İçinde Za Bulunan 5 Harfli Kelimeler
İçerisinde ZA olan 5 harfli 91 kelime bulunuyor. İçinde ZA olan 5 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Za ile başlayan 5 harfli kelimeler. za ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
DOZAJ20,
ARİZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarīża)
- Yüksek bir makama sunulan mektup veya dilekçe
ANZAK (Kelime Kökeni: İngilizce anzac)
- Birinci Dünya Savaşı sırasında kurulan, Avustralya veya Yeni Zelanda birliklerinin ortak adı
ALAZA
- Dökülen tohumlarla ertesi yıl kendiliğinden çıkan tahıl, soğan vb
ERZAK (Kelime Kökeni: Arapça erzāḳ)
-
Uzun süre saklanabilen yiyeceklerin genel adı
Çarşıdan erzakını bile kendi pazarlık eder, kendi alır, kendi evine getirir. - Ömer Seyfettin
EZANİ (Kelime Kökeni: Arapça eẕānī)
- Ezanla ilgili
Birleşik Kelimeler: ezani saat
İNZAL (Kelime Kökeni: Arapça inzāl)
- İndirme, indirilme
İZALE (Kelime Kökeni: Arapça izāle)
- Yok etme, giderme
Ata Sözleri ve Deyimler
- izale etmek
Birleşik Kelimeler: izaleişüyu
KAZAK (Kelime Kökeni: Fransızca casaque)
-
Baştan geçirilerek giyilen, genellikle kollu, örme üst giysisi
Kazak ördüm ağladım / İlmek ilmek bağladım - Halk türküsü
- Jokeylerin giydiği, göz alıcı renklerde bir ceket türü
Birleşik Kelimeler: balıkçı kazağı
- Rusya'da ve İran'da ayrı bir sınıf oluşturan atlı asker
- Karısına söz geçirebilen, dediğini yaptırabilen erkek, kılıbık karşıtı
- Kazakistan Cumhuriyeti'nde yaşayan Türk soylu halk veya bu halktan olan kimse
- Güney Rusya'da yaşayan Slavlaşmış bir topluluk ve bu topluluktan olan kimse
Birleşik Kelimeler: Kazak çömelmesi
KAZAN
-
Çok miktarda yemek pişirmeye veya bir şey kaynatmaya yarayan büyük, derin kap
Koca bir kazan patates kaynattık. - Aka Gündüz
-
Buhar makinelerinde, kalorifer tesisatında, suyun kaynatıldığı büyük derin kap
Kazan patladı.
Ata Sözleri ve Deyimler
- kazan (biri) kepçe
- kazanı kapalı kaynamak
- kazan kaldırmak (veya devirmek)
- kazan kaynamayan yerde maymun oynamaz
Birleşik Kelimeler: kazan dairesi, kazandibi, kazan kebabı, kazan taşı, banyo kazanı, boyama kazanı, buhar kazanı, cadı kazanı, çamaşır kazanı, kalorifer kazanı
LEZAR (Kelime Kökeni: Fransızca lézard)
- Kertenkele derisinin sepilenmesiyle elde edilen bir deri türü
NAZAL (Kelime Kökeni: Fransızca nasal)
- Genizsil
NAZAR (Kelime Kökeni: Arapça naẓar)
- Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, kıskançlık veya hayranlıkla bakıldığında insanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere kötülük verdiğine inanılan uğursuzluk, göz
-
Bakış, bakma, göz atma
İlk nazarda mağrur, azametli tesirini veriyor. - Sermet Muhtar Alus
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... nazarıyla bakmak
- nazara gelmek
- nazar değmek
- nazarı değmek
Birleşik Kelimeler: nazar boncuğu, nazarıdikkat, nazarıitibar, noktainazar, sarfınazar
RANZA (Kelime Kökeni: İtalyanca rancio)
- Gemi, tren, kışla, yatılı okul vb. yerlerde üst üste yapılan yatak yeri
TEZAT (Kelime Kökeni: Arapça teżādd)
-
Karşıtlık, karşıt olma, zıtlık, çelişki, kontrast, antagonizma
Bir milletin güzidesiyle halkı arasında bu derece tezat doğru mudur? - Orhan Seyfi Orhon
- Anlatımda birbirine karşıt iki sözü yan yana kullanma
Ata Sözleri ve Deyimler
- tezada düşmek
ZARAR (Kelime Kökeni: Arapça żarar)
-
Bir şeyin, bir olayın yol açtığı çıkar kaybı veya olumsuz, kötü sonuç, dokunca, ziyan, mazarrat
Aldığı günlerde iyi para getiren oteli zararla kapatmaya başlamışlar. - Memduh Şevket Esendal
Ata Sözleri ve Deyimler
- zarara sokmak
- zarara uğramak
- zarar çekmek
- zararda olmak
- zarar etmek
- zarar gelmek
- zarar görmek
- zararı dokunmak
- zararı olmamak
- zararı yok
- zarar vermek
Birleşik Kelimeler: akıllara zarar, akla zarar, maddi zarar, manevi zarar