İçinde Jek Bulunan Kelimeler

İçinde JEK olan 18 kelime bulunuyor. İçerisinde JEK geçen kelimeler ve kelime anlamları.

12 Harfli Kelimeler

SUBJEKTİVİZM35, SUBJEKTİVİST32, SUBJEKTİFLİK31, SUBJEKTİVİTE31, TELEOBJEKTİF30, ENJEKSİYONCU29

11 Harfli Kelimeler

OBJEKTİVİZM33, OBJEKTİVİST30, OBJEKTİFLİK29, OBJEKTİVİTE29, PROJEKSİYON29

10 Harfli Kelimeler

ENJEKSİYON23

9 Harfli Kelimeler

PROJEKTÖR29, SUBJEKTİF28

8 Harfli Kelimeler

OBJEKTİF26, ENJEKTÖR23

7 Harfli Kelimeler

EJEKTÖR22, ENJEKTE16

ENJEKTE (Kelime Kökeni: Fransızca injecté)

[sıfat]

[tıp]

  • İç itilmiş

Ata Sözleri ve Deyimler

  • enjekte etmek

EJEKTÖR (Kelime Kökeni: Fransızca éjecteur)

[isim]

  • Fışkırtıcı

ENJEKSİYON (Kelime Kökeni: Fransızca injection)

[isim]

[tıp]

  • Vücutta damar, doku, kanal veya boşluk içine enjektör aracılığıyla sıvı veya ilaç verme, zerk etme

    Ağrısına karşı ağrı dindirici bir enjeksiyon yapıldı. - Haldun Taner

[halk ağzında]

  • İğne yapma

ENJEKTÖR (Kelime Kökeni: Fransızca injecteur)

[isim]

[tıp]

  • Silindir ve pistondan oluşan ve ucuna iğne takılabilen, sıvı maddeleri vermek veya çekmek için kullanılan tıbbi araç, şırınga

    Bülent bir pensle enjektörü alıp pamuğun üstüne bırakır. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Bir sıvıyı basınçla herhangi bir yere vermekte kullanılan aygıt

OBJEKTİF (Kelime Kökeni: Fransızca objectif)

[sıfat]

[felsefe]

  • Nesnel, subjektif karşıtı

    Bunu ben objektif bir haber diye yazıyorum. - Nazım Hikmet

[isim]

[fizik]

  • Fotoğraf makinesi, mikroskop, dürbün vb. optik aletlerde cisimlerden gelen ışınları alıp ekran üzerine aktaran mercek veya mercek sistemi

    Fotoğrafta, annemle babamın objektife bakışlarından, onu kendilerine çeviren kimseden hoşlandıkları anlaşılıyor. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • objektif olmak

Birleşik Kelimeler: balıkgözü objektif

SUBJEKTİF (Kelime Kökeni: Fransızca subjectif)

[sıfat]

  • Öznel, objektif karşıtı

ENJEKSİYONCU

[isim]

  • Enjeksiyon yapan kimse

    Bana gelen enjeksiyoncu sık sık onu da iğneler. - Yusuf Ziya Ortaç

OBJEKTİFLİK

[isim]

  • Nesnellik

OBJEKTİVİTE (Kelime Kökeni: Fransızca objectivité)

[isim]

[felsefe]

  • Nesnellik

    Objektiviteyi yitirince belgesel piyes yazmanın âlemi yoktu. - Haldun Taner

PROJEKSİYON (Kelime Kökeni: Fransızca projection)

[isim]

[fizik]

  • Bir film veya belgenin ışık kaynağından çıkan ışınlarla ekran veya perde üzerinde görüntüsünün oluşturulma işi, iz düşümü
  • Bu yolla oluşturulan görüntü, iz düşümü

[sinema]

[televizyon]

  • Gösterim

Ata Sözleri ve Deyimler

  • projeksiyon tutmak

PROJEKTÖR (Kelime Kökeni: Fransızca projecteur)

[isim]

  • Işıldak

    Bu sırada gemilerden telaşla birkaç projektör yandı. - Falih Rıfkı Atay

  • Yansıtım aygıtı

Birleşik Kelimeler: projektör ışığı

TELEOBJEKTİF (Kelime Kökeni: Fransızca téléobjectif)

[isim]

  • Uzaktaki cisimlerin çok yakın görüntülerinin elde edilmesini sağlayan, çok uzun odaklı mercek türü

OBJEKTİVİST (Kelime Kökeni: Fransızca objectiviste)

[sıfat]

[felsefe]

  • Nesnelci

SUBJEKTİFLİK

[isim]

  • Subjektif olma durumu

SUBJEKTİVİTE (Kelime Kökeni: Fransızca subjectivité)

[isim]

[felsefe]

  • Öznellik