İçinde Kta Bulunan Kelimeler
İçinde KTA olan 104 kelime bulunuyor. İçerisinde KTA geçen kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Kta ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
14 Harfli Kelimeler
AKTARILIVERMEK23,
13 Harfli Kelimeler
BEKTAŞİKAVUĞU33, AKTARILIVERME22, AKTARILABİLME17
12 Harfli Kelimeler
AKTARIVERMEK20, AKTARMACILIK18, MESLEKTAŞLIK18, BAYRAKTARLIK17, AKTARABİLMEK15
11 Harfli Kelimeler
DEZENFEKTAN22, DİKTATÖRLÜK21, AKTARIVERME19, AKTARICILIK17, HAKTANIRLIK17, YALANCIKTAN17, İNSEKTARYUM16, NOKTAİNAZAR15, AKTARABİLME14, NOKTALANMAK13
10 Harfli Kelimeler
HACIBEKTAŞ23, DİKTATÖRCE21, AŞIKTAŞLIK18, OYUNCUKTAN18, DİKTACILIK17, NOKTALAYIŞ17, ŞAKACIKTAN17, AYAKTAŞLIK16, AKTARMASIZ16, DENKTAŞLIK16, NOKTACILIK16, AYAKTAKIMI15, BEKTAŞİLİK15, RENKTAŞLIK14, AKTARILMAK12, EMEKTARLIK12,
9 Harfli Kelimeler
ŞURACIKTA17, BURACIKTA16, AKTARMACI14, AKTARILIŞ14, IRKTAŞLIK14, MESLEKTAŞ14, BOKTANLIK13, BAYRAKTAR13, SANCAKTAR13, AKTARMALI11, AKTARILMA11, NOKTALAMA11, ORTALIKTA11, AKTARTMAK10
8 Harfli Kelimeler
BÜZÜKTAŞ20, AKTAVŞAN17, DİKTAFON17, BEŞİKTAŞ16, DİKTATÖR16, BAŞNOKTA14, NOKTASIZ14, AKTARICI13, HAKTANIR13, ORACIKTA13, AHENKTAR12, AKTARİYE10, İBRİKTAR10, ARALIKTA9, AKTARTMA9, AKTARMAK9, AKTARLIK9, KULAKTAN9
7 Harfli Kelimeler
AŞIKTAŞ14, DİKTACI13, AYAKTAŞ12, BEKTAŞİ12, DENKTAŞ12,
6 Harfli Kelimeler
ÇOKTAN10, HEKTAR10, IRKTAŞ10, BOKTAN9, LAKTAZ9, TEKTAŞ9, AYAKTA8, MİKTAR7, OKTANT7, NEKTAR6
5 Harfli Kelimeler
OKTAV12, AKTAŞ8, DİKTA7, YEKTA7, MAKTA6, NOKTA6, OKTAN6, AKTAR5
4 Harfli Kelimeler
İKTA4
İKTA (Kelime Kökeni: Arapça ıḳṭāʿ)
- Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi
AKTAR (Kelime Kökeni: Arapça ʿaṭṭār)
- Baharat veya güzel kokular satan kimse veya dükkân
- İğne, iplik, baharat, zarf, kâğıt, tütün vb. satılan dükkân
NEKTAR (Kelime Kökeni: Fransızca nectar)
- Meyvenin özü
- Yunan mitolojisinde, içenleri ölümsüzlüğe kavuşturan tanrı içkisi
- Bal özü
MAKTA (Kelime Kökeni: Arapça maḳṭaʿ)
-
Kalem ucunu düzeltmeye yarayan kemikten yapılmış araç
Bu tabakta kamış kalem, kalemtıraş, kalemi yarmaya ve ucunu düzeltmeye yarayan kemik makta vardır. - Refik Halit Karay
- Divan edebiyatında gazelin veya kasidenin son beyti
- Kesit
NOKTA (Kelime Kökeni: Arapça nuḳṭa)
- Çok küçük boyutlarda işaret, benek
- Bazı harflerin üzerine konulan ufak işaret
-
Yer
Köşkten çıktık ve bahçenin her noktasını uzun uzun durup konuşarak dolaştık. - Ahmet Haşim
-
Konu, konu ile ilgili önemli bölüm
Genç adam o noktada alaka uyandırıcı bir şey keşfetmiş gibiydi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Nöbetçi bulunan yer
Orada polis noktası var.
