İçinde V Bulunan 4 Harfli Kelimeler

İçerisinde V olan 4 harfli 124 kelime bulunuyor. İçinde V olan 4 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "V ile başlayan 4 harfli kelimeler. v ile biten 4 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ÖV22, ÖVÜŞ21, FEVÇ19, ÖV19, ÖDEV18, ÖVME17, VE17, FAVA16, FEVT16, FEVK16, VE16, VEFA16, VALF16, ZEVÇ16, UZUV15, ÜVEZ15, VAMP15, AVCI14, AV14, VE14, VE14, GREV14, HAVİ14, HAVA14, İV14, UZVİ14, ÜVEY14, VAHA14, VAHİ14, VAZO14, CIVA14, AVAZ13, ÇİVİ13, EVİÇ13, EV13, EVCE13, İVAZ13, İŞVE13, SIVI13, ŞİVE13, ŞEVK13, ŞAVK13, VİDO13, VİNÇ13, VİZE13, VECT13, VAAZ13, VAİZ13, VECA13, YIVA13, YUVA13, ZEVK13, AYVA12, DEVE12, DEVA12, DAVA12, ETÜV12, VE12, OVMA12, REVÜ12, SIVA12, SUVA12, VEYA12, VİDA12, VİYA12, VEDA12, VUKU12, VEBA12, VADE12, VADİ12, VURU12, YAVE12, AVAM11, AVLU11, AVRO11, İVME11, KOVA11, MEVT11, MAVİ11, NOVA11, OVAL11, SLAV11, SAVA11, SEVİ11, SEVK11, ULVİ11, VETO11, VOLE11, VOLİ11, VOLT11, VAKS11, VALS11, VASİ11, AVAL10, AVAR10, ALEV10, AKVA10, ENVA10, EVRE10, EV10, EVLA10, EVİN10, EVET10, Vİ10, KAVİ10, KİEV10, VA10, LAVA10, LEVA10, NEVA10, REVA10, TAVA10, VAAT10, VELİ10, VENA10, VERE10, VERİ10, VİRA10, VİRT10, VAKA10, VAKİ10, VALE10, VALİ10, VANA10

AVAL (Kelime Kökeni: Fransızca aval)

[isim]

[ticaret]

  • Ticari senetlerde, ödemeden sorumlu olanların ödememesi durumunda üçüncü bir kişinin alacaklılara senet bedelini ödeyeceğine ilişkin verdiği güvence

[sıfat]

[argo]

  • Saflığı sersemlik derecesine varan (kimse)

    Geçende yanımdan geçti de tanıyamadı aval, o kalabalığın içinde. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: aval aval

AVAR

[isim]

  • Kuzeydoğu Kafkasya'da, Dağıstan Federe Cumhuriyeti'nde yaşayan bir halk

[isim]

  • III-V. yüzyıllar arasında Moğolistan'da, VI-IX. yüzyıllar arasında Orta Avrupa'da yaşamış bir halk

ALEV

[isim]

  • Yanan maddelerin veya gazların türlü biçimlerdeki ışıklı uzantısı, yalım, yalaz, alaz, şule

    Alevi ve bağrışmaları gören kadın erkek herkes evimizin bahçesine doldu. - Etem İzzet Benice

  • Sıcaklık

    İşte şimdi damarlarımda bu iksirin alevleri dolaşıyor. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Kıvılcım
  • Mızrak uçlarına takılan küçük bayrak, flama

[mecaz]

  • Aşk ateşi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alev almak
  • alev bacayı (veya saçağı) sarmak
  • alev gibi parlamak

Birleşik Kelimeler: alev alev, alev kırmızısı, alev lambası, alev makinesi, alev rengi, çıplak alev, saman alevi, tandır alevi

AKVA

[isim]

  • Bir tür sırmalı ve köstekli bıçak

    Beline akva adı verilen som sırmalı ve köstekli bir bıçak takan kızlar ağası... - Salâh Birsel

ENVA (Kelime Kökeni: Arapça envāʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Türler, çeşitler

Birleşik Kelimeler: envaiçeşit, envaitürlü

EVRE

[isim]

  • Bir olayda birbiri ardınca görülen, bir işte birbiri ardınca beliren, gelişen değişik durumların her biri, aşama, merhale, mertebe, safha

EVLİ

[sıfat]

  • Evlenmiş olan (kadın veya erkek)

    İlk tanıştığı adamlara derhâl evli olup olmadıklarını sorar. - Refik Halit Karay

  • Herhangi bir sayıda ev bulunan (yer)

    Yirmi evli bir sokak.

  • Evi olan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • evli evine, köylü köyüne
  • evlinin bir evi var, kiracının bin evi var

Birleşik Kelimeler: evli barklı, tek evli

EVLA (Kelime Kökeni: Arapça evlāʾ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Daha iyi, yeğ

    Bir şeyi bilmek, onun cahili olmaktan evladır, diyen bir hadis vardır. - Abdülhak Şinasi Hisar

EVİN

[isim]

[halk ağzında]

  • Bir şeyin içindeki öz, lüp
  • Buğday tanesinin olgunlaşmış içi, özü, habbe

Ata Sözleri ve Deyimler

  • evin bağlamak

EVET

[edat]

  • `Öyledir` anlamında kullanılan bir doğrulama veya onaylama sözü, olur, oldu, peki, tamam, ya, beli, ha, he

    Evet, bu bahsin en canlı noktası buradadır. - Yahya Kemal Beyatlı

  • Olumlu cümlelerde anlamı pekiştiren bir söz
  • Sözü açan veya bağlayan bir söz

    Evet, işverenlik görevini hiç de başarıyla yerine getiremiyordum. İlk tekdiri almıştım. - Adalet Ağaoğlu

Birleşik Kelimeler: evet efendimci

KİVİ

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Kivigillerden, Yeni Zelanda'da yaşayan, kanatları küt olduğu için uçamayan, bacakları güçlü bir kuş, apteriks (Apteryx australis)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Kahverengi tüylü kabuğu soyularak yenen yeşil renkli, sulu, C vitamini bakımından zengin meyve

KAVİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳavī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Dayanıklı, güçlü, zorlu olan

    Türkler dünyanın en cesur, en asil, en kavi bir milleti idi. - Ömer Seyfettin

[zarf]

  • Sıkıca

    Kavi tutun merdiveni.

K

[kimya]

  • Potasyum elementinin simgesi

LİVA (Kelime Kökeni: Arapça livā)

[isim]

[eskimiş]

  • Sancak

    Eski İzmir vilayetiyle livalarında beklenmedik zorluklarla karşılaşmıştır. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[askerlik]

  • Tugay

    Süvari livalarında uzun hizmeti geçmiş olan Fahrettin Bey... - Attila İlhan

[askerlik]

  • Tuğgeneral

Birleşik Kelimeler: mirliva, açıklar livası

LAVA (Kelime Kökeni: İtalyanca lava)

[ünlem]

[denizcilik]

  • Herhangi bir yere yanaşmış filikanın kürek çekmeksizin ilerlemesi için verilen buyruk

Ata Sözleri ve Deyimler

  • lava etmek