İçinde Ud Bulunan Kelimeler
İçinde UD olan 150 kelime bulunuyor. İçerisinde UD geçen kelimeler ve kelime anlamları.
15 Harfli Kelimeler
BEYHUDELEŞTİRME30,
14 Harfli Kelimeler
HUDUTLANDIRMAK26, BUDALALAŞTIRMA24
13 Harfli Kelimeler
BEYHUDELEŞMEK28, DENİZPALAMUDU27, HUDUTLANDIRMA25, DUDAKSILLAŞMA24
12 Harfli Kelimeler
DİLBERDUDAĞI29, BUDAYIVERMEK27, BEYHUDELEŞME27, BUDALACASINA22, BUDAYABİLMEK22, BUDALALAŞMAK21, BUDANABİLMEK20, BUDATABİLMEK20, KUDRETSİZLİK19
11 Harfli Kelimeler
DUDAKDEĞMEZ29, DUYGUDAŞLIK27, BUDAYIVERME26, AMUDUFIKARİ23, HUDAYİNABİT22, BUDAYABİLME21, BUDALALAŞMA20, KUDURGANLIK20, BUDATABİLME19, BUDANABİLME19, YUDUMLANMAK19, YUDUMLATMAK19, BUDAKLANMAK17
10 Harfli Kelimeler
MEVCUDİYET25, DOLUDİZGİN23, BEYHUDELİK21, GUDUBETLİK20, BALDUDAKLI18,
9 Harfli Kelimeler
UĞURLUDAĞ28, BUDAPEŞTE21, MAHMUDİYE20, KUDURTUCU18, KADINBUDU18, OMBUDSMAN18, YAHUDİLİK18, ARMUDUMSU17, PUDRALAMA17, YUDUMLAMA17, KUDRETSİZ16, NURUDİDEM16, BUDALALIK15, KIRKBUDAK15, KUDURTMAK14, KUDRETTEN12
8 Harfli Kelimeler
DUYGUDAŞ23, DOĞRUDAN21, HEMHUDUT21, HUDUTSUZ21, MEVCUDAT21, YAHUDİCE20, CÜMUDİYE19, BUDAKSIZ18, DİŞBUDAK18, DUDAKSIZ18, BERHUDAR17, KUDÜMZEN17, PUDRİYER17, BUDALACA16, KUDURGAN16, KUDUZLUK16, PUDRALIK16, UBUDİYET16,
Tümünü Gör
7 Harfli Kelimeler
AHUDUDU18, BUDAYIŞ18, BEYHUDE18, FERSUDE17, GUDUBET17, ÜÇBUDAK17, BUDANIŞ16, HUDUTLU16, MAHMUDE16, KUDURUŞ15, PUDRALI15, BÜRUDET14, BUDATMA13, BUDAKLI13, BUDAMAK13, BUDANMA13, BERMUDA13, DUDAKLI13, KUYUDAT13, MUDANYA13
Tümünü Gör
6 Harfli Kelimeler
JUDOCU23, DAVUDİ17, PUDİNG17, BUDİZM15, BİGUDİ15, YAHUDİ15, NOHUDİ14, ANGUDİ13, BUDAMA12, BUDİST12, MABUDE12, BUDALA11, BARUDİ11, ARMUDİ10, KUDEMA10, KUDRET9
5 Harfli Kelimeler
GUDDE14, HUDUT13, KUDUZ12, PUDRA12, YUDUM12, CUDAM12, BUDUN11, KUDÜM11, BUDAK10, DUDAK10, ASUDE9, AMUDİ9, KUDAS9, MUDİL9, SUDAN9, SUDAK9
4 Harfli Kelimeler
JUDO17, DUDU10, MUDİ8
3 Harfli Kelimeler
UDİ6
UDİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿūdī)
- Ut çalan çalgıcı, utçu
MUDİ (Kelime Kökeni: Arapça mūdiʿ)
- Bankaya para yatıran kimse
- Emanet bırakan kimse
KUDRET (Kelime Kökeni: Arapça ḳudret)
-
Güç(I), erk, erke, iktidar
Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur. - Atatürk
-
Yetenek
Din adamları halk üzerinde büyük bir telkin kudretine sahiptirler. - Mehmet Kaplan
- Maddi güç, zenginlik
- Tanrı yapısı
-
Tanrı'nın ezelî gücü
Balınan yoğrulmuş o sırma saçlar / Kudretten çekilmiş karadır kaşlar - Halk türküsü
Birleşik Kelimeler: kudret hamamı, kudret helvası, kudret narı
ASUDE (Kelime Kökeni: Farsça āsūde)
-
Rahat, sakin
Ölüm asude bahar ülkesidir bir rinde. - Yahya Kemal Beyatlı
AMUDİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamūdī)
