İçinde Kanmak Bulunan Kelimeler

İçinde KANMAK olan 5 kelime bulunuyor. İçerisinde KANMAK geçen kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Kanmak kelimesinin anlamı nedir? Kanmak ile biten kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

9 Harfli Kelimeler

ÇALKANMAK13, KISKANMAK12

8 Harfli Kelimeler

YIKANMAK12, TIKANMAK10

6 Harfli Kelimeler

KANMAK7

KANMAK

[-e]

  • Söylenilen sözün, anlatılan konunun doğruluğuna inanmak
  • Tatlı sözlere aldanmak
  • Bir gereksinimini, bir isteğini yeteri kadar karşılamış olmak, doymak

    Siz bile bu şekil, renk, koku zenginliğine kanmış ve yorulmuş ruhunuzla... - Reşat Nuri Güntekin

  • Yetinmek, iktifa etmek

    Odalarının keçeleri üstüne serilmiş seccadelerde bazen namaz kılmakla kanmayarak çoraplarını çıkarır. - Ahmet Hamdi Tanpınar

TIKANMAK

[nesnesiz]

  • Tıkama işine konu olmak

    Anlattıklarını dinledikçe sanki hava borum tıkanmış da deniz baskısından iliklerim gözlerimden pırtlıyormuş gibi sıkılıyorum. - Halikarnas Balıkçısı

  • İştahı kalmayıp yemek yiyememek
  • Soluk alamamak, soluğu kesilmek

    Hâlâ tıkanmış, boğulmuş gibi kesik kesik nefes alan Lâle'ye bir kere daha baktı. - Ömer Seyfettin

KISKANMAK

[-i]

[-den]

  • Sevgide veya kendisiyle ilişkili şeylerde bir başkasının ortaklığına, üstün durumda görünmesine dayanamamak

    Mühür gözlüm seni elden / Sakınırım, kıskanırım - Âşık Ali İzzet

[-i]

  • Herhangi bir bakımdan kendinden üstün gördüğü birinin bu üstünlüğünden acı duymak, günülemek, hasetlenmek, haset etmek
  • Esirgemek, çok görmek

    Benden bir dilim ekmeği kıskanırdı.

[-i]

  • Bir şeye, en küçük saygısızlık gösterilmesine bile dayanamamak

    Her Türk, yurdunu kıskanır.

[mecaz]

  • Yerinde olmayı istemek, imrenmek

YIKANMAK

[nesnesiz]

  • Yıkama işi yapılmak veya yıkama işine konu olmak

    Yıkanan çamaşırları evin arkasında, uzak bir yere astırıyorum. - Aka Gündüz

  • Kendi vücudunu yıkamak, banyo yapmak

    Bu suyla yıkanan insanlarda çok geçmeden garip değişmeler ortaya çıkmaya başladı. - Lâtife Tekin

ÇALKANMAK

[nesnesiz]

  • Çalkama işine konu olmak
  • Deniz, göl dalgalanmak

    Bu loş ve serin salonların altında Haliç'in denizliğini unutmuş, uslu suyu çalkanır. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[mecaz]

  • Haber, söylenti herkesin ağzında dolaşmak

[mecaz]

  • Coşkunluk, hareketlilik içinde bulunmak

    Herkes, her şey bir bahar sevinci içinde çalkanır durur. - Haldun Taner