İçinde Kap Bulunan 7 Harfli Kelimeler
İçerisinde KAP olan 7 harfli 30 kelime bulunuyor. İçinde KAP olan 7 karakterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Kap ile başlayan 7 harfli kelimeler. kap ile biten 7 harfli kelimeler. İçinde olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
KAPISIZ17,
İRTİKÂP (Kelime Kökeni: Arapça irtikāb)
- Kötü iş yapma, kötülük etme
- Yiyicilik
- Yalan söyleme, hile yapma
KAPİTAL (Kelime Kökeni: Fransızca capital)
- Sermaye
KAPKARA
-
Çok kara, her yanı kara, simsiyah
Düşündükçe kapkara, korkunç bir hayalet gözlerimi kapladı, başımın içi alev alev yandı. - Etem İzzet Benice
-
Her yanı karalara bürünmüş bir biçimde
Dağlar kül rengi bir aydınlığın içinde kapkara yükseliyorlardı. - Tarık Buğra
-
Sıkıntılı, zor
Nerede kaldı bunlar? Sel olup aktılar mı? / Kapkara bir günümde beni bıraktılar mı? - Faruk Nafiz Çamlıbel
KAPAKLI
- Kapağı olan
Birleşik Kelimeler: kapaklı valf, gizli kapaklı
KAPAMAK
-
Bir açıklığı örtmek için bir şeyi, açık yerin üzerine getirmek
Hasan, yıldırımla vurulmuş gibi hemen kapıyı kapadı, kaçtı. - Halide Edip Adıvar
- Hava bulutlarla kaplanmak, sıkıntılı bir hâl almak
-
Bir şeyin görünmesine engel olmak
Bu yapı manzarayı kapadı.
-
Geçişi engellemek
Kar yolu kapamıştı.
-
Tıkamak, içini doldurmak
Çukuru kapamak.
-
Su, elektrik gelişini kesmek
Elektriği kapadı.
-
Çalışamaz, görev ve iş yapamaz duruma getirmek
Fabrikayı kapamışlar. Gazeteyi kapadılar.
-
Üzerinde durmamak, bir şey üzerinde konuşmayı bırakmak
O konuyu kapayalım.
-
Bir yere sokup dışarı çıkmasına engel olmak, hapsetmek
Zengin kadını tımarhaneye koymadılar, buraya, çiftliğe getirip kapadılar. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Ortalıktan alıp saklamak
Vurguncular kumaşları kapamışlar.
-
Karşılamak, denk gelmek
Bu ikramiye borçlarımı kapar.
KAPANIK
- Kapanmış
-
Sisli, bulutlu
Bütün varlığı bu kapanık havada tıpkı bahçenin son gülleri gibiydi. - Ahmet Hamdi Tanpınar
-
İç karartıcı, ruh sıkıcı
Yağmurlardan, rutubetten içinde paslı, kapanık ve sıkıntılı bir duygu belirmişti. - Halide Edip Adıvar
- Kaçınık
Birleşik Kelimeler: içe kapanık
KAPANMA
- Kapanmak işi
KAPANTI
- Patlayıcı ünsüzün oluşmasından önceki boğumlanma noktasının kapanması
KAPATMA
-
Kapatmak işi
Kendi elimdeki poşetin ağzını kapatmaya çalışırken onun elindekilere takıldı gözüm. - Elif Şafak
-
Metres
Kapatmalarım da nikâhlım kadar beni başkasından kıskanırlar. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
- Yolsuz olarak değerinden aşağı elde edilmiş (mal)
- Basketbolda, elinde top olmayan bir oyuncunun pas almasına veya ilerlemesine engel olma
KAPLAMA
- Kaplamak işi
-
Bir şeyin dışına süsleme veya koruma amacıyla geçirilen başka maddeden kat
Her pencereyi, her kaplamayı tanıyordum artık. - Sait Faik Abasıyanık
- Kalınlığı 5 milimetreden az, ince ağaç levha
-
Üstü herhangi bir başka maddeyle kaplanmış olan
Bu, kaplama bir bilezik değil.
Birleşik Kelimeler: açılı kaplama, ağaç kaplama, altın kaplama, astar kaplama, bakır kaplama, desenli kaplama, frize kaplama, gümüş kaplama, koruyucu kaplama, kök kaplama, nikel kaplama, ur kaplama, yüz kaplama, borda kaplaması
KAPORTA (Kelime Kökeni: İtalyanca boccaporta)
- Otomobilde kaput veya ön kapak
- Motorlu taşıtları örten, genellikle sacdan yapılmış dış bölüm
-
Gemi içinin aydınlanması ve hava alması amacıyla güvertede açılmış bulunan camekânlı yer
Gemideki bütün askerler, derhâl kumanda kulesinin altındaki kaporta denilen delikten içeri giriyorlar. - Esat Mahmut Karakurt
- Kişinin yüz, giysi, ayakkabı vb.nden oluşan dış görünümü
Birleşik Kelimeler: kaporta kafesi
LAKAPLI
- Herhangi bir lakabı olan
- Lakap takılmış olan
DERAKAP (Kelime Kökeni: Farsça der + Arapça ʿaḳab)
- Hemen arkasından
- Çabucak
KAPILMA
- Kapılmak işi
KAPSAMA
- Kapsamak işi
Birleşik Kelimeler: kapsama alanı