İçinde Sbe Bulunan Kelimeler

İçinde SBE olan 15 kelime bulunuyor. İçerisinde SBE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

14 Harfli Kelimeler

HASBETENLİLLAH25

12 Harfli Kelimeler

TARSUSBEYAZI23

11 Harfli Kelimeler

HASBELKADER20

9 Harfli Kelimeler

BESBEDAVA22, GASBETMEK17, TERSBEŞİK15, KESBETMEK13, NASBETMEK13

8 Harfli Kelimeler

GASBETME16, BESBELLİ13, BESBETER13, KESBETME12, NASBETME12

7 Harfli Kelimeler

AYSBERG16

6 Harfli Kelimeler

ASBEST10

ASBEST (Kelime Kökeni: Fransızca asbeste)

[isim]

[mineraloji]

  • Tremolitin bozulmasından oluşan, lifli, kırılmadan bükülebilen ve ateşte niteliği değişmeyen bir mineral, taş pamuğu, kaya lifi

Birleşik Kelimeler: asbest yünü

KESBETME

[isim]

  • Kesbetmek işi

NASBETME

[isim]

  • Nasbetmek işi

KESBETMEK (Kelime Kökeni: Arapça kesb + Türkçe etmek)

[nesnesiz]

  • Kazanmak, elde etmek

    İş bu mertebe ciddiyet kesbetmiş mi birader? - Attila İlhan

NASBETMEK (Kelime Kökeni: Arapça naṣb + Türkçe etmek)

[-e]

[-i]

[eskimiş]

  • Atamak

BESBELLİ

[zarf]

  • Açık bir biçimde

    Açlığını kim duyar eğri ovaların, yanık dağların / Ölülerin duymadığı besbelli - Fazıl Hüsnü Dağlarca

  • Anlaşıldığına göre, anlaşılıyor ki

    Bu sonsuzluğun içinde işte besbelli sen de kendini kaybederek apışıp kalmışsın. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

BESBETER

[sıfat]

  • Çok kötü, beş beter

TERSBEŞİK

[isim]

[spor]

  • Sırtüstü yatışta kollarla, bükülü durumdaki dizleri kavrayarak sırt üzerinde baş ve ayak yönünde sallanma, yuvarlanma

GASBETME

[isim]

  • Gasbetmek işi

AYSBERG (Kelime Kökeni: İngilizce iceberg)

[isim]

[coğrafya]

  • Buz dağı

GASBETMEK (Kelime Kökeni: Arapça ġaṣb+ Türkçe etmek)

[-i]

  • Bir şeyi zorla, izinsiz almak

HASBELKADER (Kelime Kökeni: Arapça ḥasb + ḳader)

[zarf]

[eskimiş]

  • Rastlantı sonucu olarak, tesadüfen
  • Yazgıdan dolayı

BESBEDAVA

[sıfat]

  • Pek ucuz

TARSUSBEYAZI

[isim]

[bitki bilimi]

  • Adana ve Mersin çevresinde üretilen, kalın kabuklu, beyaz renkli bir tür yerli üzüm

HASBETENLİLLAH (Kelime Kökeni: Arapça ḥasbetenlillah)

[zarf]

[eskimiş]

  • Tanrı için, Tanrı uğruna, Tanrı rızası için, karşılık beklemeksizin

    Hasbetenlillah konuşan öteki mebuslar can ve yürekten yardım vadettiler. - Reşat Nuri Güntekin