İçinde Ost Bulunan Kelimeler
İçinde OST olan 104 kelime bulunuyor. İçerisinde OST geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Ost ile başlayan kelimeler. Ost ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
15 Harfli Kelimeler
KARTPOSTALCILIK26
13 Harfli Kelimeler
POSTMODERNİZM27, LİPOSTRUCTURE24, ELEKTROSTATİK15
12 Harfli Kelimeler
OTOSTOPÇULUK25, BAŞHOSTESLİK24, KLOSTROFOBİK24, KARTPOSTALCI22, OROSTOPOLLUK22, KOSTAKLANMAK15
11 Harfli Kelimeler
KLOSTROFOBİ23, KOSTÜMCÜLÜK23, AGNOSTİSİZM22, KOMPOSTOLUK21, BOSTANCILIK20, HİDROSTATİK19, APOSTERİORİ18, POSTALANMAK18, POSTRESTANT18, TOSTOPARLAK18, LOSTROMOLUK17, ANTEROSTOMİ15, TESTOSTERON15, KOSTAKLANMA14
10 Harfli Kelimeler
OSTEOLOJİK23, POSTACILIK21, DOSTSUZLUK20, POSTMODERN20, VARDAKOSTA20, DOSTLAŞMAK18, GROSTONLUK18, ZENDOSTLUK18, PROSTELALI17, POSTALAMAK17, POSTALANMA17, KARTPOSTAL16
9 Harfli Kelimeler
OSTEOLOJİ22, BAŞHOSTES21, OTOSTOPÇU21, KOSTÜMSÜZ20, NOSTALJİK20, DEFROSTER19, HİGROSTAT19, POSTAHANE19, MANDAPOST18, OROSTOPOL18, POSTNİŞİN18, DOSTLAŞMA17, GELENDOST17, HOSTESLİK16, KOSTÜMLÜK16, POSTALAMA16, TOSTÇULUK16, BOSTANLIK14, KOLOSTRUM14, MOSTRALIK13
Tümünü Gör
8 Harfli Kelimeler
APOSTROF21, HİPOSTAZ21, NOSTALJİ19, KOSTÜMCÜ18, KOMPOSTO17, BOSTANCI16, OSTEOLOG16, GLASNOST15, KOSTÜMLÜ15, POSTULAT15, AGNOSTİK14, LOSTRACI14, PROSTELA14, AKROSTİŞ13, LOSTROMO13, ROSTOLUK12
7 Harfli Kelimeler
POSTSUZ18, POSTACI17, DOSTSUZ16,
6 Harfli Kelimeler
POSTİŞ15, DOSTÇA13, HOSTES13, POSTLU13, EPOSTA12, POSTAL12, POSTER12, TOSTÇU12, KOSTÜM11, BOSTAN10, MOSTRA9, KOSTAK8, KOSTER8, KOSTİK8, LOSTRA8, REOSTA8
5 Harfli Kelimeler
POSTA11, ROSTO8
4 Harfli Kelimeler
POST10, DOST8, TOST6
TOST (Kelime Kökeni: İngilizce toast)
- İçine peynir, sucuk vb. konularak özel makinesiyle gevretilip kızartılmış ekmek
Birleşik Kelimeler: tost ekmeği, tost makinesi
KOSTAK
-
Zarif, kibar, çalımlı, güzel giyinmiş, yakışıklı
Boşa kostaklanma kostak değilsin karam - Halk türküsü
- Yiğit, kabadayı, yürekli
KOSTER
- Kıyı limanları arasında sefer yapmak üzere inşa edilmiş ve donatılmış küçük yük gemisi
KOSTİK (Kelime Kökeni: Fransızca caustique)
-
Hayvan ve bitki dokularını yakan, aşındıran
Kostik sıvı.
Birleşik Kelimeler: potas kostik, sut kostik
LOSTRA (Kelime Kökeni: İtalyanca lustra)
- Ayakkabı boyama
Birleşik Kelimeler: lostra salonu
REOSTA (Kelime Kökeni: Fransızca rhéostat)
- Elektrik akımının şiddetini azaltıp çoğaltmaya yarayan araç, dimmer
ROSTO (Kelime Kökeni: İtalyanca arrosto)
- Haşlandıktan sonra veya doğrudan doğruya kızartılarak pişirilen, dilim dilim kesilen et
DOST (Kelime Kökeni: Farsça dūst)
-
Sevilen, güvenilen, yakın arkadaş, gönüldaş, iyi anlaşılan kimse, düşman karşıtı
Ben giderim adım kalır / Dostlar beni hatırlasın - Âşık Veysel
-
Erkek veya kadının evlilik dışı ilişki kurduğu kimse, zamazingo
Bir dostu vardı, belalı, çapkın bir delikanlı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Sahibine sevgi gösteren hayvan
Köpek insan dostudur.
-
Bir şeye aşırı ilgi duyan, koruyan kimse
Kitap dostu.
-
İyi geçinen, aralarında iyi ilişki bulunan
Yüzleri tatlı, dilleri tatlı, dost insanlardı bunlar. - Tarık Buğra
Ata Sözleri ve Deyimler
- dost acı söyler
- dosta düşmana karşı
- dost ağlatır, düşman güldürür
- dost başa, düşman ayağa bakar
- dost bin ise azdır, düşman bir ise çoktur
- dost dostun ayıbını yüzüne söyler
- dost dostun eyerlenmiş atıdır
- dost edinmek (veya kazanmak)
- dost ile ye, iç alışveriş etme
- dost kara günde belli olur
- dostlar alışverişte görsün (diye)
- dostlar başına
- dostlar başından ırak
- dostlar şehit, biz gazi
- dost olmak
- dost sözü acıdır
- dost tutmak
- dostun attığı taş baş yarmaz
Birleşik Kelimeler: dost canlısı, dost düşman, dost kazığı, eş dost, kadim dost, yakın dost, zendost, aile dostu, baba dostu, can dostu, iyi gün dostu, kara gün dostu
MOSTRA (Kelime Kökeni: İtalyanca mostra)
- Örnek, göstermelik, model
Ata Sözleri ve Deyimler
- mostra olmak
BOSTAN (Kelime Kökeni: Farsça būstān)
-
Sebze bahçesi
Babası küçük bostanda yere eğilmiş, salatalıkları koparıyor. - Peyami Safa
- Kavun, karpuz tarlası
- Kavun ve karpuza verilen ortak ad
Ata Sözleri ve Deyimler
- bostana dadanan eşeğin kuyruğu, kulağı olmaz
- bostan gök iken pazarlık yapılmaz
Birleşik Kelimeler: bostan bekçisi, bostan bozuntusu, bostan dolabı, bostan gölgeliği, bostan kebabı, bostan korkuluğu, bostan patlıcanı
POST (Kelime Kökeni: Farsça pūst)
-
Tüylü hayvan derisi
Belinde ince bir ceylan postu, sırtında ağaç liflerinden örülmüş kaba bir atkı vardı. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
-
Tarikatlarda şeyhlik makamı
Hacı Bektaş postu.
-
Makam
Kiminin meselesi geçim, kiminin seçim, kiminin post. - Orhan Veli Kanık
- Bazı deyimlerde `can` anlamında kullanılan bir söz
Ata Sözleri ve Deyimler
- post elden gitmek
- postu deldirmek
- postu kurtarmak
- postuna oturmak
- postuna saman doldurmak
- postundan olmak
- postu sermek
- post vermek
Birleşik Kelimeler: post kavgası, keçi postu
DOSTANE (Kelime Kökeni: Farsça dūstāne)
-
Dostça
Bu mağazaya girdiğimiz vakit güler yüzlü ve çok dostane kabul edildik. - Yahya Kemal Beyatlı
KOSTÜM (Kelime Kökeni: Fransızca costume)
- Ceket, pantolon ve bazen de yelekten oluşan erkek takım giysisi
-
Çoğunlukla sokakta giyilmek için dikilmiş kadın giysisi
Arkasındaki kostümleri, manken üstünde gibi durur. - Sermet Muhtar Alus
- Sinema ve tiyatroda rol gereği giyilen kıyafetlerin genel adı
POSTA (Kelime Kökeni: İtalyanca posta)
-
Bir yere gelen veya bir yerden gönderilen mektup ve emanetlerin tümü
Eşyalarımı ilk posta ile bir denk yapıp İstanbul'a gönderdim. - Ömer Seyfettin
- Genellikle bu emanetleri götüren taşıt
-
Bu emanetleri toplayan ve dağıtan kuruluş ve bu kuruluşun bulunduğu yer
Yazısı silinmiş, kâğıdı sarı / Mektubumu geri getirdi / Dünya postaları - Arif Nihat Asya
-
Takım, kol
Sağa sola postalar çıkarıldı. İşçi postaları nöbetleşe çalışırlar.
-
Kez, defa, sefer
Bu araba bütün eşyayı dört postada taşır.
- Yirmi dört saatlik çalışma gününün, çalışma bölümlerinden her biri, vardiya
- Bir sanayi veya ticaret işletmesinde aynı süre içinde çalışanların tümü
-
Hizmet nöbetinde bulunan er
Posta, şu zarfı komutana götür.
-
Vapur, tren, uçak vb. taşıtlarla yapılan yolculuk
Karadeniz postası. Avrupa postası.
Ata Sözleri ve Deyimler
- posta etmek
- posta koymak (veya atmak)
- postaya atmak (veya vermek)
- posta yapmak
- postayı kesmek
Birleşik Kelimeler: postane, posta kartı, posta kodu, posta kutusu, posta pulu, posta treni, acele posta, elektronik posta, e-posta
ROSTOLUK
- Rosto yapmaya elverişli (et)