İçinde Pul Bulunan Kelimeler

İçinde PUL olan 29 kelime bulunuyor. İçerisinde PUL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Pul kelimesinin anlamı nedir? Pul ile başlayan kelimeler. Pul ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

ÇAPULACILIK24, ÇAPULLANMAK20

10 Harfli Kelimeler

ÇAPULCULUK23, ÇAPULLANMA19, ÇAPULLAMAK19

9 Harfli Kelimeler

ÇAPULLAMA18, OROSPULUK18, PULLANMAK15, TAPULAMAK15

8 Harfli Kelimeler

ÇAPULACI20, PULCULUK18, PULLUKÇU18, PULUÇLUK18, PULLANMA14, PULLAMAK14, TAPULAMA14

7 Harfli Kelimeler

ÇAPULCU19, PULLAMA13

6 Harfli Kelimeler

PULSUZ16, ÇAPULA14, PULLUK12, PULMAN12, TAPULU12

5 Harfli Kelimeler

PULCU14, PUL14, ÇAPUL13, AMPUL11, PULLU11

3 Harfli Kelimeler

PUL8

PUL (Kelime Kökeni: Farsça pūl)

[isim]

  • Posta parası karşılığı mektup zarfı, kartpostallara ve damga resmine karşılık kâğıtlara yapıştırılan, basılı küçük kâğıt parçası

    Mektuplarına kendi pullarını yapıştırırlar, kendi memurlarıyla sevk ederlerdi. - Falih Rıfkı Atay

  • Bazı giysilerde süs olarak kullanılan parlak, incecik, genellikle metal levhacık

    Arkasında bir omzu tamamıyla açık, altın pul işlemeli bir akşam tuvaleti vardı. - Halide Edip Adıvar

  • Tavla oyununda kullanılan, plastik, tahta vb.nden yapılmış yassı yuvarlak levhacık
  • Vida, cıvata vb. şeylerin boynuna geçirilen, ortası delik metal levhacık
  • Propaganda amacıyla kullanılan yazılı küçük kâğıt
  • Küçük ve ince tabakacıklar

[bitki bilimi]

  • Üzerinde bulunduğu organa yapışık, biçim ve yapıca çok basit yaprakların her biri

[hayvan bilimi]

  • Balıkların, sürüngenlerin ve bazı kuşlarla memelilerin vücudunu kaplayan boynuzsu, sert levhacık

    Bir adamla minimini bir kız çocuğu elleri balık pulu içinde balık avlıyordu. - Sait Faik Abasıyanık

[eskimiş]

  • Akçeden küçük metal para

Ata Sözleri ve Deyimler

  • pula dönmek
  • pul tutmak

Birleşik Kelimeler: pul biber, pul kanatlılar, pul koleksiyoncusu, pul koleksiyonculuğu, pul pul, pul şişe, para pul, damga pulu, denetim pulu, evren pulu, posta pulu, taksa pulu

AMPUL (Kelime Kökeni: Fransızca ampoule)

[isim]

  • İçinde, elektrik akımı ile akkor durumuna gelerek ışık verebilen bir iletkeni bulunan, havası boşaltılmış cam şişe

    Karşımdaki duvara takılmış iki ampulden biri sönüktü ve bir gözü kırpılmış bir insan gibi bana bakıyordu. - Kemal Bilbaşar

  • İçinde sıvı durumda ilaç bulunan, kapalı cam tüp

Birleşik Kelimeler: mum ampul

PULLU

[sıfat]

  • Üzerine pul yapıştırılmış

    Pullu dilekçe.

  • Üzerine pul işlenmiş

    Pullu gece elbisesi.

  • Pulu olan

    Pullu cıvata. Pullu balık.

Birleşik Kelimeler: pullu sazan, allı pullu, telli pullu

PULLUK (Kelime Kökeni: Bulgarca)

[isim]

  • Toprağı sürmek için kullanılan tarım aracı

PULMAN (Kelime Kökeni: Fransızca pullman)

[isim]

  • Yatar koltuk
  • Trenin yatabilen koltukları olan vagonu

TAPULU

[sıfat]

  • Tapusu olan

    Tapulu tarla.

[mecaz]

  • Emri altında, maiyetinde

    Babasının tapulu şoförüymüşüm, peşin para vermiş gibi çıkıştı. - Aka Gündüz

PULLAMA

[isim]

  • Pullamak işi

ÇAPUL

[isim]

  • Soygunculuk, plaçka

    Tanınmamak için yüzlerini karalayarak gece çapuluna çıkmış iki haydut. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[tarih]

  • Yağma

PULLANMA

[isim]

  • Pullanmak işi

    Zarfların yazılması, teksir edilenlerin zarflarının pullanması yarım gününü aldı. - Selçuk Erez

  • Dış derinin boynuzsu küçük pullar veya büyük geniş parçalar durumunda dökülmesi

    Bazı ateşli hastalıklardan sonra deride pullanma görülebilir.

PULLAMAK

[-i]

  • Üzerine pul yapıştırmak

    Zarfı pulladı.

  • Süslemek

    Çatının üstünü kiremitle pullayıp süsledi. - Lâtife Tekin

TAPULAMA

[isim]

  • Tapulamak işi

    Tapulama yasası.

ÇAPULA

[isim]

[halk ağzında]

  • Kaba deriden yapılmış ucu sivri ve kıvrık ayakkabı

PULCU

[isim]

  • Pul satan kimse
  • Pul derleyen veya derleyenlere pul satan kimse, pul koleksiyoncusu, filatelist

PULUÇ

[sıfat]

[eskimiş]

  • Cinsel gücü olmayan (erkek)

PULLANMAK

[nesnesiz]

  • Zarf, mektup, evrak vb.nin üzerine pul yapıştırılmak
  • Pul pul olmak