İçinde Oval Bulunan Kelimeler

İçinde OVAL olan 22 kelime bulunuyor. İçerisinde OVAL geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Oval kelimesinin anlamı nedir? Oval ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

11 Harfli Kelimeler

YALOVALILIK22

10 Harfli Kelimeler

KOVALAMACA21, KOVALANMAK18, KOVALATMAK18

9 Harfli Kelimeler

KOVALAYIŞ22, MOLDOVALI21, KOVALANIŞ20, KOVALAMAK17, KOVALANMA17, KOVALATMA17, OVALANMAK17, OVALATMAK17

8 Harfli Kelimeler

YALOVALI18, KOVALAMA16, OVALATMA16, OVALANMA16, OVALAMAK16

7 Harfli Kelimeler

KOVALIK15, OVALAMA15

6 Harfli Kelimeler

OVALIK14

5 Harfli Kelimeler

OVALI13

4 Harfli Kelimeler

OVAL11

OVAL (Kelime Kökeni: Fransızca ovale)

[sıfat]

  • Yumurta biçiminde olan, yumurtamsı, söbe, beyzi

[matematik]

  • Özellikle elips gibi iki simetri ekseni olan kapalı eğrinin oluşturduğu şekil

OVALI

[sıfat]

  • Ovada yaşayan, ova halkından olan

OVALIK

[sıfat]

  • Ovası olan, ovalarla kaplı

    Ovalık memleket.

KOVALIK

[isim]

[halk ağzında]

  • Sazlık yer

    Ne bileyim, biri geçerken tarlanın önünden, burası gendi, kovalıktı, su basardı, Selim açtı, Selim adam etti bu tarlayı desin arkamdan. - Necati Cumalı

OVALAMA

[isim]

  • Ovalamak işi

    Alnına ve şakaklarına soğuk su serperek başını ovalamaya devam etti. - Peyami Safa

KOVALAMA

[isim]

  • Kovalamak işi

    O kaçmalar, kovalamalar, kışkırtıcı hareketlerin hepsi onda da vardı. - Necati Cumalı

OVALATMA

[isim]

  • Ovalatmak işi

OVALANMA

[isim]

  • Ovalanmak işi

OVALAMAK

[-i]

  • Ellerini bir şeye veya birbirine sürtmek

    Kocası okurken gözleriyle satırları takip ediyor, elleriyle boncuk çantasını ovalıyordu. - Ömer Seyfettin

  • Sertçe ovmak

    Çok geceler gözlerimi ovalaya ovalaya uykumu dağıtmaya çalışır, kendimi güç tutarak verilen işleri yapmaya uğraşırdım. - Etem İzzet Benice

  • Ezmek veya ufak parçalara ayırmak

KOVALAMAK

[-i]

  • Kovmak
  • Kaçanın arkasından koşmak, yakalamaya çalışmak

    Kendilerini kovalayanlardan kurtulmalarına rağmen tehlike henüz geçmiş değildi. - İhsan Oktay Anar

[mecaz]

  • Bir şeyin arkasına düşüp elde etmeye veya bir sonuca bağlamaya çalışmak, izlemek, takip etmek

    Olayların ardı arası kesilmez. Hepsi birbirini kovalar. - Necip Fazıl Kısakürek

[spor]

  • Yarışta, kaçmakta olan koşucu veya koşucuları yakalamaya çalışmak

KOVALANMA

[isim]

  • Kovalanmak işi

KOVALATMA

[isim]

  • Kovalatmak işi

OVALANMAK

[nesnesiz]

  • Ovalama işine konu olmak
  • Kendi kendini ovmak

OVALATMAK

[-e]

[-i]

  • Ovalama işini yaptırmak

KOVALANMAK

[nesnesiz]

  • Kovalama işine konu olmak