[isim]

• Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzenek

[mecaz]

• Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo

  Onun bana gönderdiği mektuplar filan hep tuzak, hep birer şantajdan ibaretti. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

• tuzağa düşmek
• tuzak (veya tuzağı) kurmak

[isim]

• Tuzaklamak işi

[isim]

• Tuzaklanmak işi

[-i]

• Tuzak kurmak, tuzağa düşürmek

[isim]

• Tuzak kuran kimse

[nesnesiz]

• Tuzak durumuna getirilmek

  Tuzaklanmış mayın.

• Tuzak kurulmak

[isim]

• Tuzakçı olma durumu