İçinde Tava Bulunan Kelimeler

İçinde TAVA olan 17 kelime bulunuyor. İçerisinde TAVA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tava kelimesinin anlamı nedir? Tava ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

13 Harfli Kelimeler

PATAVATSIZLIK29, MARTAVALCILIK25

12 Harfli Kelimeler

PATAVATSIZCA30

10 Harfli Kelimeler

PATAVATSIZ25, MUTAVASSIT21, MARTAVALCI21

9 Harfli Kelimeler

KATAVAŞYA20

8 Harfli Kelimeler

TAVAZZUH25, TAVASSUT17, MUTAVAAT16, MARTAVAL15, TAVATTUN15

7 Harfli Kelimeler

TAVALIK14

5 Harfli Kelimeler

TAVAF17, TAVAS12, TAVAN11

4 Harfli Kelimeler

TAVA10

TAVA (Kelime Kökeni: Farsça tāve)

[isim]

  • Yağ kızdırma, yiyecek kızartma vb. işlere yarayan, uzun saplı yayvan kap
  • Bu kapta pişmiş yemek

    Balık tavası. Ciğer tavası.

[madencilik]

  • Maden eritilen saplı pota

    Kurşun tavası.

  • Kireç karıştırılan tekne
  • Deniz veya göllerde suların geri çekilmesiyle kuruyan bölüm

[denizcilik]

  • Gemilerde borda iskelesinin alt başındaki sahanlık
  • Fide yetiştirmek için ayrılmış toprak bölümü

Birleşik Kelimeler: tava böreği, tava ekmeği, elbasan tavası

TAVAN

[isim]

  • Bir yapının, kapalı bir yerin üst bölümünü oluşturan düz ve yatay yüzey, taban karşıtı

    Bir aralık başımı yukarı kaldırdım ve tavandan sarkan bezgin ışığa baktım. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

  • Bir şeyi değerlendirmede kabul edilen en yüksek seviye veya fiyat

    Yükseköğrenim görmüş bir devlet memurunun tavanı birinci derecenin dördüncü basamağıdır.

[halk ağzında]

  • Çatı kiremidi

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tavana vurmak
  • tavan başına çökmek (veya yıkılmak)
  • tavan yapmak

Birleşik Kelimeler: tavan aralığı, tavan arası, tavan fiyatı, tavan penceresi, tavan süpürgesi, asma tavan

TAVAS

[isim]

  • Denizli iline bağlı ilçelerden biri

TAVALIK

[sıfat]

  • Tavada pişirilmeye uygun (et, balık, midye)

MARTAVAL

[isim]

[argo]

  • Yalan, uydurma söz, palavra

    Dünkü yazdıklarının bütün martaval olduğunu bugün itiraf etmez misin? - Hüseyin Rahmi Gürpınar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • martaval atmak (veya okumak)

TAVATTUN (Kelime Kökeni: Arapça tavaṭṭun)

[isim]

[eskimiş]

  • Yurt edinme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tavattun etmek

MUTAVAAT (Kelime Kökeni: Arapça muṭāvaʿat)

[isim]

[eskimiş]

  • Boyun eğme, uyma, itaat etme

[sıfat]

[dil bilgisi]

  • Dönüşlü

Birleşik Kelimeler: mutavaat fiili

TAVASSUT (Kelime Kökeni: Arapça tavassuṭ)

[isim]

[eskimiş]

  • Aracılık, ara bulma, aracılık etme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tavassut etmek

TAVAF (Kelime Kökeni: Arapça ṭavāf)

[isim]

[din bilgisi]

  • İslam dininde hac sırasında Kâbe'nin çevresini yedi kez dönme

[eskimiş]

  • Bir şeyin çevresini dolaşma

[eskimiş]

  • Kutsal bir yeri ziyaret etme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tavaf etmek

KATAVAŞYA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[denizcilik]

  • Göçücü balıkların kışa doğru Karadeniz'den Akdeniz'e geçmesi, anavaşya karşıtı

MUTAVASSIT (Kelime Kökeni: Arapça mutavassiṭ)

[isim]

[eskimiş]

  • Aracı

MARTAVALCI

[sıfat]

  • Yalan söyleyen, palavracı

MARTAVALCILIK

[isim]

  • Yalan söyleme, yalancılık

PATAVATSIZ

[sıfat]

  • Sözlerinin nereye varacağını düşünmeden saygısızca konuşan, davranışlarına dikkat etmeyen (kimse)

    Münire'nin bazı patavatsız cümlelerini dudaklarını sıkarak bir dinleyişi vardı. - Halide Edip Adıvar

TAVAZZUH (Kelime Kökeni: Arapça tavażżuḥ)

[isim]

[eskimiş]

  • Açıklık kazanma, aydınlanma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tavazzuh etmek