-
Nöbetçi, gözcü, bekçi
O yokuşun başındaki küçücük karakolun her gece çıkardığı noktayı unutuyorsunuz. - Ömer Seyfettin
-
Sınır, derece, radde
Savaşın gerçekleşme noktasına yaklaştığı sırada...
- Cümlenin bittiğini anlatmak için sonuna konulan, küçük benek biçimindeki noktalama işareti (.)
- Hiçbir boyutu olmayan işaret
- Orta nokta
Ata Sözleri ve Deyimler
- nokta koymak
- noktasına virgülüne dokunmadan
Birleşik Kelimeler: nokta atışı, noktainazar, nokta memuru, nokta nokta, nokta turizmi, noktası noktasına, başnokta, iki nokta, kara nokta, karanlık nokta, kırmızı nokta, kilit nokta, kör nokta, maddesel nokta, orta nokta, ölü nokta, sarı nokta, siyah nokta, üç nokta, alevlenme noktası, başa baş noktası, başlangıç noktası, başucu noktası, besleme noktası, boğumlanma noktası, buharlaşma noktası, can noktası, çıkış noktası, dayanak noktası, denetim noktası, doğu noktası, donma noktası, doruk noktası, doyma noktası, doyum noktası, dönüm noktası, düğüm noktası, ergime noktası, güney noktası, güz noktası, hareket noktası, ilkbahar noktası, izabe noktası, kavrama noktası, kaynama noktası, kerteriz noktası, kırılma noktası, kuzey noktası, nirengi noktası, odak noktası, parlama noktası, penaltı noktası, polis noktası, püf noktası, santra noktası
OKTAN (Kelime Kökeni: Fransızca octane)
- Formülü C8H18 olan doymuş hidrokarbonlara verilen ad
MİKTAR (Kelime Kökeni: Arapça miḳdār)
- Bir şeyin ölçülebilen, sayılabilen veya azalıp çoğalabilen durumu, nicelik
-
Ölçü
Yapılan yardımın miktarı artırıldı.
Birleşik Kelimeler: eser miktarda, teşehhüt miktarı
OKTANT (Kelime Kökeni: Fransızca octant)
- Özellikle denizcilikte 450 C'lik yükseklikteki cisimleri gözlemeye yarayan alet
- Dairenin sekizde biri
DİKTA (Kelime Kökeni: Almanca Diktat)
- Hiçbir şart olmaksızın körü körüne uyulması gereken buyruk
YEKTA (Kelime Kökeni: Farsça yektā)
- Tek, eşsiz
AKTARMA
- Aktarmak işi
- Bir taşıttan başka bir taşıta geçme
- Bir yolcunun gideceği yere birkaç araç değiştirerek ulaşması
- Sürülmemiş tarlayı ilk veya ikinci kez sürme
- Arıları bir kovandan ötekine geçirme
- Alıntı
- Bir oyuncunun topu kendi takımından bir başka oyuncuya göndermesi
- Bir kimsenin herhangi bir hakkını bir başkasına geçirmesini sağlayan iş, transfer
- Para aktarımı
Ata Sözleri ve Deyimler
- aktarma yapmak
Birleşik Kelimeler: dam aktarma, damar aktarma, ad aktarması, şeker aktarması
EMEKTAR (Kelime Kökeni: Türkçe emek + Farsça -dār)
-
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
Ertesi sabah bahçede gezinirken Mehmet, emektar azaplarından birini gördü. - Emine Işınsu
-
Çok kullanılmış, eski
Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar verdim. - Çetin Altan
AYAKTA
-
Ayağa kalkmış durumda
Kahvelerimizi ayakta içtik. - Aka Gündüz
- Telaşlı, heyecanlı bir biçimde
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayakta kalmak
- ayakta tutmak
- ayakta tutmak
- ayakta uyumak
Birleşik Kelimeler: ayakta tedavi
AKTAŞ
- Lüle taşı
ARALIKTA
- Öbür şeyler arasında, bu arada