İçinde Tar Bulunan 8 Harfli Kelimeler

İçerisinde TAR olan 8 harfli 76 kelime bulunuyor. İçinde TAR olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Tar ile başlayan 8 harfli kelimeler. tar ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

FÜZEATAR19, TARAFSIZ19, GİRİFTAR18, TARAFGİR18, TARİFSİZ18, LETARJİK17, BERTARAF16, İFTARİYE16, SAFTARON16, TARAFEYN16, TARİHSİZ16, BAŞTARDA15, İFTARLIK15, MUSTARİP15, TARAYICI15, ASTARSIZ14, ALEYHTAR14, KAYTAR14, MUHATARA14, TUTARSIZ14, TARTISIZ14, TARAFTAR14, TARİFELİ14, AKTARICI13, ÇOKSATAR13, TARİST13, KURTAR13, KASTARCI13, MUTARİZA13, MANTARCI13, SİLAHTAR13, TARTILIŞ13, TARTIŞMA13, TARAKSIZ13, TARİHSEL13, AHENKTAR12, DESTARLI12, KANTARCI12, RİKAPTAR12, TARLAKOZ12, TATARCIK12, KURTARIM11, KAYTARMA11, TAREKE11, MANTARSI11, SIRTARMA11, TARTIMLI11, TARLAMSI11, TARASSUT11, TARDETME11, TARIMSAL11, ASTARLIK10, AKTARİYE10, İBRİKTAR10, KURTARMA10, KOTARMAK10, KASTARLI10, MUKATTAR10, MUTTARİT10, MANTARLI10, MAKASTAR10, TUTARLIK10, TARTILMA10, AKTARTMA9, AKTARMAK9, AKTARLIK9, AKMANTAR9, KANTARLI9, KANTARMA9, KANTARON9, TARANMAK9, TARATMAK9, KATARAKT8, TARTARİK8, TARTARAT8, TARLATAN8

KATARAKT (Kelime Kökeni: Fransızca cataracte)

[isim]

[tıp]

  • Göz merceğinin saydamlığını yitirerek ağarmasından ileri gelen ve görmeyi engelleyen rahatsızlık, perde, akbasma, aksu

TARTARİK (Kelime Kökeni: Fransızca tartarique)

[sıfat]

[kimya]

  • Yapısında iki alkol ve iki asit bulunan (madde)

Birleşik Kelimeler: tartarik asit

TARTARAT (Kelime Kökeni: Fransızca tartrate)

[isim]

[kimya]

  • Tartarik asit tuzu

TARLATAN (Kelime Kökeni: Fransızca tarlatane)

[isim]

  • Kabarık görüntü vermek için değişik malzemelerle yapılan bir tür iç giysisi

AKTARTMA

[isim]

  • Aktartmak işi

AKTARMAK

[-e]

[-i]

  • Bir şeyi bir yerden, bir kaptan başka bir yere veya kaba geçirmek

[-i]

  • Bir şeyin yolunu, yönünü değiştirmek
  • Bir lehçeyi başka bir lehçeye uyarlamak
  • Toprağı altı üstüne gelecek bir biçimde iyice bellemek
  • İletmek, bildirmek

    Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır. - Haldun Taner

  • Bir kitabı başından sonuna kadar okumak
  • Birinin başka biriyle telefonla konuşmasını sağlamak

[-i]

  • Çatı kiremitlerinin kırık ve bozuk olanlarının yerlerine sağlamlarını koymak

[-i]

[edebiyat]

  • Alıntılamak

    Onun yerine Salâh Birsel'in bir şiirini aktaracağız. - Salâh Birsel

[edebiyat]

  • Kaynak kişiden derlenen herhangi bir parçayı kitlelere duyurmak ve yaymak

[edebiyat]

  • Tür değişikliği yapmak

    Romanı dizi filme aktarmak.

[bilişim]

  • Bir tekniğe göre biçimlendirmek, uyarlamak

[teknik]

  • Üretilmiş olan bir enerjiyi, başka organlara iletmek

AKTARLIK

[isim]

  • Aktarın yaptığı iş

AKMANTAR

[isim]

[bitki bilimi]

  • Tadı güzel ve besleyici bir tür mantar, keçi mantarı (Agaricus campestris)

KANTARLI

[sıfat]

[argo]

  • Çok ağır

    Yapabilse, bir an evvel kurtulmak isterdi bu kantarlı külfetten. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kantarlıyı savurmak

Birleşik Kelimeler: kantarlı küfür

KANTARMA

[isim]

  • Azılı atları zapt etmek için dillerini bastıracak biçimde yapılmış demir araç

    Gururu okşanılan bir erkek ise ağzına kantarma geçirilmiş bir küheylan kadar âcizdir, elinizde esirdir. - Hüseyin Cahit Yalçın

KANTARON (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Kızılkantarongillerden, hekimlikte kullanılan, sarı çiçekli, acı köklü, küçük bir bitki (Gentiana lutea)
  • Birleşikgillerden, sarı, mavi, kırmızı çiçekli türleri bulunan otsu bir bitki (Centaurea)

Birleşik Kelimeler: kızılkantaron, mavikantaron

TARANMAK

[nesnesiz]

  • Tarama işi yapılmak

    Saçlar, sımsıkı taranmış, fırçalanmış, ensesinde bir topuz yapılmıştı. - Halide Edip Adıvar

  • Kendi başını taramak

    Bugün bu tarağımla taranmıştım. - Sait Faik Abasıyanık

  • Dikkatlice bir şey aramak

TARATMAK

[-e]

[-i]

  • Tarama işini yaptırmak

ASTARLIK

[sıfat]

  • Astar olmaya elverişli (kumaş vb.)

AKTARİYE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭṭāriyye)

[isim]

[eskimiş]

  • Aktarın sattığı şeyler