- Dikey
KUDAS (Kelime Kökeni: Arapça ḳudās)
- Hz. İsa'nın havarileriyle birlikte yediği son yemeği anmak için, Hristiyanların kilisede bir kap içinde ekmek ve şarabı kutsayarak yaptıkları tören, liturya
SUDAN
-
Baştan savma, inandırıcı olmaktan uzak olan
Teklif olunan antlaşma tadilleri pek sudan şeylerdi. - Falih Rıfkı Atay
Birleşik Kelimeler: sudan bahane, sudan cevap, sudan sebep, havadan sudan
SUDAK
- Levrekgillerden, tatlı sularda yaşayan, eti beyaz ve lezzetli bir balık (Lucioperca fluviatilis)
ARMUDİ (Kelime Kökeni: Farsça emrūd + Arapça -ī)
-
Armut biçiminde olan
Çenesine doğru sivrilen armudi bir yüzün, ince bir burnu, hâlâ beyaz ve düzgün dişleri vardı. - Halide Edip Adıvar
KUDEMA (Kelime Kökeni: Arapça ḳudemā)
- Eskiler, eski insanlar
-
Eskiliği bakımından ileri gelenler, öne çıkanlar
Kudemanın şiirde iddiaları ancak kendi şiirlerinin bambaşka bir cevher olduğu sadedine kadar giderdi. - Yahya Kemal Beyatlı
BUDAK
- Ağacın dal olacak sürgünü
- Dalın gövde içindeki başlangıç yeri olan ve tahtalarda görülen yuvarlak koyuca renkte sert bölüm
Birleşik Kelimeler: budak deliği, budak özü, çıkar budak, dişbudak, kırkbudak, üçbudak
DUDAK
-
Ağzın, dişleri örten ve dışarıya doğru az veya çok kıvrılan üst ve alt kenarlarından her biri
Birdenbire kavalı dudaklarına götürdü ve üfürmeye başladı. - Halide Edip Adıvar
-
Ağız
Eve dudağınızda bir şarkı ile dönüyorsunuz. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- dudağını (veya dudaklarını) ısırmak
- dudağının ucuna gelmek
- dudak (veya dudağını) bükmek
- dudak (veya dudağını) büzmek
- dudak dudağa gelmek (veya kalmak)
- dudak ısırmak
- dudak payı bırakmak
- dudak sarkıtmak
- dudak ucuyla söylemek
Birleşik Kelimeler: dudak benzeşmesi, dudak boyası, dudak çukuru, dudakdeğmez, dudak eşlemesi, dudak kalemi, dudak tiryakisi, dudak ünsüzü, dudak yarığı, alt dudak, bal dudak, diş-dudak ünsüzü, diş eti-dudak ünsüzü, tavşan dudak, üst dudak, yarık dudak, dilberdudağı
DUDU (Kelime Kökeni: Farsça ṭūṭī)
-
Kadınlara verilen bir unvan, hanım
Ayşe dudu.
- Yaşlı Ermeni kadını
- Papağan
Birleşik Kelimeler: dudu dilli, ahududu
BUDALA (Kelime Kökeni: Arapça budalā)
-
Zekâca geri olan (kimse), alık
Biz ondan yaşlı üç akıllı bu budalaya inandık. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Ahmak, bön
Kendisi için bu budalaların arasında bir dakika geçirmek artık bir asır kaybetmeye müsaviydi. - Ömer Seyfettin
-
Bir şeye aşırı düşkün
Kibarlık budalası.
Birleşik Kelimeler: ayran budalası, kibarlık budalası
BARUDİ (Kelime Kökeni: Farsça bārūd + Arapça -i)
-
Koyu gri renk
Esmerliği peçesinin altından dahi hissedilmekte idi, bilmem ki barudi mi demeliyim. - Attila İlhan
- Bu renkte olan