İçinde Zai Bulunan Kelimeler

İçinde ZAİ olan 6 kelime bulunuyor. İçerisinde ZAİ geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Zai ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

MOZAİKÇİLİK19

8 Harfli Kelimeler

MOZAİKÇİ16

6 Harfli Kelimeler

MOZAİK11

5 Harfli Kelimeler

CEZAİ11

4 Harfli Kelimeler

ZAİT7, ZAİL7

ZAİT (Kelime Kökeni: Arapça zāʾid)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çoğaltan, artıran
  • Gereksiz, fazla

    Canım bu kadar yeter, fazlası zait. - Sermet Muhtar Alus

[isim]

[matematik]

  • Artı (+)

ZAİL (Kelime Kökeni: Arapça zāʾil)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yok olan, ortadan kalkan
  • Sürekli olmayan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zail olmak

MOZAİK (Kelime Kökeni: Fransızca mosaïque)

[isim]

  • Türlü renklerde, küçük küp biçiminde mermer, taş veya pişmiş toprak parçalarının yan yana getirilmesiyle yapılan resim ve bezeme işi
  • Bu iş için kullanılan mermer parçaları

    Mozaikten tapınaklar yapar, tunçtan kaleler, fil dişinden tahtlar kurarmışsın. - Refik Halit Karay

  • Tatlı bisküvi parçalarıyla yapılan kakaolu pasta
  • İnce kum, çimento ve küçük mermer parçalarından oluşan karışımla döşeme sıvası

[sıfat]

  • Bu sıvayla yapılan (döşeme, merdiven vb.)

[mecaz]

  • Değişik dillere ve kültürlere sahip insan topluluğu

    Adları bize kadar gelenlerin bünyelerine dikkat edilirse gerçekten acayip bir mozaik elde edilir. - Ahmet Hamdi Tanpınar

Birleşik Kelimeler: mozaik döşeme, mozaik plaka, cam mozaik

CEZA (Kelime Kökeni: Arapça cezāʾ)

[isim]

  • Uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım

    O, olası ihanetim için cezalardan ceza beğenirken, ben de elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyordum. - Elif Şafak

[hukuk]

  • Suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı yasaların öngördüğü yaptırım

    Cezasını tamamlayana kadar tek kişilik bir koğuşta kalmış. - Ahmet Ümit

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ceza almak
  • ceza çekmek
  • ceza görmek
  • ceza kesmek
  • cezasını bulmak
  • cezasını çekmek
  • ceza vermek
  • cezaya çarptırmak
  • ceza yazmak
  • ceza yemek

Birleşik Kelimeler: ceza alanı, ceza atışı, cezaevi, ceza hukuku, ceza reisi, ceza sahası, ceza vuruşu, ağır ceza, nakdî ceza, ağır ceza mahkemesi, ağır hapis cezası, ağır para cezası, beden cezası, disiplin cezası, hafif hapis cezası, idam cezası, kınama cezası, kürek cezası, ölüm cezası, para cezası, pranga cezası

MOZAİKÇİ

[isim]

  • Mozaik yapan veya satan kimse
  • Yapılarda mozaik işlerini düzenleyen kimse

MOZAİKÇİLİK

[isim]

  • Mozaikçinin yaptığı iş