İçinde Kuvve Bulunan Kelimeler

İçinde KUVVE olan 17 kelime bulunuyor. İçerisinde KUVVE geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kuvve kelimesinin anlamı nedir? Kuvve ile başlayan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

KUVVETLENDİRİCİ33, KUVVETLENDİRMEK31

14 Harfli Kelimeler

KİLOGRAMKUVVET33, KUVVETLENDİRİŞ32, KUVVETLENDİRME30

12 Harfli Kelimeler

KUVVETSİZLİK29, KUVVETLENMEK26

11 Harfli Kelimeler

KUVVETÖLÇER33, KUVVETLENİŞ27, KUVVETLENME25

10 Harfli Kelimeler

GRAMKUVVET28, KUVVETLİCE26

9 Harfli Kelimeler

KUVVETSİZ26

8 Harfli Kelimeler

KUVVETLE21, KUVVETLİ21

6 Harfli Kelimeler

KUVVET19

5 Harfli Kelimeler

KUVVE18

KUVVE (Kelime Kökeni: Arapça ḳuvve)

[isim]

[eskimiş]

  • Düşünce, niyet
  • Bir devletin silahlı kuvvetlerinin durumu veya gücü
  • Yeti

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuvveden fiile çıkarmak

KUVVET (Kelime Kökeni: Arapça ḳuvvet)

[isim]

  • Fiziksel güç, takat

    Bu kadar cesur bir hamleye yetecek kuvvetim yok. - Yusuf Ziya Ortaç

  • Şiddet, zor, cebir

    Kuvvet kullanmak.

  • Yetke, erk, nüfuz
  • Dayanıklı olma durumu
  • Bir ülkenin silahlı gücü

[mecaz]

  • Güç

    Hâlbuki devlet kuvvetlerinin yerini hangi şahsi kuvvet tutabilirdi? - Falih Rıfkı Atay

[fizik]

  • Durgunluğu harekete veya hareketi durgun bir duruma çeviren etken, direnci kıran veya direnç doğuran özellik

[matematik]

  • Bir niceliğin kendisi ile çarpılarak yükseltildiği derecelerden her biri: 2x2x2=23 denkleminde, 3 sayısı 2'nin kuvvetini gösterir

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ... -e kuvvet
  • kuvvet almak
  • kuvvet bulamamak
  • kuvvetini toplamak
  • kuvvetten düşmek
  • kuvvet vermek

Birleşik Kelimeler: kuvvet çifti, kuvvet komutanları, kuvvet macunu, kuvvetölçer, acı kuvvet, çeneye kuvvet, gramkuvvet, kaba kuvvet, kara kuvvet, kilogramkuvvet, merkezkaç kuvvet, teşrii kuvvet, zırhlı kuvvet, zinde kuvvet, adezyon kuvveti, icra kuvveti, kolluk kuvveti, teşri kuvveti, yasama kuvveti, var kuvvetiyle, bindirilmiş kuvvetler, deniz kuvvetleri, hava kuvvetleri, ihtiyat kuvvetleri, kara kuvvetleri

KUVVETLE

[zarf]

  • Güçlü ve sağlam bir biçimde

    Acı poyraz kuvvetle esiyordu. - Orhan Kemal

  • Üzerinde durarak, direnerek

    Kuvvetle iddia edilebilir.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kuvvetle muhtemel

KUVVETLİ

[sıfat]

  • Gücü çok olan, zorlu, şiddetli

    Güneşin en yüksek, rüzgârın en kuvvetli olduğu an kavga azıyor. - Halide Edip Adıvar

  • Sağlam, dayanıklı olan

    Beyaz şayaklar giymiş, kuvvetli, gürbüz, yüzü, ensesi güneşten yanmış sporcu. - Ömer Seyfettin

  • Görevini iyi yapan, keskin

    Kuvvetli gözleri var.

  • Çok etkileyici

    En kuvvetli inatlar ve zulmetler bile artık mukavemet edemiyor. - Ömer Seyfettin

  • Saygın, nüfuzlu

    O, yalnız devrinin değil, bütün asırlar boyunca Türk edebiyatının en kuvvetli mümessillerinden biri olmuştur. - Asaf Halet Çelebi

  • Üstün, donanımlı
  • Etkili

    İkinci gün sıtmadan şüphelendik, kuvvetli dozda kinin verdik. - Reşat Nuri Güntekin

Birleşik Kelimeler: kuvvetli rüzgâr, çenesi kuvvetli, güçlü kuvvetli, nefesi kuvvetli, sinirleri kuvvetli

KUVVETLENME

[isim]

  • Kuvvetlenmek işi

KUVVETLENMEK

[nesnesiz]

  • Güç kazanmak, direnci veya gücü artmak

    İnsanların talihlerini kendilerinin yaptıkları hakkındaki kanaatimiz kuvvetlenir. - Abdülhak Şinasi Hisar

KUVVETLİCE

[sıfat]

  • Oldukça güçlü, kuvvetli

    Kuvvetlice bir çocuk.

[zarf]

  • (kuvvetli'ce) Güçlü bir biçimde

KUVVETSİZ

[sıfat]

  • Gücü, kuvveti olmayan, güçsüz

    Çuvalları kolaylıkla taşıyan hamallar benim kuvvetsiz ve çelimsiz vücudumla alay ettiler. - Kemal Bilbaşar

  • Etkisiz

    Kuvvetsiz bir ilaç.

KUVVETLENİŞ

[isim]

  • Kuvvetlenme işi

GRAMKUVVET (Kelime Kökeni: Fransızca gramme + Arapça ḳuvvet)

[isim]

[fizik]

  • Bir gram kütleye 45° enlemindeki deniz yüzeyinde yerin uyguladığı kuvvet, gramağırlık

KUVVETSİZLİK

[isim]

  • Kuvvetsiz olma durumu, güçsüzlük

    Uzaktan benizlerinin uçukluğu, kuvvetsizlikleri tamamıyla seziliyor, bıkkınlıkları, füturları anlaşılıyordu. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

KUVVETLENDİRME

[isim]

  • Kuvvetlendirmek işi

KUVVETLENDİRMEK

[-i]

  • Güçlenmesini sağlamak, gücünü artırmak

    Garp medeniyetine girmek ve Türk harsını kuvvetlendirmek, Türkçülüğün ikiz çocuklarıdır. - Orhan Seyfi Orhon

KUVVETLENDİRİŞ

[isim]

  • Kuvvetlendirme işi

KUVVETLENDİRİCİ

[isim]

  • Gücü artıran, güçlendirici şey
  • Fotoğrafçılıkta negatiflerin güçlendirilmesini sağlayan banyo