İçinde Kın Bulunan 6 Harfli Kelimeler

İçerisinde KIN olan 6 harfli 26 kelime bulunuyor. İçinde KIN olan 6 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kın ile başlayan 6 harfli kelimeler. kın ile biten 6 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

FIŞKIN17, ZIPKIN15, ÇAPKIN14, BIÇKIN13, ŞAŞKIN13, KINSIZ12, SAPKIN12, AKINCI11, ÇIKKIN11, KINNAP11, BASKIN10, BIKKIN10, ÇATKIN10, KAKINÇ10, KAÇKIN10, TAŞKIN10, YIKKIN10, BATKIN9, IKINMA9, IKINTI9, SIKKIN9, YATKIN9, AKINTI8, KINALI8, KINAMA8, TALKIN7

TALKIN (Kelime Kökeni: Arapça telḳīn)

[isim]

[din bilgisi]

  • Ölü gömüldükten sonra mezar başında imamın söylediği dinî sözler, telkin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • talkın vermek

AKINTI

[isim]

  • Akma işi

    Musluğun akıntısı bir türlü kesilemedi.

  • Havanın veya suyun herhangi bir yöne doğru yer değiştirmesi, akım, cereyan

    Bataklıklardan kurtulduktan sonra akıntıyı takip ederek bir köye giriyordum. - Ömer Seyfettin

  • Eğiklik, eğim, meyil

    Bu damın akıntısı az gelmiş.

  • Çam türü ağaçlarda bulunan reçinenin eriyerek akması olayı
  • Sıvı yapıştırıcıların ağaç yüzeylerine gereğinden çok sürülmesi ile oluşan durum

[tıp]

  • Hastalık sebebiyle vücudun herhangi bir yerinden sulu madde akması

    Ertesi sabah sol kulağımda ağrı ile beraber akıntı başladı. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • akıntıya (veya akıntıya karşı) kürek çekmek
  • akıntıya kapılmak

Birleşik Kelimeler: akıntı bilimi, akıntı çağanozu, akıntıölçer, deniz akıntısı

KINALI

[sıfat]

  • Kına ile boyanmış olan
  • Kınanın renginde veya kızıl renkte olan

    Bıyıklarının ortası belli ki tütün zifirinden kınalı bir renk almıştı. - Refik Halit Karay

[isim]

  • Yapıncak(II)

Birleşik Kelimeler: kınalı bamya, kınalı keklik, kınalı kuzu, kınalı yapıncak, geçmişi kınalı, ölüsü kınalı

KINAMA

[isim]

  • Kınamak işi, ayıplama, takbih

Birleşik Kelimeler: kınama cezası

BATKIN

[sıfat]

[hukuk]

[ekonomi]

  • Borçlarını ödeyemez duruma düşen, iflas etmiş (kimse), müflis

IKINMA

[isim]

  • Ikınmak işi

IKINTI

[isim]

  • Ikınma işi

SIKKIN

[sıfat]

  • Çok sıkılmış
  • Sıkıntılı, bungun

Birleşik Kelimeler: sıkkın bıkkın, canı sıkkın

YATKIN

[sıfat]

  • Bir yana eğilmiş, yatık
  • Çok durmaktan sağlamlığını yitirmiş, çürük

    Yatkın mal. Yatkın kumaş.

  • Bir işte yeteneği, becerisi olan

    Dolap çevirmeye, şantaj mesleğine ne kadar yatkın, ne kadar elverişli idi ise bu yeni konusunda da öyle olacağa benziyordu. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Benimsemiş, alışmış, eğilimli

    Yadırgamaya yatkındı ama görmüştü kızın oyununu. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yatkın bulmak

Birleşik Kelimeler: akla yatkın, dili yatkın, eli yatkın

BASKIN

[isim]

  • Suç işlediği veya suçluların bulunduğu sanılan bir yere ansızın girme
  • Kısa süreli, beklenmedik saldırı

    Bu dört kişi güç bela baskından kurtulup bana sığınmış. - Refik Halit Karay

  • Su basması, sel
  • Ansızın çıkagelme

[sıfat]

  • Sertlik, zorluk bakımından üstün

    Belli bir şey ki bu genç ikisinden de baskın, çekemiyorlar. - Haldun Taner

[sıfat]

  • Benzerleri arasında güç ve önem bakımından başta gelen, başat, hâkim, dominant

Ata Sözleri ve Deyimler

  • baskına uğramak
  • baskın basanındır
  • baskın çıkmak (veya gelmek)
  • baskın vermek
  • baskın yapmak

Birleşik Kelimeler: su baskını

BIKKIN

[sıfat]

  • Çok bıkmış, usanmış, bezmiş

    Sevim ablanın yüzüne bıkkın bir ifade geldi, alnı kırıştı, omuzlarını silkti. - Emine Işınsu

Birleşik Kelimeler: sıkkın bıkkın

ÇATKIN

[sıfat]

  • Çatık

    Müftü bunu işitince çatkın bir çehre ile geldi. - Reşat Nuri Güntekin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çatkın olmak

KAKINÇ

[isim]

[halk ağzında]

  • Öfke, kızgınlık

KAÇKIN

[isim]

  • Bir yerden veya bir işten kaçmış kimse

    Doktor kaçkını nice manyaklar içinde, narsist kompleksine müptela olanlar sandığınızdan çoktur. - Haldun Taner

  • İnsanlardan uzak duran, insan içine çıkmak istemeyen kimse

Birleşik Kelimeler: dayak kaçkını, hapishane kaçkını, mezar kaçkını, orman kaçkını, tımarhane kaçkını

TAŞKIN

[sıfat]

  • Taşmış bir durumda olan

[isim]

  • Su baskını, seylap, feyezan

[mecaz]

  • Aşırı

    Bu yüz neşeli değil, taşkın denecek kadar mutlu idi. - Tarık Buğra

Birleşik Kelimeler: taşkın ıslahı, su taşkını