İçinde Kay Bulunan 8 Harfli Kelimeler

İçerisinde KAY olan 8 harfli 50 kelime bulunuyor. İçinde KAY olan 8 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kay ile başlayan 8 harfli kelimeler. kay ile biten 8 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

KAYGISIZ20, BÜYÜKAYI19, KÜÇÜKAYI18, YIKAYICI18, ÇALKAY17, KAYECİ17, KAYPAKÇA17, KAYBOLUŞ17, KAYDIRIŞ17, KAYNAYIŞ16, KAYITSIZ16, KAYABAŞI16, KAYAKEVİ16, KAYIRICI16, KAYMAKÇI15, KAYELİ14, KAYNAKÇI14, KAYNAŞIK14, KAYNAŞLI14, KAYNAŞMA14, KAYŞAMAK14, KAYTARIŞ14, KAYBOLMA14, KAYDIRMA14, KAYDOLMA14, MUKAYYET14, MUKAYYİT14, TAKAYYÜT14, KAYNAKÇA13, KAYNARCA13, KAYDETME13, KAYDIRAK13, KAYBETME13, MUKAYESE13, KAYMAKLI12, KAYTABAN12, KAYMAKAM12, KAYKILMA12, KAYINLIK12, KAYIRMAK12, KAYIRTMA12, KAYITMAK12, SARIKAYA12, KIRKAYAK11, KAYMELİK11, KAYNAKLI11, KAYNAMAK11, KAYNATMA11, KAYTANLI11, KAYTARMA11

KIRKAYAK

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Eklem bacaklıların çok ayaklılar sınıfına giren, taşların altında yaşayan, vücudu yuvarlak ve uzun bir böcek (Julus terrestris)
  • Kasık biti

KAYMELİK

[sıfat]

  • Herhangi bir kayme değerinde olan

KAYNAKLI

[sıfat]

  • Belli bir kaynaktan gelen

    O zaman da bunun egzotik kaynaklı bir ilgi olabileceğini düşünmüştüm. - Adalet Ağaoğlu

  • Kaynak yapılmış

KAYNAMAK

[nesnesiz]

  • Bir sıvı, sıcaklığı belli bir dereceyi bulduğunda buhar durumuna geçerek fokurdamak

    Su, 100 °C'de kaynar.

  • Yiyecek, içecek pişmek, haşlanmak

    Doktorun sade kaynamış kahvesini söylemesini bekledi ve garson gider gitmez konuştu. - Tarık Buğra

  • Yerden çıkmak
  • Kırık, çatlak kemik veya metal parçalar eski durumunu almak, birbirine yapışmak
  • Yara kapanmak, iyileşmek
  • Mayalı bir şey kabarıp köpürmek

    Şıra kaynamış.

  • Mide ekşimek
  • Çalkantı durumunda olmak, dalgalanmak

    Deniz kaynıyor.

  • Çok miktarda bulunmak

    Burası karınca kaynıyor.

  • Gizli bir iş çevirmek, için için hazırlanmak

    Burada bir iş kaynıyor.

  • Gerektiği gibi yapılamamak

    Lafa daldık, ders kaynadı.

  • Artmak, çoğalmak, yoğunlaşmak

    Gittikçe kaynayıp kabaran bir hiddet, taşmak raddesine gelmiş kelimelerle dudaklarına kadar çıkıp titriyordu. - Halit Ziya Uşaklıgil

  • Coşmak, heyecanlanmak

[mecaz]

  • Bir yerde huzursuzluk, tedirginlik olmak

[argo]

  • Arada kaybolmak

    Değerli bir çalışma kaynadı gibi geliyor bana. - Selim İleri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaynayan kazan kapak tutmaz

KAYNATMA

[isim]

  • Kaynatmak işi

KAYTANLI

[sıfat]

  • Kaytanı olan, kaytanla dikilmiş

    Sonunda, koynundan kaytanlı bir muska çıkardı. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

KAYTARMA

[isim]

  • Kaytarmak işi

    Kaytarmaya kalkıştım mı öfkeleniyor, çıkışıyor bana. - Tomris Uyar

KAYMAKLI

[sıfat]

  • Kaymağı olan

    Kaymaklı süt.

  • Üzerine veya içine kaymak konulmuş olan

    Kaymaklı çileği yarına kalmaz bahanesiyle tüketti. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: kaymaklı dondurma

KAYTABAN

[isim]

  • Sürü, deve sürüsü

[sıfat]

[mecaz]

  • Başıboş, düzensiz

KAYMAKAM (Kelime Kökeni: Arapça ḳāʾim + maḳām)

[isim]

  • Bir ilçede devleti temsil eden en yetkili yönetim görevlisi, ilçebay

    Ama onlar da bu kaymakamın ne çetin ceviz olduğunu henüz bilmiyorlardı. - Ayşe Kulin

[eskimiş]

  • Yarbay

KAYKILMA

[isim]

  • Kaykılmak işi

KAYINLIK

[isim]

  • Kayın ağaçları çok olan yer

[isim]

  • Kayın (II) olma durumu

KAYIRMAK

[-i]

  • Koruyarak başarısını sağlamak, elinden tutmak, himmet etmek

    Bizi kayıran, arayan yok. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Birini, başkalarının veya işin zararı pahasına tutmak

    Güzelle yüceltirim insanlığı, işim bu / Çirkini, kabayı ve hamı kayıramam ki - Ahmet Muhip Dranas

  • Birine haksız yere kolaylıklar sağlamak, iltimas etmek

KAYIRTMA

[isim]

  • Kayırtmak işi

KAYITMAK

[-den]

[halk ağzında]

  • Bir şeyi yapmaktan vazgeçmek, bir karardan dönmek, nükûl etmek, rücu etmek