[isim]

• Casus

• Bir kimsenin, bir ortaklığın veya bir devletin bazı işlerini yapan kimse, temsilci

[isim]

[eskimiş]

• Çiy

[isim]

• Tarz

  1925'te onu, sonraları bilhassa hikâyelerinde kullanılacağı bir janrın, korkunun şairi olarak görüyoruz. - Ziya Osman Saba

[biyoloji]

• Tür

[isim]

• Taşıtlarda, lastiklerin takıldığı tekerleğin çember biçimindeki bölümü, ispit

[isim]

• Her çözgü ipliğinin başlı başına hareket ettiği mekanik dokuma tezgâhı

• Bu tezgâhta dokunmuş karmaşık desenli kumaş

[isim]

• Bir fotoğrafın, haritanın, desenin veya karikatürün özünü anlatan yazı

[isim]

• Haber toplama, yayma ve üyelerine dağıtma işiyle uğraşan kuruluş

• Bu iş kollarının çalıştığı büro

[eskimiş]

• Radyoda haber bülteni

[isim]

• Esnek dokunmuş ipekli veya yünlü bir kumaş

[sıfat]

• Bu kumaştan yapılan veya esnek örülmüş (giyecek)

  Siyah jarse elbisesi içinde, hâlâ diri, gergin vücuduyla güzel ve ihtişamlıydı. - Peyami Safa

[isim]

[matematik]

• Başka bir çizgiye, eğriye veya yüzeye dokunan fakat onu kesmeyen çizgi, eğri veya yüzey

[sıfat]

• Bir şeye yalnız bir noktada değen

[isim]

[halk ağzında]

• Büyük bira bardağı

[isim]

• Casusluk

[isim]

• Gerekli notların unutulmaması için yazıldığı takvimli defter, andaç

[isim]

• Arjantin halkından veya bu halkın soyundan olan kimse

[isim]

• Bir yükümlülük veya yararlanma işinde, o işin kapsamına girenlerin oluşturduğu belirli sayıdaki topluluk

• Bir kuruluşun veya bir kimsenin seçip almakta yararlanabileceği sayı miktarı

  Öğrenci kontenjanı.

[ekonomi]

• Bir malın, alım satım veya dağıtım işinde, ilgililerin her birine düşen pay oranı

  Krizi biz mi çıkardık, kontenjanı biz mi uydurduk? - Falih Rıfkı Atay

[isim]

• Petrol türevlerinden elde edilen, temizleme özelliği bulunan, toz, sıvı veya krem durumunda olabilen kimyasal madde, arıtıcı