İçinde Kaya Bulunan Kelimeler

İçinde KAYA olan 31 kelime bulunuyor. İçerisinde KAYA geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kaya kelimesinin anlamı nedir? Kaya ile başlayan kelimeler. Kaya ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

10 Harfli Kelimeler

TAVUKAYAĞI27, KÖPEKAYASI24, ÇIKAYAZMAK20, KAYAĞANLIK20, BAKAYAZMAK18, KAYAKÇILIK17, SARICAKAYA17, AKINKAYASI15, KAYARLAMAK13

9 Harfli Kelimeler

ÇIKAYAZMA19, BAKAYAZMA17, SAZKAYASI17, AZMANKAYA15, ALACAKAYA14, KAYARLAMA12

8 Harfli Kelimeler

KAYABAŞI16, KAYAKEVİ16, SARIKAYA12, KIRKAYAK11

7 Harfli Kelimeler

KAYAĞAN16, KAYAKÇI13, ÇANKAYA12, ŞENKAYA12, KAYALIK10, KAYARTO10

6 Harfli Kelimeler

BAKAYA10

5 Harfli Kelimeler

KAYAÇ10, KAYAR7, KAYAK7, KAYAN7

4 Harfli Kelimeler

KAYA6

KAYA

[isim]

  • Büyük ve sert taş kütlesi

    Yolun kenarındaki kayanın üstüne küfesini koydu. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

  • Kayaç

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaya gibi
  • kaya uçmazsa dere dolmaz

Birleşik Kelimeler: kaya balığı, kayabaşı, kaya güvercini, kaya hanisi, kaya horozu, kaya keleri, kaya lifi, kaya örümceği, kaya sansarı, kaya sarımsağı, kaya suyu, kaya tuzu, azmankaya, cam kaya, kesme kaya, kör kaya, mantar kaya, sapkın kaya, akınkayası, kömürkayası, kumkayası, sazkayası, tatlısu kayası

KAYAR

[isim]

[halk ağzında]

  • Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi
  • Pay

KAYAK

[isim]

  • Kar, su veya çim üzerinde kaymak için ayağa takılan araç, ski

[spor]

  • Bu aracı kullanarak yapılan spor

Birleşik Kelimeler: kayakevi, tekerlekli kayak, asfalt kayağı, çim kayağı, su kayağı

KAYAN

[sıfat]

  • Kayarak yer değiştiren

[isim]

[halk ağzında]

  • Yassı, düz, kat kat oluşmuş taş

[isim]

[halk ağzında]

  • Dağdan inen sel

KAYALIK

[isim]

  • Kayası çok olan yer

    Irmak aşağıda bir yandan kayalığın üzerine şarıl şarıl boşanıyor. - Etem İzzet Benice

KAYARTO

[isim]

[argo]

  • Ahlaksız kimse, melun

    Vah vah, aynalı şeydi doğrusu, kayartonun elinden kurtaramadınız. - Refik Halit Karay

BAKAYA (Kelime Kökeni: Arapça baḳāyā)

[isim]

[askerlik]

  • Askerlik çağına girenlerden son yoklamalarını yaptırarak askerlik kararı aldırdıkları hâlde çağrıldıklarında gelmeyen veya gelip de kıtalarına gitmeden toplandıkları yerlerden ayrılanlar

[ekonomi]

  • Ait olduğu yıl içinde toplanamayıp ertesi yıla kalan vergiler

[eskimiş]

  • Kalıntılar

KAYAÇ

[isim]

[mineraloji]

  • Yer kabuğunun yapı gereci olan bir veya birkaç mineralden oluşan kütle, külte, porfir

Birleşik Kelimeler: derinlik kayaçları

KIRKAYAK

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Eklem bacaklıların çok ayaklılar sınıfına giren, taşların altında yaşayan, vücudu yuvarlak ve uzun bir böcek (Julus terrestris)
  • Kasık biti

KAYARLAMA

[isim]

  • Kayarlamak işi

SARIKAYA

[isim]

  • Yozgat iline bağlı ilçelerden biri

ÇANKAYA

[isim]

  • Ankara iline bağlı ilçelerden biri

ŞENKAYA

[isim]

  • Erzurum iline bağlı ilçelerden biri

KAYARLAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Hayvanın eskiyen nallarını onarmak, eskiyen nalın çivilerini yenilemek
  • Düven taşlarını yeniden koymak veya onarmak
  • Sövmek, küfretmek

KAYAKÇI

[isim]

  • Kayak yapan sporcu

    Fevkalade zekidir, iyi dans eder, piyano çalar, tenis oynar, ata biner, avcıdır, kayakçıdır. - Refik Halit Karay