmayan bir zamanda
Birleşik Kelimeler: zamanlı zamansız
ZAMANDAŞ
- Aynı zamanda yapılanlardan veya gerçekleşenlerden her biri
MÜRURUZAMAN (Kelime Kökeni: Arapça murūr + zamān)
- Süre aşımı
ZAMANDAŞLIK
- Zamandaş olma durumu
ZAMANSIZLIK
- Zamansız olma durumu
VAKTİZAMANINDA
- Vaktiyle