İçinde Rpe Bulunan Kelimeler

İçinde RPE olan 23 kelime bulunuyor. İçerisinde RPE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

13 Harfli Kelimeler

MİSAFİRPERVER31

11 Harfli Kelimeler

HAYIRPERVER28

10 Harfli Kelimeler

DEMİRPERDE19, SERPELEMEK16, ETEKSERPEN15

9 Harfli Kelimeler

PEYDERPEY23, ÜRPERTİCİ18, ÜRPERTMEK16, SERPELEME15, ÜRPERTİLİ15, İSKARPELA14

8 Harfli Kelimeler

RPECİK21, GÜRPEDEK20, KÖRPELİK18, ŞİRPENÇE18, ÜRPERTME15, ÜRPERMEK15, KERPETEN12

7 Harfli Kelimeler

ÜRPERİŞ16, ÜRPERME14, ÜRPERTİ13

5 Harfli Kelimeler

ARPEJ18, KÖRPE15

KERPETEN (Kelime Kökeni: Arapça kelbetān)

[isim]

  • Çivi sökmeye veya diş çekmeye yarayan, hareketli bir eksen çevresinde çapraz iki parçadan oluşmuş, kıskaç biçimindeki araç

ÜRPERTİ

[isim]

  • Ürperme duygusu

    İncir ağacının altında her zamanki isimsiz ürpertiyle titriyorum. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ürperti vermek

İSKARPELA (Kelime Kökeni: İtalyanca scarpello)

[isim]

  • Tahta, metal veya taşı işlemeye yarayan çelik araç

ÜRPERME

[isim]

  • Ürpermek işi

    Bahçemde / Yağmur bunun için yağıyor / Bunun için bu ürpermeler - Halit Fahri Ozansoy

ETEKSERPEN

[sıfat]

[mecaz]

  • Kıyafeti toplu olmayan, pasaklı

SERPELEME

[isim]

  • Serpelemek işi

ÜRPERTİLİ

[sıfat]

  • Titreşimli

    Gözleri pırıl pırıl, sesi ürpertili. - Yusuf Ziya Ortaç

ÜRPERTME

[isim]

  • Ürpertmek işi

ÜRPERMEK

[nesnesiz]

  • Korku, tiksinti, üşüme vb. yüzünden tüylerin dikilip derinin nokta nokta kabarmasıyla görülen ani titreme

    Fısıltılar duyarım, ürperirim / Terasta sanki bir ayak sesinden - Halit Fahri Ozansoy

[mecaz]

  • Korkmak

    Gecenin durgun saatlerinde top sesleri ile ürperiyordu İstanbul. - Yusuf Ziya Ortaç

KÖRPE

[sıfat]

  • Dalından yeni koparılmış, tazeliği üstünde, daha büyümemiş (bitki), kart karşıtı

    Körpe fidan.

  • Çok genç (kimse)

    Köşedeki masada körpe, ötekinde olgun birer hoş kadın... - Refik Halit Karay

  • Yavruluktan henüz çıkmış (hayvan)

    Kaplan ve yılan, körpe ceylan hayaliyle gözlerini kapadılar. - Halide Edip Adıvar

[mecaz]

  • Henüz bozulmamış, yıpranmamış

    Körpe ruhlar üzerinde heykeltıraş gibi çalışmayı severim. - Necip Fazıl Kısakürek

SERPELEMEK

[nesnesiz]

  • Seyrek damlalar durumunda yağmak

    Yağmurun serpelediği olurdu eski yaz günlerinde, bulut geçti derlerdi. - Oktay Rifat

  • Sürekli olarak ve az serpmek

ÜRPERTMEK

[-i]

  • Ürperti vermek

    Bu sesin tüyleri ürperten dehşeti kadınları hatta komitaları bile buz gibi dondurdu. - Ömer Seyfettin

ÜRPERİŞ

[isim]

  • Ürperme işi

    Bu çamlığın bütün kokularını, seslerini ve ürperişlerini duydum. - Abdülhak Şinasi Hisar

KÖRPELİK

[isim]

  • Körpe olma durumu, tazelik, taravet

    O zaman yüzünün çocuklara mahsus körpeliği masuniyetle birleşmişti. - Peyami Safa

ŞİRPENÇE (Kelime Kökeni: Farsça şīr + pence)

[isim]

[eskimiş]

[tıp]

  • Deri altı hücre dokusunun ve yağ bezlerinin iltihaplanmasından oluşan, genişlediğinde çok tehlikeli olabilen, stafilokokların sebep olduğu bir kan çıbanı, kızılyara, aslanpençesi

    Araya taraya gördüğünüz küçük bir sivilceye şirpençe adını takmışsınız. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu