[isim]

• Süngü gibi yalnız batırılarak yaralamaya yarayan, kısa, düz ve ensiz kılıç

[isim]

• Saçın küçük tutamlar biçiminde değişik renklerde boyanmış durumu

[isim]

[bitki bilimi]

• Su ve kara yosunlarının, kökü andıran tutunma organı

[isim]

[fizik]

• Aspiratör

[isim]

• Yetkili bir kimsenin bir konuda yayın organlarına yaptığı açıklama, beyanat

  Yan tutmadan davranacağını ve davranılmasını isteyen demecini yaymıştı. - Tarık Buğra

Ata Sözleri ve Deyimler

• demeç vermek

[isim]

[denizcilik]

• Yedek olarak kullanılan ince halat

[sıfat]

• Bilinmeyen, bilinmedik

  Artık demir almak günü gelmişse zamandan / Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan - Yahya Kemal Beyatlı

[isim]

[eskimiş]

[dil bilgisi]

• Edilgen fiil, malum karşıtı

[eskimiş]

[matematik]

• Bilinmeyen

[isim]

• Bal peteğini oluşturan altı köşeli gözeneklerden her biri

[isim]

[bitki bilimi]

• Papatya ve ayçiçeğinde olduğu gibi, sapın yassılaşmış ve genişlemiş ucu üzerinde çiçeklerin yan yana toplanmasıyla oluşan çiçek durumu

[isim]

• Kavis

• Çay ve ırmağın dönemeç yeri

[isim]

[eskimiş]

• Bilinmeyen, anlaşılmayan şeyler, meçhuller

[sıfat]

• Eğmeci olan, kavisli, mukavves

[isim]

• Ambalaj içinde bulunan malları birbirinden ayırmaya yarayan koruyucu parça

[isim]

• Balinalardan ve özellikle ispermeçet balinasının başından çıkarılan, mum yapımı ve kozmetik sanayisinde kullanılan beyaz bir madde

[isim]

• Bir yolun yön değiştirdiği yer, viraj

  Saffet Bey ilk dönemeci döner dönmez, yamağın eline cep saatimi tutuşturup şiddetli emir verdim. - Aka Gündüz

[mecaz]

• Bir durum, tutum, davranış ve düşüncedeki aşama

[isim]

• Balıkesir iline bağlı ilçelerden biri