[isim]

• Kariyerist olma durumu

[isim]

• Osmaniyeli olma durumu

[isim]

• Yetkilendirmek işi

[zarf]

[eskimiş]

• İsteye isteye, seve seve, memnunlukla, memnuniyetle

  Eğer sen ahlakıyla çalışıp da buhran sebebiyle işi bozulmuş bir adam olaydın maalmemnuniye yardım ederdim. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[isim]

• Maddi ve manevi açılardan millet ve ülkesinin çıkarlarını her şeyin üstünde tutma anlayışı, ulusçuluk, ulusalcılık, nasyonalizm

  Milliyetçilik, sadece bir ideoloji değil, bir yaşayış ve bir duyuş tarzıdır. - Mehmet Kaplan

[isim]

[eskimiş]

• Ramazanda iftar ve sahurda yenmek için alınan yiyecekler

  Ramazan yaklaşırken, yakın dostları konağına ramazaniyelik gönderirlerdi. Yağ, şeker, pirinç, güllaç. - Yusuf Ziya Ortaç

[isim]

• Yeteneksiz olma durumu, kabiliyetsizlik, istidatsızlık

  Yeteneksizliğini ortaya koyacak bir falso yapmaktan korkuyordu. - Çetin Altan

[nesnesiz]

• Yetiştirme işi yapılmak

  Köşkünün arka tarafında çiçek serleri vardır, her mevsim en nadide çiçekler yetiştirilir. - Aydın Boysan

• Eğitilmek

  İyi yetiştirilmemiş gençler hayatta hiçbir işe yaramıyorlar, kendilerini küçük görüyor ve asi oluyorlar. - Mehmet Kaplan

[isim]

• Yerleştirilmek işi

[isim]

• Yerelleştirmek işi

[-i]

• Yenileşmesini sağlamak

[-i]

• Belleme ihtimali veya imkânı bulunmak

• Belleme becerisi bulunmak

[isim]

• Bereleyebilmek işi

[nesnesiz]

• Bekleme ihtimali veya imkânı bulunmak

  İstanbul'da her an, her saniye bir deprem bekleyebilirsiniz. - Elif Şafak

• Bekleme becerisi bulunmak

[-i]

• Derleme ihtimali veya imkânı bulunmak