[sıfat]

• Üzeri nakışlı

  Sırma işli bir peştamal. - Yusuf Ziya Ortaç

[isim]

• Atölye

  İşliğin karanlık köşelerinde babasının yüzlerce hayali vardı. - Reşat Enis

[halk ağzında]

• Gömlek

  Tulumbaya yaklaştı, işliğinin yakasını açtı, kollarını sıvadı. - Samim Kocagöz

[sıfat]

• İnişi olan, bayır aşağı

[sıfat]

• Kirişi olan

• Kiriş yapısında olan

  Kirişli doku.

[sıfat]

• Dişleri olan

[isim]

• Dişleri olan çark

[isim]

[hayvan bilimi]

• Kaya balığı

[isim]

• Ayakkabıcıların sayayı kalıba çekmek için kullandıkları kerpeten gibi bir araç

[mecaz]

• Sözünü geçiren, istediğini yaptırabilen, güçlü (kimse)

  Tekel Bakanı gibi dişli, partinin ön sıralarında yeri olan bir bakanın kendi söyleyeceklerini önemsemeyeceğini bilirler. - Necati Cumalı

[mecaz]

• Beklenmedik düzeyde olan

Ata Sözleri ve Deyimler

• dişli tırnaklı

[isim]

• Kiriş konulan yer

[sıfat]

• Kiriş olarak kullanılmaya uygun

  Ağaçların mızraklık, kirişlik ve okluk dalları budandı, çakılarla düzeltildi. - İhsan Oktay Anar

[isim]

[spor]

• Boks vb. oyunlarda oyuncuların dişlerini ve dudaklarını korumak için dişlerine yerleştirdikleri kauçuk koruyucu

[isim]

• İstanbul iline bağlı ilçelerden biri

[isim]

• Ermiş olma durumu, evliyalık, velilik

[sıfat]

• Dikişi olan, dikiş yapılmış

[sıfat]

• Şiş (II) olmaya elverişli

  Şişlik et.

[isim]

• Şiş (I)

  Bileğinde şişlik kalmamışsa da daha ağrısı varmış. - Memduh Şevket Esendal

[sıfat]

• Gösterişli

[isim]

• Dişli olma durumu

[sıfat]

• Çiriş sürülmüş

• İnceliği kola ile örtülmüş (bez, kumaş)

[sıfat]

• Çekme gücünü ön veya arka tekerleklerden alan (araç)