İçinde Sk Bulunan 6 Harfli Kelimeler

İçerisinde SK olan 6 harfli 56 kelime bulunuyor. İçinde SK olan 6 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Sk ile başlayan 6 harfli kelimeler. sk ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

HASKÖY19, SKOZ17, JETSKİ16, MOSKOF16, SKOS15, SKÜL15, SKAVUT14, SKAL13, ASKICI12, BASKÇA12, SKÇİ12, BASKÜL11, ISKAÇA11, KISK11, SKÜN11, SKÜT11, PASKAL11, ÜSKÜRE11, BASKIN10, ÇİSKİN10, SKUR10, ESKİCE10, ESKİCİ10, KUSKUS10, SKAT10, SUSKUN10, USKURU10, ASKILI9, BASKİL9, BASKET9, SKET9, ESKİMO9, ISKOTA9, ISKUNA9, KUSKUN9, MESKUT9, MESKUN9, MISKAL9, MASKOT9, MUSKAT9, ESKİME8, ESKORT8, ESKRİM8, İSKOTA8, SKİN8, SKET8, SKAL8, MESKEN8, MENİSK8, ASKERİ7, İSKETE7, İSKELE7, KESKİN7, KASKET7, SK7, TESKİN7

ASKERÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿaskerī)

[sıfat]

  • Askerlikle ilgili, askere özgü

    Sonra subay salonunda, askerî sorgu yargıcının karşısına çıkardılar. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: askerî ambargo, askerî ataşe, askerî güç, askerî hastane, askerî inzibat, askerî kaput, askerî rüştiye

İSKETE (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Serçegillerden, gagaları dişli, zararlı böcek ve kurtlarla beslenen, güzel sesli bir kuş (Parus ater)

Birleşik Kelimeler: dağ isketesi

İSKELE (Kelime Kökeni: İtalyanca scala)

[isim]

  • Deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış, denize doğru uzanan yer

    Vapurdan indi, iskeleye çıkar çıkmaz etrafına bakındı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü veya gemiye çıkmayı sağlayan merdiven

    Oturduğu yerden kalkıyor, iskele zincirine uzanan eli, iskele tabanına basan ayağı, kendini çekiyor yukarı. - Zeyyat Selimoğlu

  • Vapur uğrağı olan şehir veya kasaba
  • İçerilerde bulunan bir yerin kendine en yakın olan deniz taşıtı uğrağı veya demir yolu durağı

    Mudanya, Bursa'nın iskelesidir.

  • Yapıların dışında sıvama, boyama veya onarım için keresteden kat kat kurulan, çalışma sırasında üstüne çıkılan çatkı
  • Geminin sol yanı

[sinema]

[televizyon]

  • Işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iskele almak

Birleşik Kelimeler: iskele alabanda, iskele babası, iskele kelepçesi, iskele kuşu, sürme iskele, ip iskelesi

KESKİN

[sıfat]

  • Çok kesici, iyi kesen

    Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[mecaz]

  • Tiz (ses)

    Bir kadın sesiydi bu. İnce ve keskin, dikkati hemen kapan ve bırakmayan bir ses. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Kırıcı, incitici

    En yakın dostlarının bile kusurlarını keskin bir dille yüzlerine vururmuş. - Haldun Taner

[mecaz]

  • Etkili, sert

    Masanın başında, güneşten yanmış yüzü, sert ve derin çizgilerle dolu, keskin bakışlı, kıranta bir adam oturuyor. - Esat Mahmut Karakurt

[mecaz]

  • Kıvrak

    Bu çeneyle atbaşı giden keskin bir zekâsı var. - Cahit Sıtkı Tarancı

[mecaz]

  • Hassas

[mecaz]

  • Dikkatli

[argo]

  • Zampara

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keskin sirke küpüne (veya kabına) zarar
  • keskin zekâ keramete kıç attırır

Birleşik Kelimeler: keskin nişancı, gözü keskin

[isim]

  • Kırıkkale iline bağlı ilçelerden biri

KASKET (Kelime Kökeni: Fransızca casquette)

[isim]

  • Genellikle erkeklerin giydiği, önü siperli başlık

    Kaldırımın önünde esas vaziyete geçip kasketini çıkardı. - Orhan Kemal

RİSKLİ

[sıfat]

  • Riski olan

    Rastgele ve dağınık yeni bir oyun çatısı sunmak elbette riskli bir şeydi. - Haldun Taner

TESKİN (Kelime Kökeni: Arapça teskīn)

[isim]

  • Acı, öfke, heyecan vb. duyguları yatıştırma, dindirmeye çalışma

    Ev sahibi erkek beni, kadın da onu teskine uğraşıyordu. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • teskin etmek

ESKİME

[isim]

  • Eskimek işi

ESKORT (Kelime Kökeni: Fransızca escorte)

[isim]

  • Koruma aracı

ESKRİM (Kelime Kökeni: Fransızca escrime)

[isim]

[spor]

  • Dürtücü kılıç, kesici kılıç ve delici kılıç adı verilen silahlarla yapılan spor, kılıç oyunu

İSKOTA (Kelime Kökeni: İtalyanca scotta)

[isim]

[denizcilik]

  • Yelkenleri açmak ve tutmak için alt köşelerine bağlanan halat, zincir ve palangadan oluşan donanım

    Suların kaburgalarındaki serinliği / iskotada uğuldayan rüzgâr - Orhan Veli Kanık

MİSKİN (Kelime Kökeni: Arapça miskīn)

[sıfat]

  • Çok uyuşuk olan (kimse)

    Hayran olduğum adamı miskin bir mektep çocuğu gibi yaka paça alıp götürdü. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

  • Hoş görülemeyecek durumlar karşısında tepki göstermeyen (kimse)
  • Cüzzam hastalığına tutulmuş olan (kimse)

[eskimiş]

  • Âciz, zavallı

    Âşık olan miskin olur / Hak yoluna teslim olur - Yunus Emre

Birleşik Kelimeler: miskinhane, miskin hastalığı, miskinler tekkesi

MİSKET (Kelime Kökeni: Fransızca muscat)

[isim]

  • Mis üzümünden yapılan şarap
  • Misket üzümü

Birleşik Kelimeler: misket üzümü, Bornova misketi, Yalova misketi

[isim]

  • Bomba ve şarapnellerin içinde bulunan kurşun veya demir tanelerin adı

    Yalnız miralayın sağ bacağını bir gülle misketi fena hâlde hırpalamış. - Nazım Hikmet

  • Bilye

    Çocuk muyuz da iki miskete, üç gazoz kapağına bahse girelim? - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: misket domates, misket oyunu

[isim]

[halk ağzında]

  • Ankara ve çevresinde oynanan bir tür halk oyunu
  • Bu oyunun müziği

MİSKAL (Kelime Kökeni: Arapça mis̱ḳāl)

[isim]

[eskimiş]

[matematik]

  • 4,810 gram olan bir ağırlık ölçü birimi

    Miskal, inci ölçmekte kullanılan bir ağırlık birimiydi. - Selçuk Erez

MESKEN (Kelime Kökeni: Arapça mesken)

[isim]

  • Konut(I)

    Bu acayip meskeninde yaz kış kalın kepeneğe sarılmış otururdu. - Memduh Şevket Esendal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesken tutmak