İçinde Kırma Bulunan Kelimeler

İçinde KIRMA olan 17 kelime bulunuyor. İçerisinde KIRMA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kırma kelimesinin anlamı nedir? Kırma ile başlayan kelimeler. Kırma ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

10 Harfli Kelimeler

KIRMACILIK17

9 Harfli Kelimeler

FIŞKIRMAK21, PAVKIRMAK21, HIÇKIRMAK19, HAYKIRMAK17, ÇIMKIRMAK16

8 Harfli Kelimeler

FIŞKIRMA20, PAVKIRMA20, HIÇKIRMA18, HAYKIRMA16, ÇIMKIRMA15, KIRMASIZ15, KIRMALIK11

7 Harfli Kelimeler

KIRMACI13, KIRMALI10

6 Harfli Kelimeler

KIRMAK8

5 Harfli Kelimeler

KIRMA7

KIRMA

[isim]

  • Kırmak işi
  • Pili
  • Kırılmış veya dövülmüş tahıl

    Buğday kırması.

  • Basılı kâğıtları forma durumuna getirmek için belli yerlerinden bükme ve katlama işi
  • Ot bitmeyen bayır

    Yeşerir bayırlar, çöller, kırmalar / Nakışların bugün dört yanın dağlar. - Âşık Ali İzzet

[sıfat]

  • Ortasından kırılarak doldurulan (tüfek)

    Mustafa, kırma tüfeğe bir kurşun sürdü. - Yaşar Kemal

[sıfat]

[biyoloji]

  • Melez

    Arap kırması bir at.

[sıfat]

[mecaz]

  • Yabancı etkilerle özgün niteliğini yitirmiş olan

Birleşik Kelimeler: divani kırması, minare kırması

KIRMAK

[-i]

  • Sert şeyleri vurarak veya ezerek parçalamak

    Taşları kırmak. Bardağı kırmak.

  • İri parçalara ayırmak

[nesnesiz]

  • Belirli bir biçimde katlamak

    Forma kırmak.

  • Öldürmek, yok olmasına neden olmak

    Bu yıl soğuk, hayvanları kırdı.

  • Bir şeyin fiyatını azaltmak, indirmek

    Firma verdiği teklif fiyatını son dakikada bir yüzde yirmi daha kırıyordu. - Haldun Taner

  • Tavlada karşı oyuncunun pulunu oyun dışında bırakmak
  • Vücut kemiklerinden birini parçalamak

    Ayol, yapma, gel, düşüp bir yerini kıracaksın! - Osman Cemal Kaygılı

  • Tahılı iri ve kaba öğütmek

[-e]

  • Hareket durumundaki canlının veya taşıtın yönünü değiştirmek, çevirmek, döndürmek

    Ne tarafa doğru meyil varsa gidonu o tarafa doğru kıracaksınız ki bisiklet doğrulsun. - Burhan Felek

[mecaz]

  • Dileğini kabul etmeyerek veya beklenmeyen bir davranış karşısında bırakarak gücendirmek, incitmek

    Bazen bir kelimenin, bir ses tonunun sevdiğimiz bir insanı kırdığını görürüz. - Mehmet Kaplan

[mecaz]

  • Yok etmek

    Bir gündüz olsa belki bu derdi kıracağım / Yoksa bu sensizlikten artık çıldıracağım - Enis Behiç Koryürek

[mecaz]

  • Gücünü, etkisini azaltmak

    Birkaç gün evvel yağan yağmur sıcağı kırmamış. - Burhan Felek

[argo]

  • Kaçmak, uzaklaşmak

[nesnesiz]

[ticaret]

  • Değerinden düşük fiyata almak

    Bono kırmak. Çek kırmak.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kırdığı koz (veya ceviz) kırkı (veya bini) aşmak
  • kırıp dökmek
  • kırıp geçirmek
  • kırıp sarmak

Birleşik Kelimeler: bakterikıran, Kervankıran, sabankıran, saçkıran, sahipkıran, zararlıkıran

KIRMALI

[sıfat]

  • Üstünde kırmaları bulunan (giysi), pilili

    Beyaz, kırmalı, fistolu bir gecelik giymiş, yalnız bir kızı düşünüyorum. - Nezihe Meriç

KIRMALIK

[isim]

  • Melezlik

    Dinde de cemiyette de bu kırmalık, bu melezlik tuhaf oluyor. - Aka Gündüz

KIRMACI

[isim]

  • Giysilere pili yapan kimse
  • Basılmış formaları katlayan kimse

[halk ağzında]

  • Kırılmış tahıl satıcısı

[halk ağzında]

  • Değirmen işleten kimse, değirmenci

ÇIMKIRMA

[isim]

  • Çımkırmak işi

KIRMASIZ

[sıfat]

  • Kırması bulunmayan

ÇIMKIRMAK

[nesnesiz]

  • Kuş, pislemek

HAYKIRMA

[isim]

  • Haykırmak işi

    Hâlsiz hâlsiz bağırdı, fazla haykırmaya nefesi yetmiyordu. - Mahmut Yesari

KIRMACILIK

[isim]

  • Kırmacının yaptığı iş

HAYKIRMAK

[nesnesiz]

  • Telaş, şikâyet vb. sebeplerle yüksek sesle bağırmak

    Çocuk haykırarak ağlamaya başlamıştı. - Ayşe Kulin

  • Çağırmak, seslenmek

    Kahkahayla karışık bir sesle merdivenden aşağı haykırdım. - Yusuf Ziya Ortaç

[mecaz]

  • Bir durum veya nitelik çok belirgin olarak görünmek

HIÇKIRMA

[isim]

  • Hıçkırmak işi

    Elleriyle yüreğini bastırarak hıçkırmaya başladı. - Orhan Hançerlioğlu

HIÇKIRMAK

[nesnesiz]

  • Boğazdan hıçkırık sesi çıkarmak
  • İçini çekerek ağlamak

    Anası köşe bucak kaçıyor, tenha bir yer buldukça hıçkırıyordu. - Reşat Enis

FIŞKIRMA

[isim]

  • Fışkırmak işi

[gök bilimi]

  • Güneş yüzeyinden uzaya sıcak gaz kütlelerinin fırlaması

PAVKIRMA

[isim]

  • Pavkırmak işi