[isim]

• Kılık kıyafet

  Lakin bir türlü ahaliye mahsus kisveyi üzerinden atamamış. - Refik Halit Karay

• Hacıların Kâbe'de giydikleri beyaz üstlük

Ata Sözleri ve Deyimler

• ... kisvesi altında
• kisveye bürünmek

[isim]

[eskimiş]

• Sıkıntı, iç sıkıntısı

  Doğrusu çok alın teri döktük amma değerdi / Neşe veren kasvetimiz yorgunluğu giderdi - Enis Behiç Koryürek

Ata Sözleri ve Deyimler

• kasvet basmak (veya çökmek)
• kasvet vermek

[isim]

[eskimiş]

• Karalama, müsvedde yapma

[isim]

• Betimleme

  Bugün bu saadet tasvirlerinin üstlerine birer siyah tül çekildi. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[edebiyat]

• Betim

[halk ağzında]

• Resim

Ata Sözleri ve Deyimler

• tasvir etmek
• tasvir gibi

[sıfat]

[eskimiş]

• Tasvir niteliğinde olan, tasvirle ilgili, betimlemeli, betimsel, deskriptif

[isim]

[bitki bilimi]

• Kuzey Afrika, İran ve Hindistan'da yetişen dikensiz küçük bir ağaç (Salvadora persica)

• Bu ağacın, ucu dövülüp fırça durumuna getirilen ve diş temizliğinde kullanılan çubuğu

[sıfat]

• Ayıplanacak durumda olan, rezil

[sıfat]

• Sıkıntılı

  Eski mahalle çok kasvetli, loş bir mahalle idi. - Osman Cemal Kaygılı

[isim]

• Düz duruma getirme, düzleme

[ticaret]

• Ödeme, verme

• Hükûmetçe bir yere gönderilen erlere verilen ve bilet yerine geçen kâğıt

Ata Sözleri ve Deyimler

• tesviye etmek

[isim]

[eskimiş]

• Giysi

  Bütün esvabı bir mintan ve eski bir pantolondan ibaretti. - Yahya Kemal Beyatlı

[isim]

• İsveç halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

[isim]

• Bir düşünce veya davranışın doğru olduğunu belirtme, onama, uygun bulma

Ata Sözleri ve Deyimler

• tasvip etmek
• tasvip görmek

[isim]

• Rüsva olma durumu

[sıfat]

• Betimlemeci

[isim]

• Yemenicilerin kullandığı ölçü