[zarf]

• Genellikle

  Şenlik pansiyonerleri de ekseriyetle iratları düzgün kimseler değildir. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

• Çoğunlukla

[isim]

• Esneklik

[sıfat]

• İnsanlığı olan, mürüvvetli

  Şöyle böyle derler amma erkeklerin içinde de ne insaniyetlileri var. - Reşat Nuri Güntekin

[-e]

• Niyet etmek, tasarlamak

  Birkaç kere gitmeye niyetlendi. - Yusuf Ziya Ortaç

• Oruç tutmaya karar vermek

[nesnesiz]

• Kumaş teyelle tutturulmak, üzerine teyel yapılmak

[nesnesiz]

[halk ağzında]

• Kanatlanmak, kanat açmak

[nesnesiz]

[argo]

• Yelken açıp yola çıkmak

• Kaçıp gitmek

• İnsan, akli dengesini az veya çok yitirmek

[sıfat]

• Battaniyesi olan

  Bu ılık battaniyeli yataktan dışarısı pek mi soğuktu? - Sait Faik Abasıyanık

[sıfat]

• Yetenekli

Ata Sözleri ve Deyimler

• kabiliyetli çırak ustayı geçer

[isim]

• Dünya malına, gösterişe önem vermeyen bir tarikat

[isim]

• Tekdüzelik

[isim]

• Akliyecinin yaptığı iş

• Akliyeci olma durumu

[sıfat]

• Sorumlu

• Sorumluluk gerektiren

  Mesuliyetli bir iş.

[isim]

• Sandalyeden zedelenmemesi için duvara çakılan ince uzun tahta kaplama

[sıfat]

• Sandalye yapmaya elverişli olan (ağaç)

[zarf]

• Karşısındakine güvenerek, kendine yakın bularak

• Doğru bir biçimde